Internal affairs Çeviri Türkçe
834 parallel translation
I studied ballistics 20 years ago with Marchand, who's now Chief Inspector of Internal Affairs. IAD.
O şimdi İç İşleri'nin baş komiseri.
I'm not concerned with the internal affairs of your planet.
Bay Harley, gezegeninizin içişleri beni ilgilendirmiyor.
I think they call it Internal Affairs Division.
Sanırım İçişleri Dairesi dedikleri yerden.
The Internal Affairs Division knows it.
İçişleri Dairesi bunu biliyor.
Don't meddle in our internal affairs.
İçişlerimize karışma.
We cannot interfere with internal affairs of East Germany.
Bağımsız Doğu Alman Cumhuriyeti'nin içişlerine karışamayız.
At the end of my term, I notified the ministry of internal affairs, and I was told not to persist with this initiative because of the formation of the Outlaw Repression Corps.
Görev süremin sonunda, İçişleri Bakanlığı'na bilgi verdim ve şahsıma, Haydut Bastırma Birliği'nin yapısına uymayacağı gerekçe gösterilerek bu girişimlerde ısrarcı olmamam gerektiği söylendi.
Ministry of Internal Affairs, Secretary General.
İçişleri Bakanlığı, Genel Sekreteri.
And so we consoled ourselves for the downfall of our nation by getting petty revenge in matters of internal affairs, a trend which, as you know, continued long afterwards.
Ulusumuzun çöküşü karşısında iç sorunlarda kendimizce önemsiz meselelerde intikam alarak kedimizi avuttuk. Bu tutum bildiğiniz üzere daha sonra uzun bir süre böyle devam etti.
INTERNAL AFFAIRS DIVISION
İÇİŞLERİ BÖLÜMÜ
I studied ballistics 20 years ago with Marchand, who's now Chief Inspector of Internal Affairs.
Balistiği 20 yıl önce Marchand'la beraber öğrendim. O şimdi İç İşleri'nin baş komiseri.
USSR Ministry of Internal Affairs
SSCB İçişleri Bakanlığı
As a matter of fact, the Soviet Union have no idea and no wish to interfere with the internal affairs of any other country.
Aslına bakarsak, Sovyetler Birliği'nin hiçbir başka ülkenin, iç ilişkilerine karışmak gibi bir niyeti yok.
We could put the ministers for internal affairs over against the wall and those for internal, here by the clock.
İçişleri bakanlarını duvara yaslarız ve içtekileri de saatin yanına.
The colonies are internal affairs.
Koloni, iç işleri.
Capt. Bennerman, Internal Affairs.
Yzb. Bennerman, iç hattan.
You may not intervene in the internal affairs of France
Fransa'nın iç işlerine karışmayacaksınız.
But all the decisions of that officer have to be ratified... at a special biweekly meeting... by a simple majority in the case of internal affairs.
Ama yöneticinin aldığı kararlar iki haftalık bir mitingde..... iç işlerden sorumlu bir..... çoğunluk tarafından onaylanmak zorundadır.
Captain Siegel, Internal Affairs.
Başkomiser Siegel, İçişleri Bakanlığı.
Internal Affairs?
İçişleri Bakanlığı mı?
Minister five times, Internal Affairs four times!
Beş kere bakanlık, dört kere de iç işleri!
I'm the Minister of Internal Affairs, and if I tell you to shoot, shoot!
Ben de İç İşleri Bakanı olduğuma göre,... sana ateş dersem, ateş edeceksin!
I'll take you down to Internal Affairs, we'll draw up a complaint.
Seni İç İşleri bölümüne götüreceğim, şikayetini kaydedeceğiz.
We cannot permit outside interference in our internal affairs.
İçişlerimize dış müdahalede bulunulmasına izin veremeyiz.
Internal Affairs, DEA, the regulars.
İçişleri, DEA... herkesten!
You want Internal Affairs to start questioning my priest?
İçişlerinin sorguya, rahibimden başlamasını da ister misin?
Mrs. Reed, the United States cannot involve itself in the internal affairs of Finland.
Bayan Reed, A.B.D Finlandiya'nın iç işlerine karışamaz.
You don't look like you're from Internal Affairs.
İçişlerindekilere benzemiyorsun.
Alessi, you're gonna have to answer to Internal Affairs.
Alessi, sen kesinlikle İçişleri'ne hesap vereceksin.
Schroeder, Internal Affairs.
Schroeder, İçişleri.
Jesus, that means the Internal Affairs shoo-flies will be poking around.
Tanrım. Bu demek oluyor ki İç İşleri bu işe karışır.
The Internal Affairs people were here hours ago.
İç işlerinden adamlar birkaç saat önce buradalardı.
If we did, we'd sign up for Internal Affairs.
Eğer hoşlansaydık, iç işlerine katılırdık.
It's internal Affairs sniffing around again.
İçişleri yine ayak izlerimin peşine düşmüş.
That is evidence! I've got to have something to show to Internal Affairs.
İç işlerine göstermek için bir şeye ihityacım var.
Internal Affairs.
İçişler.
Internal Affairs will jump on us.
Bizi mahvederler.
Hold on sir, I'll connect you with the Internal Affairs Department.
Bekleyin efendim, sizi İç İşleri'ne bağlıyorum.
I've already cabled Internal Affairs. Take the first plane to Moscow when you leave the hospital.
Hastaneden taburcu olursanız ilk uçakla yurda dönmenizi sağlayacağız.
She went through two weeks Internal Affairs... when she comes out, her testimony changes.
İki haftalık bir soruşturma geçirince tüm ifadesi birden değişiveriyor.
I heard that an internal Affairs review isn't all that bad.
Polis İçişleri'nin tetkikinin o kadar kötü olmadığını duydum.
- Give that to internal Affairs. They can water my plants.
- Bunu lçişleri'ne ver de ben yokken çiçeklerimi sulasınlar.
Francis? You're not working for Internal Affairs, are you?
Francis, İç İşleri'ne çalışmıyorsun, değil mi?
- Internal Affairs.
- İçişleri.
Contact Internal Affairs immediately.
İç İşleri'yle derhal bağlantı kur.
- Internal Affairs. I know who you are.
- İç İşleri, kim olduğunu biliyorum.
Report any of irregularities or suspicious persons directly to Internal Affairs immediately.
Herhangi bir sıradışı durumu veya şüpheli kişileri derhal İç İşleri'ne bildirin.
We've already informed Internal Affairs to relieve you of all further duties.
Sana başka bir görev vermemeleri için İç İşleri'ni şimdiden bilgilendirdik.
Then what made you join Internal Affairs?
Bu yüzden mi İç İşleri'ne katıldın?
Not with the intelligence service, not with Internal Affairs.
Ne gizli poliste, ne içişlerinde fişlenmiş.
This internal affairs horseshit is going to your head.
Bütün bu polis iç işleri sana kafayı üşüttürdü.
affairs 20
internet 115
inter 39
interior 21
international 47
interpol 81
internal 17
interview 123
interest 156
interested 144
internet 115
inter 39
interior 21
international 47
interpol 81
internal 17
interview 123
interest 156
interested 144
intern 45
intercourse 27
interrupted 16
intercom 16
interesting 2082
interpreter 22
intervention 49
interests 34
interrupt 24
interrogation 38
intercourse 27
interrupted 16
intercom 16
interesting 2082
interpreter 22
intervention 49
interests 34
interrupt 24
interrogation 38