It all fits Çeviri Türkçe
172 parallel translation
It all fits together.
Tüm taşlar yerine oturuyor.
It all fits perfectly.
Her şey çok güzel uyuyor.
- It fits. It all fits.
Her şey örtüşüyor.
I tell you, it all fits together like a watch.
Öyle mi? Bir saatin parçaları gibi yerine oturuyor diyorum.
It all fits a very familiar picture.
Hepsi çok tanıdık bir resme uyuyor.
NOW IT ALL FITS.
Şimdi taşlar yerine oturdu.
It all fits perfectly.
Tüm taşlar yerine oturuyor.
- It all fits now.
- Şimdi taşlar yerine oturdu.
It all fits.
Her şey oturdu.
It all fits!
Her şey oturdu!
Oh, yeah, it all fits.
Oh, evet, oturdu.
Each part has a different speed, you see. And it all fits together somehow.
Her parça farklı bir hızda gördüğünüz gibi.
It all fits somehow, this coming here to Metropolis and at this particular time.
Metropolis'e tam da şu sıra gelmesi... duruma gayet iyi uyuyor.
Now if you'd just let him finish... he'II have figured out how it all fits... how everything fits.
Çalışmasını bitirmesine izin verirsen her şeyin nasıl da birbirine geçtiğini keşfedecektir.
But... if you've finished it... and so much as you've studied it... you'd know how it all fits, how it all works.
Ama onu tamamladığına göre hepsini öğrenmişsindir. Nasıl bağdaştıklarını, nasıl çalıştıklarını biliyorsundur.
That it all fits.
Her şey yerine oturuyor.
It all fits.
Anlaşıldı.
It all fits!
Hepsi uyuyor!
It all fits the profile of alien abduction.
Uzaylılar tarafından kaçırılma profiline uyuyor.
There was a lot of focus on that so I don't know how it all fits together but we were thrown.
Ama herkes buna çok ilgi göstermişti. Yani bunların hepsi nasıl birbirinin içinde eriyor bilmiyorum ama sarsılmıştık.
It all fits now.
Şimdi her şey anlaşıldı.
- It all fits : the gun, the Sadie Hawkins Dance.
- Her şey uyuyor. Silah. Sadie Hawkins balosu.
The performance we just witnessed, it all fits. He thinks he's doing God's laundry.
Bütün ruhlarla savaşma saçmalığı, gördüğümüz eserler tanık olduğumuz gösteri, hepsi tam uyuyor.
It all fits.
Herşey yerli yerine oturdu.
Oh. It all fits.
Parçalar yerine oturuyor.
It all fits.
Hepsi birbirine uyuyor.
Just a few weeks ago, I monitored the strongest hurricane on record. The hail, the tornados, it all fits.
Kasırgayı gözlemledim dolu, hortumlar, hepsi uyuyor.
It all fits, the mural the beggar's words ;
Hepsi uyuyor. Duvar resmi dilencinin sözleri, gün ışığı.
It all fits, and you're not even asleep!
Uyumamasına rağmen çözdü.
It all fits.
- Parçalar yerine oturuyor. - Oturuyor mu?
It all fits, everything fits.
Tamamen uyuyor, her şey uyuyor.
I just want to make sure it all fits.
Tamamen uyduğundan emin olmak istiyorum.
It all fits the profile, right?
Her şey profile uyuyor değil mi?
It all fits beautifully.
Çok mantıklı.
You better hope it all fits.
İnşallah bunlar buraya sığarlar.
- It all fits.
- Şimdi anlaşılıyor!
It's all such nonsense, but everything fits.
Tamamen saçma ama hepsi uyuyor.
- All right, you can have it, if it fits you.
- Pekala, sana oluyorsa alabilirsin.
It fits the description, all right.
Tanıma uyuyor, pekala.
It's all too big. Nothing fits!
Hiç biri üzerime olmuyor!
If we accept the premeditated act of a group aided or simply abetted by the police, it all becomes clear and fits together.
Polis yardımı veya kışkırtması ile bir grubun önceden tasarlanmış eylemini kabul edersek, hepsi açıklığa kavuşuyor ve birbirine uyuyor.
It fits together, we know all about you.
Tüm parçalar birleşti, senin hakkında her şeyi biliyoruz.
WEBBER : The vault, and it fits the jail and all the public buildings.
Kasa dairesini, ayrıca hapishaneyi ve diğer kamu binalarını açar.
Twaddle or not, it is the only explanation which fits all the facts.
Saçmalık ya da değil. Şu anda elimizdeki tek açıklama bu.
It fits all chimneys, because it is magical.
Noel Baba her tür bacadan girebilir.
So it all fits together nicely, no?
Yani her şey birbiriyle uyumlu, öyle değil mi?
It fits all right, right?
Uymuş, değil mi?
Hey, I don't know how this fits in your murder theory... but Bob's wearing an apron with guts all over it and holding a big carving knife.
Hey, bunlar cinayet teorine ne kadar uyar bilmiyorum. Fakat Bob'un üzerinde, her tarafı bağırsaklarla dolu bir önlük, elinde de koca bir bıçak var.
It all fits.
Herşey oturdu.
The next one... is sort of an engagement band... with small diamonds all around it, white gold... and there's a wedding band that sort of fits into it, like a set.
Diğeri nişan yüzüğü gibi. Her yanında minik elmaslar var. Beyaz altın.
And the stuff that's been going on, it all fits
Bütün olanlar birbirine uyuyor.