Expo Çeviri Türkçe
286 parallel translation
A call from Altra for the expo organizer.
Fuar organizatörüne Altra'dan arayan var.
They built it for the Pan-American Expo of 1914.
1914'ün bütün Amerikan kaşifleri için inşa edildi.
At the baby expo, at the "hundred dollar and over" booth we learned that babies like the sound of water.
Bebek fuarında, "Yüz dolar ve üzeri" bölümünde bebeklerin su sesinden hoşlandığını öğrendik.
It was the baby expo, Al.
Bebek fuarındaydım, Al.
Computer fans gather over the next few days at Vienna's Trade Fair Centre, where the 3rd PC Expo was opened this morning.
Bilgisayar meraklıları önümüzdeki birkaç gün için fuar alanına uğrayacaklar. Bu sabah, üçüncü PC-Expo fuarı açıldı.
Now, the expo runs all weekend, so I won't be back till Sunday.
Bütün hafta fuarda olacağım. Pazar günü döneceğim.
I'm telling you, we're gonna have fun at the Auto Expo.
Beni dinle, Otoshow'da çok eğleneceğiz.
Consul Han, I wantyou to go to the Chnnese expo as you planned.
Konsolos Han, planladığınız şekilde... Çin sergisine gitmenizi istiyorum.
At the Technology Expo at McCormick Place.
McCormick Place'deki teknoloji fuarında.
The Virtual Reality Expo's not nerdy.
Sanal Gerçeklik Fuarı, aptalca değil.
Remember the Expo you went to with me?
Birlikte gittiğimiz fuarı hatırla.
Demon Expo?
İblisler Kongresi için mi?
And theAge Expo was where thousands of senior citizens learned... that corporateAmerica really cared about them.
Ve Age Fuar'ında * binlerce yaşlı vatandaş Birleşik Amerika'nın onları ne kadar önemsediğini öğrenmek için oradaydı.
He's in town for the Mac Expo at the javits.
Mac fuarı için şehre gelmiş.
Clearly the Mac Expo is out.
Görünüşe göre Mac Fuarı sona ermiş.
But you promised to take me to the Apron Expo today.
Fakat bugün beni Önlük Fuarına götüreceğine dair söz vermiştin.
Man, that was a good Apron Expo!
Vay be ne Önlük Fuarıydı ama!
Day passes for the expo hall are $ 1 4, please.
Giriş ücretleri 14 $ lütfen
I don't like the way Lisbon has changed since the Expo.
98 Sergisi'nden bu yana Lizbon'daki değişikleri pek beğenmedim.
Simple. We just have to cause a riot at the Springfield Shoe Expo.
Çok basit, Springfield Ayakkabı Fuarı'nda ayaklanma çıkaracağız.
Nice Expo.
Güzel makine.
An expo?
Bir sergide mi?
So instead I told him I'd be out of town this weekend for a big doll expo.
Bunun yerine ben de ona haftasonu oyuncak bebek fuarı için şehir dışında olacağımı söyledim.
Oh, there's a doll expo?
Bebek fuarı mı var?
All right, good,'causeJackie's at a doll expo... so I'm thinkin'you, me, Kelso sneak up to her cabin... drink beer till we all look pretty.
Tamam, güzel çünkü Jackie bebek fuarına gidiyor ben de sen, ben ve Kelso onların kulubeye sıvışır, hepimiz güzel görünene kadar içeriz diye düşünüyordum.
You heard about the foreclosure... and you knew I lied about the doll expo, so you came up here to help me move my stuff.
Bizim haciz olayını duydun ve bebek fuarıyla ilgili yalan söylediğimi bildiğinden taşımaya yardım etmeye geldin.
You're the one who lied and said you were going to a doll expo.
Bebek fuarına gideceğim diye yalan söyleyen sendin!
- So - - ( Kicks Box ) I'm just supposed to magically know that "I'm going to a doll expo" is Jackiespeak... for, uh, "My parents'cabin is being foreclosed on. I need help cleaning it out"?
O zaman büyülü bir şekilde sen "bebek fuarına gidiyorum." dediğin zaman Jackie'ce "Annemlerin kulubeye haciz geldi, taşınamama yardım et." diye anlamam mı lazım?
Jackie, to be fair, you heard Red say, "Hyde, you're out of the house"... not "Hyde, you're going to a doll expo."
Jackie, dürüst olmak gerekirse, Red'in "Hyde, evden kovuldun." dediğini duydun "Hyde bebek fuarına gidiyorsun." dediğini değil.
The world's fair paris expo'37 gathers speed.
DÜNYA FUARI 1937 Paris Fuarı iyice hız kazanıyor.
The Seville Expo was a goldmine.
Seville Sergisi bir altın madeniydi.
I met her at the Vitamin Expo.
Vitamin Expo'da tanıştık.
Gunther's holding a food expo in the north hall.
Gunther kuzey salonunda bir yemek gösterimi yapıyor.
I bet you could find a distributor at the Springfield Novelty Expo.
Eminim'Springfield Yenilik Fuarında'kendine bir dağıtıcı bulabilirsin.
You've got three kids, a TV tray from Expo'67, and you're married to King Stink!
Üç çocuğun ve Expo'67 den alınmış hareketli tv sehpan var, ve Kral Kokuşmuş ile evlisin!
It was the year of the Osaka Expo... 1970.
Osaka Halk Sergisi senesiydi... 1970.
With an Expo shirt.
İthal gömlek de giymişti.
- The Expo or Carrefour?
- Expo mu Carrefour mu?
- The Expo.
- Expo.
No, it's not that. I still have a ton of things to prepare for the Energy Expo at the mansion tomorrow night.
Hayır, hayır öyle değil yarın gece mâlikanedeki Enerji Sunumu için halletmem gereken Daha tonlarca işim var.
I invited her to the Expo tomorrow night. And to dinner here, Saturday.
Onu yarın geceki Sunuma davet ettim ve Cumartesi gecesi burada yemeğe.
- Yes, well, might I remind you before one urban legend becomes too obsessed with another you are hosting the Wayne Industries Energy Expo here tonight.
Evet ama bir şehir efsanesinin, bir diğeri hakkında saplantısı oluşmadan belirtmeliyim ki siz burada Wayne Endüstrisi Enerji Sunumuna evsahipliği yapacaksınız bu gece!
The pacific northwest body art expo.
Kuzeybatı Pasifik Vücut Sanatı Sergisi.
George, as it turns out, I won't be able to go with you to the bonsai expo.
George, işin aslı, ben seninle bonzai sergisine gidemeyeceğim.
YEAH. FANTASY EXPO'05 IS A GEEK-FEST.
Evet, Fantezi Fuarı'05 bir inek festivali.
UM... AND YOU MIGHT WANNA SAVE SOME OF THAT ANGER FOR THE EXPO.
Bir de bu sinirin bir bölümünü fuara saklarsan iyi olur.
OH, I SEE THAT FANTASY EXPO'S COMING UP.
- Fantezi Fuarı yaklaşıyormuş.
You just have to come to the big wedding expo this weekend.
Bu haftasonu büyük Düğün Fuarına gelmelisiniz.
Hey, how was the computer expo?
- Bilgisayar fuarı nasıldı? - İyi.
The Expo changed so much.
Sergi çok şeyi değiştirdi.
Model Train Expo. Oh, that is pretty sweet.
- Vay, çok güzel.