English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ H ] / He can't be dead

He can't be dead Çeviri Türkçe

79 parallel translation
But he can't be dead, Daddy.
Ama Babacığım, o ölmüş olamaz.
He can't be dead.
Ölmüş olamaz.
Oh, he can't be dead!
Ölmüş olamaz!
Well, he can't be dead.
Pekala, ölmüş olamaz.
He can't be too bad or he'd be dead.
Çok kötü olsaydı ölmüş olurdu.
But if he's dead and it can't be proved, then legally he's considered alive, so his wife can spend the money without restrictions.
Ama ölmüş ve bu kanıtlanamazsa, yasal olarak hayatta olduğu farz edilir karısı da kısıtlama olmaksızın parayı harcayabilir.
Can't be dead if he's singing.
Şarkı söylüyo la ölmemiştir daha.
"It's too late, he's dead, there's nothing to be done. " And I'm sorry, I can't come. "
"Artık çok geç, o öldü, yapılacak bir şey yok ve üzgünüm, gelemeyeceğim."
Since he's dead, he can't be involved.
Ama çoktan ölmüş olduğu için onun işi olamaz.
He can't be dead for eight days!
Sekiz gündür ölü olamaz!
- He can't be dead!
- Ölmüş olamaz!
He can't be dead!
Ölmüş olamaz!
- But he can't be dead.
- Ama o ölmüş olamaz.
Everybody's saying that he's dead but that can't be true.
Herkes öldüğünü söylüyor ama bu doğru olamaz.
- He can't be dead.
- Ölmüş olamaz.
He can't be dead.
O ölemez.
I can't believe he turned out to be Buzz's dead partner who wasn't really dead.
Ben asıl onun öldü sanılan ortağı olduğuna inanamıyorum.
He can't be dead.
Ölemez.
He can't be dead!
Ölemez!
He can't be dead.
O ölmüş olamaz.
He's not dead. He can't be!
O ölmedi, ölmüş olamaz!
Considering all the people dropping dead around his father's trial, he can't be that far away.
Babasının duruşmasındaki herkes patır patır öldüğüne göre, fazla uzakta olamaz.
Yeah, he can't be dead right?
Evet, hemen ölmüş olamaz, değil mi?
I just can't accept he's going to be dead forever.
Ama sonsuza dek ölü gibi gezmesini kabul edemem.
I'm telling you, he can't be anything else but dead.
Size söylüyorum, ölüden başka birşey olamaz.
Guess he figured you can't hurt him if hs going to be dead by the middle of next week.
Haftanın ortasında öleceğinden ona zarar veremeyeceğini düşünmüştür.
When he's dead, which can't be long, I can marry whom I choose.
Öldüğünde, kimle istersem onunla evlenirim.
When he went missing, all I could think was, "Please, God, don't let him be dead."
Kaybolduğu an tek düşündüğüm şey, "Tanrım lütfen onun canını alma" oldu.
Well, then he can't be dead.
Yani ölü olamaz.
Dying don't change a person's view's all a dead man can do is remember what he used to be and keep on trying to be the same.
Ölüm, insanların bakış açılarını değiştirmez. Bir ölünün tek yapabileceği, eski günlerini hatırlamak ve aynısını yapmaya çalışmaktır.
He can't be dead.
O ölmüş olamaz!
Okay, so either he's alive and running around playing with his kids, or he's dead and... and scaring the heck out of mine, but he can't be both.
Tamam o zaman ya yaşıyor ve çocuklarla oynuyor, ya da ölü ve... beni korkutuyor. İkisi de olmaz, değil mi?
Because he can't be President if he's dead.
Çünkü ölürse başkan olamaz.
I just keep thinking he can't be dead...
Sürekli o ölemez diye düşünüp duruyorum.
He can't really be dead, can he?
Gerçekten ölmüş olamaz, değil mi?
No, he can't be dead.
Hayır, ölmüş olamaz.
- He can't be dead.
- Ölemez!
He can't be dead!
! O ölmüş olamaz!
I can't protect you from Clay if he finds out, and if you go to jail with them knowing you're a rat, you'll be dead in a day.
Eğer Clay öğrenirse, seni ondan koruyamam. Ve eğer senin hain olduğunu öğrenirler de hapse girersen, dakikasında ölürsün.
No, it can't be, Alison, because he's dead.
Hayır, olamaz, Alison.
I thought, it can't be Mitchell's because he's a man, nor Annie's cos she's dead, it can't be Nina's cos she's on the pill.
Mitchell'in olamaz, çünkü o erkek ; Annie'nin olamaz, o ölü Nina'nın da olamaz o da ilaç kullanıyor diye düşünmüştüm.
River, he can't be dead.
River, ölmüş olamaz.
He can't be dead, Jack.
Ölü olamaz, Jack.
He--he can't be dead.
Ölmüş olamaz.
You're gonna say it's because, technically, a child with a working brain stem can't be declared brain dead even though he'll never walk or talk or move or eat, even though he's missing the parts of his brain
Diyeceksin ki, teknik olarak beyin sapı çalışmayan bir bebeğin beyin ölümü ilan edilemez. Yürüyemese de, konuşamasa da kımıldayıp yemek yiyemese de, hayatını yaşayabilecek beyin bölümleri oluşmamış olsa da.
And he can't be dead.
Ve ölmüş olamaz.
Until the post mortem, we can't be certain that Mr. Quinton was already dead when he strangled him.
Otopsiye kadar, Bay Quinton'ın boğulduğunda çoktan ölmüş olduğundan emin olamayız.
And they say, " Well, he can't just be dead.
Onlar da " Öylece ölü olamaz.
If Spires has been dead for a month, he can't be our guy.
Spires öleli bir ay olduysa, bizim adamımız olamaz.
No, he can't be dead, because he's right there!
Hayır, ölmüş olamaz, orada işte!
He can't be dead!
- Ölmüş olamaz!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]