English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ H ] / Hos

Hos Çeviri Türkçe

78,178 parallel translation
Welcome to the Salvatore Boarding House.
Salvatore Yatılı Evine Hoş Geldiniz.
Welcome, everybody.
Hoş geldiniz, millet.
- You see, the Russians, they don't like it when one of their own is taken out without permission.
Ruslar kendilerine danışılmadan adamlarından birinin öldürülmesini hoş karşılamıyor.
But you insist on letting an impossibly attractive flight attendant come between us. And not in the fun way.
Hem de hoş olmayan bir şekilde.
It all sounds swell, but someone walks up to you and offers you something that sounds a little too good to be true?
Kulağa hoş geliyor ama biri sana gelip bunları öneriyorsa bu bana gerçek olmayacak kadar iyi bir şey gibi geliyor.
Oh, it's so sweet of you to think of me. I...
Beni düşünmen çok hoş.
Anyway, welcome.
Her neyse hoş geldin.
They aren't pleasant.
Pek hoş şeyler değil.
Welcome, sir.
- Hoş geldiniz efendim.
I don't believe I'm welcome in heaven.
Cennette hoş karşılanacağımı sanmıyorum.
Fancy.
Hoş.
Welcome back, sweetheart.
Hoş geldin bebeğim.
Welcome back, sweetheart.
Hoş geldin, tatlım.
Yeah. Welcome back.
Evet hoş geldin.
He can be unpleasant.
Bu pek hoş olmazdı.
Well... This is a fun surprise.
Bu hoş bir sürpriz.
She looks like a nice girl.
Hoş bir kıza benziyor.
Let's go ahead and welcome our next guest,
Devam edelim ve sonraki misafirimize hoş geldiniz,
Sarah feels that she isn't always made welcome.
- Sarah orada hoş karşılanmadığını düşündü.
We exchanged pleasantries shortly after she got there and then, later on, we exchanged unpleasantries.
Önce hoş bir şekilde konuştuk kısa sürede yerini nahoşluğa bıraktı.
It's not very nice seeing the woman you used to be married to drunk and cavorting with a lot of strange men.
Bir zamanlar birlikte olduğunuz kadını yabancı erkeklerin kollarında alkollü şekilde oynaşırken izlemek zorunda kalmak hoş bir şey değil.
- Hiya, yourself.
- Hoş geldin.
You know what, Winterman, I'm not in the mood for your noise this morning!
Harford bu sabah gevezeliğini hoş karşılayacak modda değilim.
This is not fair.
- Bu yaptığın hoş değil.
Look, it's daft, but I picked a fare up off the road.
Hoş bir durum olmadığından. Taksimetre dışı kaçak yolcu almıştım. - Ne?
Welcome to the man cave.
Benim dünyama hoş geldiniz.
Hello, darling, you all right?
Hoş geldin canım. Sen de iyisin umarım?
Yeah, well, welcome to my world, sweetheart.
Benim dünyama hoş geldin hayatım.
It's brilliant, the way you've turned all of this into a way to help people.
Yaşadıklarını insanlara yardım etmeni sağlayacak şekilde kullanman çok hoş.
That's fine by me.
Bana hava hoş.
Well, it's your funeral.
Bana hava hoş.
Yeah, 30s, long hair, pretty.
Otuzlarında, uzun saçlı, hoş bir kız.
It's not pretty, but it is clear evidence Leo Humphries raped two other women.
Hoş olmasa da Leo Humphries'in diğer iki kadına tecavüz ettiğinin kanıtı.
We welcome all of the ealdormen of Mercia.
- Mercia'nın tüm sanacak beyleri hoş geldiniz.
[upbeat dance music playing]
HOŞ GELDİNİZ METS TARAFTARLARI
♪ " Oh, Kimmy ain't no delicate miss ♪
Kimmy, çok hoş bir hanım
Hello, hello, hello.
Hoş geldiniz, hoş geldiniz.
- Thank you.
Hoş geldin. - Sağ olun.
Welcome to my home... um... uh...
Evime hoş geldin... - Stephano!
I just thought it might be nice to get out and see a movie.
MURNAU SİNEMASI Dışarı çıkıp sinemaya gelmenin hoş olabileceğini düşündüm.
Welcome back, Mr. President.
- Hoş geldiniz efendim.
Nothing, I mean, it's, it's nice and all, but...
İyi, hoş ama...
Welcome aboard.
Aramıza hoş geldin.
Welcome.
Hoş geldin.
That shouldn't feel good in your mouth.
Bunu söylemek senin için hiç hoş olmamıştır.
It is pretty.
Çok hoş.
It doesn't feel very good... when people you don't know come into your house and steal your shit, does it?
Tanımadığın insanların evine girip eşyalarını alması hiç de hoş değil, değil mi?
Welcome to my home.
Evime hoş geldiniz.
Huh? Welcome to the world.
Dünyaya hoş geldin.
- I just- - I wanted to say hey, welcome you back.
Sana hoş geldin demek istemiştim.
Little, uh, welcome-home toss?
Hoş geldin eğlencesi olur.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]