It's great news Çeviri Türkçe

Well that's great news! Something like that it!

Bu harika bir haber!

It's not great news yet.

O kadar da harika değil.

It means that the news of my great discovery will never be known to the outside world.

Büyük keşfimin haberlerini dış dünyaca asla bilinemeyeceğini ifade eder.

It's great news.

Harika haberler.

It's great news.

Harika bir haber.

It's great news!

İyi haberlerim var!

- Uh, it's not great news.

Harika haberlerim var.

Pete, it's great that you're here. We've got incredible news.

Pete, burada olman harika, çok önemli bir haberimiz var.

It's great news.

Bu iyi haber.

It's really great news.

Gerçekten harika haberler.

That's great news, that it is.

Bunlar harika haberler.

- Wow. Then it's great news then, huh?

- Bu harika bir haber, değil mi?

You know, Tony, I know it's not your favorite subject, but we had some really great news about Ma today.

Tony, en sevdiğin konunun bu olmadığını biliyorum ama bugün hastanede annemle ilgili harika haberler aldım.

It's absolutely great news. It's...

Kesinlikle harika bir haber.

It's great news.

İyi bir şey değil mi? - Hayır bence değil.

" Dear Daddy, it's great news that you have such a good job, doing up that old house.

'Sevgili baba, eski evi süslemeyi becermen iyi haber.

- Oh great, it's good news.

- Oh harika, Haberler çok iyi.

It's the beast, your Ladyship. I bring great news.

Leydim, size çok iyi haberler getirdim.

Well, that's great news, isn't it?

Bu harika bir haber değil mi?

Well it's great news.

Evet bu harika bir haber.

... and it's good news for Great Britain as john Lumic returns to the country of his birth.

John Lumic'in doğduğu şehre dönmesi, Büyük Britanya adına güzel bir haber.

It's going to be a great term, people, an important term, a term to change the history of the Yale Daily News.

Önemli bir dönem. Yale Daily News'un tarihini değiştirecek bir dönem. İş zor olacak.

Yeah, it's great news.

Evet, harika haber.

For God's sakes, it's great news!

Tanrı aşkına, bu müthiş bir haber!

It's a great news, Delinda, people are happy for us.

Bu harika bir haber, Delinda, insanlar bizim adımıza mutlu oluyorlar.

It's- - it's great news, actually.

Yani aslında bu iyi haber. Hatta çok iyi haber.

Seriously, it's great news.

Gerçekten güzel haber.

Yeah, it's great news.

Evet, güzel haber.

Yes, it's some great news, by the grace of Allah.

Evet, Allah'ın inayetiyle, birkaç güzel haberim var.

It's great news, Delinda.

Bu iyi bir haber, Delinda.

Well, I think it's great news.

Sanırım bu gerçekten iyi bir haber.

Oh, that's great news, isn't it?

Bu harika bir haber, değil mi?

It's great news.

Evet, hayır!

It's great news because now the apartment's for sale.

Çok iyi bir haber, çünkü daire satılığa çıkıyor.

That's... that is great news.It's just...

Bu... Bu harika bir haber.

So that's real exciting news for all of us, it's gonna be a great opportunity for the school and for Dillon, and I know y'all are gonna represent us well... so everybody, each and everyone of you,

Pekala, bu hepimiz için heyecan verici bir haber. Bu okulumuz ve Dillon için iyi bir fırsat, ve hepinizin bizi iyi temsil edeceğinize biliyorum... bu yüzden hepiniz ama her biriniz oraya çıkıp beni gururlandırın.

It's not great news.

Haberler iyi değil.

That's great news... I think. It's good news.

Bu harika bir haber... sanırım.

It's only great news if she wants it to be great news.

Sadece harika haber olmasını istiyorsa harika haberdir.

It's great news... for me.

Harika bir haber. Benim için.

- Hey, it's the grand poobah! The big cheese! - Hey, did you hear my great news?

- İşte en büyük yönetici burada.

That's great news, isn't it?

Harika bir haber, değil mi?

It's great news.

Bu harika bir haber.

It's great news.

Harika haber.

I think it's great news.

Bence harika bir haber.

- It's truly great news.

- Gerçekten harika bir haber bu.

That sort of stuff looks great on the news, but it's a security risk.

Bu tür şeyler haberlerde güzel görünebilir ama güvenlik ihlalidir.

Great news. It's Dr. C.

İyi haber Dr. C.

- It's great news. - Oh, good.

- Harika haber.

Hey, all things considered, it's actually great news.

Her şeyi düşünürsek aslında harika bir haber.

Well, if it's me helping with the bills... I've got great news.

Fatura ödemelerine katkımsa harika haberlerim var.