Energize Çeviri Türkçe
237 parallel translation
You'll energize only as necessary.
Sadece gerektiğinde enerji vereceksin.
Energize.
Enerji ver.
Phaser Control Room, energize. Acknowledge.
Fazer kontrol odası enerji ver.
- Energize.
- Enerji verin.
Energize and detonate!
Bizi ışınla ve patlat.
Energize all satellites.
Tüm uydulara enerji yükleyin.
- Energize.
- Enerji ver.
- Lock in and energize.
Kilitle ve enerji.
- Reverse and energize. - Right.
Ters enerji verin.
Just don't put me inside a bulkhead. Energize.
- Beni bir bölmeye ışınlama da.
Scotty, energize.
Scotty, enerji ver.
- Energize, Scotty.
- Enerji ver, Scotty.
- Locked in, sir. - Energize.
- Kilitlendik, efendim.
Energize grid.
Sistemi çalıştırın.
Energize.
Güç ver.
Energize defense fields.
- Savunma kalkanına enerji verin.
Energize.
Işınlayın.
Transporter room, energize.
Işınlayıcı odası, ışınlayın.
- We can't energize the beam, sir.
Her şey normal, ama hiçbir şey olmuyor.
Energize.
Işınla.
Coordinates set, sir. Energize.
- Koordinatlar girildi efendim.
You may energize.
Işınlayabilirsiniz.
Energize, Mr. Remmick.
Işınlayın Bay Remmick.
Prepare to energize.
Işınlanmaya hazır olun.
And energize.
Ve ışınla.
- Prepare to energize, chief. - Belay that.
- Işınlamaya hazır ol Şef.
Riker, you're in command of the Enterprise. Energize.
Riker, Atılgan'ın komutası sende.
Why, hissing and booing you actually seems to energize the whole convention.
Eli! Al, nasılsın?
Transporter room, energize.
Işınlama odası, ışınlayın.
Mr O'Brien,... energize.
Bay O'Brien,... ışınlayın.
Energize!
Işınla!
We'd be out of warp long enough to energize the beam.
Onları ışınlayacak kadar uzun süre warp hızı dışında kalabiliriz.
- Energize.
- Işınlayın.
Transporter,... energize.
Işınlama odası,... ışınla.
Energize.
Işınlayın!
- Mr. O'Brien, energize.
- Bay O'Brien, ışınlayın.
Mr. O'Brien, energize.
Bay O'Brien, ışınlayın.
Transporter room three, lock on to the explosive and energize.
Işınlama odası 3, patlayıcıya kilitlen ve ışınla.
Energize the network.
Ağı çalıştırın.
- O'Brien, energize.
- O'Brien, ışınla.
- Energize.
Işınlayın.
So you energize this damn thing and get me down there!
Şimdi şu lanet şeyi ışınla ve beni aşağı yolla!
I'll energize as soon as they've cleared the bulkheads.
Güverte kapaklarını geçer geçmez onları ışınlayacağım.
Energize.
- Işınlayın.
Energize main phasers, Mr. Stiles.
Ana fazerlere enerji verin.
Energize.
Enerji verin.
Energize.
- Güç verin.
The laser will now energize.
Lazere enerji verilecektir.
Energize.
Her şeye hazırlıklı olalım. Işınlayın.
Energize.
sonra, gerekirse güç kullanarak bana katıl.
Energize.
Ben bir doktorum. Yaralı dostlarımızı tedavi etmeliyim.