English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ I ] / It ends here

It ends here Çeviri Türkçe

190 parallel translation
- It ends here.
- Burada bitiyor.
You have spread you lies but it ends here.
Artık yeter.Yalanların burada bitti.
After all the serious talks and passionate moments... that it ends here, in a health food restaurant on Sunset Boulevard.
O kadar şeyden sonra bir ilişkinin böyle bir hamburgercide bitmesi ne kadar ilginç!
It ends here, Colonel.
Burada bitti Albay.
-... but it ends here.
- ama burada bitiyor.
- It ends here.
- Bu iş burada bitiyor.
And if it ends here with the police... I don't think he's gonna be happy.
Ve eğer burada polislerle beraber biterse mutlu olacağını sanmıyorum.
Like Xena said, it ends here.
Zeyna'nın da dediği gibi, burada bitiyor.
It ends here, John, one way or the other.
Yolun sonu geldi John, öyle yada böyle.
it ends here.
Her şey bitti.
It ends here, here, here, and here.
Burada, burada, burada ve burada biter.
It ends here.
Bu iş burada biter.
My life began here. It seems right it ends here.
Yaşamım burada başladı Burada bitecek gibi görünüyor.
Then it ends here.
O halde burada bitiyor.
It ends here?
Burada bitiyor mu?
But I'm afraid it ends here
Fakat korkarım ki, burada bitiyor.
But that butchering brother of yours has carried off our women before you ever came here, and it ends right now.
Ama bu kasap kardeşiniz, siz yokken kadınlarımızı elimizden aldı. Artık bu son bulacak.
Yes, it starts there and ends here.
Evet, şurada başlar ve burada biter.
This is where it ends, right here in the creek.
İşte yol burada, hemen derenin kıyısında bitiyor.
"In the same way, it is not your heavenly father's will that one of these little ones should be lost". Here ends this morning's reading.
"Böylece, bu küçüklerden birinin helak olması göklerdeki Baba'mızın muradı değildir." Bu sabahki okumamız burada bitiyor.
- Yes, it ends here!
Hayır, Başkan, burada biter.
Well, Colonel Pembroke, it looks like your mission ends here.
senin görevin burada biter gibi Peki, Albay Pembroke, bu görünüyor.
It's been so hard these last 12 months making ends meet... saving pennies here, pennies there.
Son 12 ay sağda solda sakladığım penilerle ucu ucuna geçti.
- Tell me how it ends. - Lovely. So I stay here alone.
İyi, beni tek başıma bırak böyle...
There was a notions shop here, it sold thread, needles, odds and ends,
Dekorasyon kumaş dükkânı da vardı.
It ends right here.
Ya ondan ayrılırsın ya da başka görev istersin.
/ I'll sing you a song, it isn't very / long, in fact it ends right here
# Şarkı söyleyim sana Çok uzun değil ama Hemen bitiyor aslında
Who would have believed, that it all ends here?
Herşeyin burada sona ereceğini kim bilebilirdi?
" It seems every day ends with a miracle here.
Görünüşe göre burada her gün bir mucize ile sona eriyor.
And it never occurred to anyone here that I read "bridge ends here" just fine and floored it anyway?
Acaba "Köprü bitişi" yazısını gördüğümü... yine de devam etmiş olacağım ihtimalini aklına getiren kimse yok mu?
Whenever a teacher confiscates something... it ends up here.
Öğretmenler bir şeye el koyduğunda hepsini buraya koyarız.
Okay, if you give me your word that it ends here, I'll forget it.
Bu işin bittiğine söz verin, ben de unutayım.
Number one, when you flush, it ends up here.
Birincisi, sifonu çektiğinde her şey buraya akıyor.
Bring it to its conclusion, and once the simulation ends, it'll release the access locks on the holodeck arch, and we can get you out of here.
Simülasyonu sonlandırabilmek için, konuyu sonuna götürüp, sanal güverte kilitlerinin, açılmasını sağladıktan sonra sizi buradan çıkarmış olacağız.
Just give me one good piece of intel, and it ends right here.
Bana güzel bir istihbarat verin ve bu iş bitsin.
Either way, it ends here.
- Her halükarda, burada bitiyor. Hadi yüksek noktaya çıkalım.
All the years of torment, all the teasing... It all ends here, my brother.
Acıyla, göz yaşıyla geçen bütün yıllar... hepsi burada bitiyor, kardeşim.
But not if it ends here.
Dünyanın gördüğü göreceği en büyük kahramansın.
It all ends here with me.
Bütün herşey burada benimle bitiyor.
So, you go through the whole house of horrors downstairs and it ends up here.
Demek aşağıdak korku evini geçip sonunda buraya gelecekler.
You know... If this doesn't work, it all ends here.
Biliyor musun, eğer bu işe yaramazsa... hepsi burada son buluyor...
My journey ends here in Nottingham. It's best we part here.
Nottingham'a geldik sayılır en iyisi burada ayrılmak.
I think you should know that I kinda have this bad history in which, you know, we go get coffee, and it all ends with you leaving town, and you just got here and everything...
İlişki sicilim kötü. Kahve içersek sonunda şehirden ayrıImak zorunda kalabilirsin. Oysa şehre yeni geldin...
It's here that it ends Romeo and Juliet
Romeo ve Juliet'in hikayesi burada sona erdi
It ends with "7-1." Here I have "4-1."
Sonu "7-1" ile bitiyor. Ben de ise "4-1" ile bitiyordu.
Well, it all ends here.
Ama yolun sonu burada bitiyor.
It ends with me in here, before your eyes, doctor.
Benim burada gözünüzün önünde olmamla, doktor.
But his scent ends here and it's not a highly populated area.
Ama kokusu burada bitiyor ve burası kalabalık biryer değil.
It ends right here.
Burada sona erecek.
And it all ends here, at 2 : 00 in the afternoon on Court 17... while they're over on center court screaming for the latest Russian teenage beauty.
Ve burada, öğleden sonra 02 : 00 de 17. kortta hepsi sona eriyor herkes merkez korttaki yeni genç Rus güzeline tezahurat yaparken.
He must have stolen it himself, then he came back here to make sure there were no loose ends.
Kendisi çalıp, sonra da buraya gelip, ortada iz bırakmamaya çalışmış olmalı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]