English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ H ] / He's an fbi agent

He's an fbi agent Çeviri Türkçe

51 parallel translation
He's an FBI agent.
Bir FBI ajanıymış.
That failed psych screening - if Modell could actually control people's minds, he'd be an FBI agent, right?
Eğer Modell insanların zihinlerini gerçekten kontrol edebilseydi,... şu anda FBI'da çalışıyor olmaz mıydı?
Truth is, he's been an FBI agent all along.
Doğrusu, onun FBI ajanı olduğu.
He's an FBI agent, and he's not gonna die.
O bir F.B.I. ajanı ve ölmeyecek.
In 1996, he caused the death of an F.B.I. Agent... And a Loudoun County sheriff's deputy.
1996'da bir FBI ajanın ve Loudoun'da bir şerif yardımcısının ölümüne sebep oldu.
He's an FBI agent.
O bir FBI ajanı.
- He's an FBI agent.
- O bir FBI ajanı.
And he pulls thisATT cell phone... pulls it out of the shrink-wrap, finger-hacks it... and starts monitoring phone calls... going up and down Capitol Hill... while an fbi agent is standing at his shoulder listening to him.
ATT cep telefonunu umursamaz tavırlarla çıkardı ve bazı tuşlara basarak Capitol Hall'deki bazı görüşmeleri odaya taşıdı... Tam bu sırada bir FBı ajanı tepesinde dikiliyordu.
He's an FBI agent!
- Onu dinleyin!
He's an undercover FBI Agent, DiNozzo.
Gizli görevde olan bir FBI ajanıydı DiNozzo.
FBI protocol clearly dictates if there is any concern over an agent's safety, he must be extracted immediately.
FBI protokolü şunu açıkça belirtir eğer ajanın can güvenliğinden endişe ediliyorsa hemen soruşturmadan çekilmesi gerekir.
But he's an fbi agent
Ama o bir FBI ajanı.
Meanwhile, the FBI has been unwilling to comment on information that an agent of theirs was assaulted and disarmed by Swagger as he fled the scene, possibly in a stolen FBI vehicle.
Bu sırada, FBI açıklamasına göre Ajanlardan birinin Şüpheli tarafından etkisiz hale getirildiği,
Well, it wasn't an fbi agent. It was this guy Patton Dubois. He's being appointed special prosecutor.
FBI ajanı değildi, Patton Dubois diye bir adam, özel savcıymış.
Yeah, he's an fbi agent.
Evet, FBI ajanı.
Sometimes Peter doesn't realize that he's an FBI agent.
Bazen Peter FBI ajanı olduğunu fark edemiyor.
What am I supposed to do? He's an FBI agent.
Ne yapmam gerekiyo?
Looks like he's convinced an FBI Agent to help him.
Anlaşılan bir FBI ajanını kendine yardım etmesi için ikna etmiş.
He's an FBI agent.
Kendisi FBI ajanı.
- He's an FBI agent.
- FBI ajanı.
He's an FBI Agent.
O bir FBI ajanı.
He's an FBI agent.
Otur.
He's an FBI agent, he figures things out.
O bir FBI ajanı, her şeyi anlar.
He's an FBI agent.
Bir FBI Ajanı.
If he's indicted, even if he's found innocent, he can never serve as an FBI agent again.
Duruşmaya gidilirse suçsuz bile bulunsa bir daha FBI ajanı olarak görev yapamaz.
He's an FBI Agent.
Bir FBI ajanı.
He's teamed up with an F.B.I. agent named Abbott.
FBI ajanı Abbott ile birlikte çalışıyor.
He's an FBI agent.
Bir FBI ajanı.
He's an FBI agent.
FBI ajanı.
You know, if Lynch is bold enough to pose as an FBI agent to track this guy down, he's not gonna stop now just because the heat's turned up.
Lynch, adamı yakalamak için sahte ajan olacak kadar fütursuzsa işler biraz kızıştı diye durmayacaktır.
And it's gonna be a mess,'cause he was an FBI agent.
Fena olay çıkacak. Adam FBI ajanıymış.
He's been passing himself off as an FBI agent looking for the girl.
Kendini FBI ajanı olarak tanıtıp kızı arıyormuş.
I'm an fbi agent, I'm commandeering this bus. He's lying!
- Ben FBI ajanıyım, bu otobüse el koyuyorum.
You know he's an FBI agent?
FBI ajanı olduğunu biliyor musun?
He's an FBI agent now.
FBI ajanı olmuş.
And under that name in 1978, he was arrested for assaulting an FBI agent in Washington, D.C.
ve bu isim altında 1978'de Washington, D.C'de bir FBI ajanına saldırmaktan tutuklanmış.
He's an fbi agent.
FBI ajanıymış.
He's an FBI agent.
İkinizi de tutuklayabilir.
He - - he's an incredibly resourceful sociopath who, let's not forget, abducted and - - and killed an FBI agent before.
O, unutmayalım ki her işin altından kalkabilecek bir sosyopat, daha önce de bir FBI ajanını kaçırıp öldürdü o.
If he kills an FBI agent, he's going to have the whole federal government reaching up his ass.
Eğer bir FBI ajanını öldürürse bütün federal hükümeti kıçının arkasında bulacak.
Oh, my God. He's an FBI agent.
- Tanrım, FBI ajanı bu.
Do you think it's cool that he's an FBI agent? Or weird?
Sence babanın FBI ajanı olması iyi bir şey mi yoksa garip mi?
He's an FBI agent who keeps things interesting.
İşleri daha da esrarengiz tutmaya çalışan bir FBI ajanı.
Oh, he's an FBI agent.
- FBI ajanı.
Look, that guy you're with, he's an FBI agent, and you need to watch out for him.
Bak, birlikte olduğun adam bir FBI ajanı ona dikkat etmen gerekiyor.
Yeah, he's an FBI agent.
Evet, o bir FBI ajanı.
There's an FBI agent out there who doesn't want it getting out that he uses CIs off the books, and he's willing to kill to keep it quiet.
Orada bir FBI ajanı var. Kitaplardan CI'leri kullandığını öğrenmek istemeyen, Ve sessiz kalması için öldürmeye razıdır.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]