Fucked Çeviri Türkçe
14,774 parallel translation
I do understand. You want me to get Axe because he fucked with your side piece and then he beat you.
Axe'a saldırmamı istiyorsun çünkü metresinle uğraştı sonra da sana gününü gösterdi.
You ever been fucked by a British boy before?
Daha önce hiç bir İngiliz erkeğiyle sikiştin mi?
All my friends fucked girls when they studied here, I'm gonna be the pussy of the group.
Bütün arkadaşlarım ben burada ders çalışırken kız becerdiler ama bu gece o am grubuna dalacağım.
Yo, this is fucked.
Bu çok boktan, lan!
Yeah, I fucked Tucker's sister.
Evet, Tucker'ın kardeşini siktim.
I've totally fucked up my lines!
Sözleri unuttum amına koyayım!
I really fucked up.
Sıçıp batırdım.
That's fucked up.
İşte bu batırmak.
Yes, of course once, it's fucked up money, friend let's go
Evet, elbette bir kez, kahrolası para, arkadaşı let
You guys are fucked...
Sen iyice karışır...
But if we lose Arya, then our production schedule gets fucked.
Ama Arya'yı kaybedersek, prodüksiyon takvimi berbat olur.
You know, if you wanna see a free movie, all you have to do is call the theater and tell them that the projector was all fucked up.
Aslında bedava film istiyorsan tek yapman gereken sinemayı arayıp onlara projektörün boku yediğini söylemek.
But... now that we fucked, you can't, because that would be sexual harassment.
Ama artık sikiştiğimize göre yapamazsın, çünkü bu cinsel tacize girer.
We fucked!
Tabii ki seviştik!
We fucked, like, three times.
Nereden baksan üç kere seviştik.
I fucked around on you.
Seninle gönül eğlendirdim.
I can't believe I fucked either one of you.
İkinizle de yattığıma inanamıyorum.
I didn't drink. I'm still sober, but it was the first time in a super long time that I felt like getting fucked up, so I thought I should bring myself to a meeting.
İçki içmedim, hâlâ temizim ama çok çok uzun zamandır ilk kez bok gibi hissetmeye başladığımı fark ettim ben de bu yüzden bir toplantıya gelmem lazım diye düşündüm.
This dry cleaner fucked up my jacket, and I created all these fake email addresses, and wrote all these bad reviews.
Kuru temizlemeci ceketimin amına koymuştu. Ben de gidip bir dünya sahte mail adresi aldım bir sürü kötü yorum yazdım.
I feel like we fucked up, and we shouldn't have moved.
Sıçmışız gibi hissediyorum da yer değiştirmemeliydik.
Well, I apologize for that, but I was kind of going through a pretty fucked-up time.
Onun için özür dilerim. ama benim için berbat bir dönemdi.
You mean when you had a girlfriend and I saw you, like, twice a week and half the times we fucked you covered my face with a pillow because you couldn't handle the guilt?
Yani bir kız arkadaşın vardı ve ben seni haftada iki kez görüyordum ve sevişmelerimizin yarısında vicdan azabına dayanamadığın için yüzümü yastıkla kapatıyordun.
You are callow, you are insufferable, and you have really fucked me this time!
Toysun, katlanılmaz birisin... Bu sefer cidden sikip attın beni! Çok sağol.
I was in a pretty fucked-up relationship and I just had to get out.
Boku çıkmış bir ilişkideydim ve kurtulmam lazımdı.
That's what was so fucked up.
Boku çıkan şey de buydu zaten.
So I fucked your mum!
Anneni sikene gel!
Seeing your mum, I understand why your head's so fucked up.
Annenin hâlini görünce kafanın neden bu kadar kırık olduğu belli.
He fucked my mum!
Bu ibne annemi sikti!
Everyone's fucked your mother!
Orospu anneni herkes sikti!
Well, people get fucked over every day.
İnsanlar hergün birşekilde kazıklanır
These calls suck, and I'm sure you have plenty of fucked up experiences to draw from.
Aramalar götüm gibi. Eminim yararlanacak bir sürü sikik tecrüben vardır
Well, maybe since we fucked earlier, you know... it wouldn't be that big of a deal.
Belki öncesinde yattığımız için o kadar da büyük bir sorun olmaz.
It was fun, but I think I might have fucked it up.
Eğlenceliydi ama galiba içine ettim.
I think I fucked it up.
Sıçıp sıvadım sanırsam.
- You fucked Heidi, didn't you?
- Heidi'ye çaktın değil mi?
That's super fucked up.
Sıçıp sıvazlamış.
And here she is. That's the girl that you fucked - the day after we had sex!
İşte, biz yattıktan bir gün sonra yattığın kız da bu işte.
I'm sorry, I know I fucked up.
Sıçıp sıvazladığımı biliyorum.
This is so fucked up.
Çok boktan bir durum.
Shit's really fucked up, ain't it? Yeah.
- İşler iyice boka battı, değil mi?
Well, we both saw some pretty fucked up shit.
İkimiz de çok kötü şeyler yaşadık.
Lot of vets are really fucked up in the head.
Savaştan dönen pek çokları kafayı yiyor.
Ma, you know you fucked in the rain.
Anne, sen de yağmurda seks yapmışsındır.
The only one getting fucked here is you.
Burada sikilecek biri varsa o da sensin.
I would have rather fucked you.
Seninle yatmayı tercih ederdim.
We're fucked.
Boku yedik.
Okay, so maybe you targeted Axelrod because she works there, which is fucked up.
Belki de eşin orada çalıştığı için Axelrod'a saldırıyorsun. Bu daha kötü.
I warned you, if you fucked with me... holy hell.
Seni uyardım. Eğer beni sikmeye kalkarsan.. .. vay haline.
" I fucked that little piece.
" Onu birazcık sikmiştim.
If something goes down, we're fucked.
- Bir şey olursa boku yedik.
You fucked me!
Beni mi sikecektin?