Jane Çeviri Türkçe

Besides, every tattoo on Jane's body has come from Sandstorm.

Ayrıca Jane'in vücudundaki bütün dövmeler Sandstorm'dan geldi.

What if Jane's tattoo is leading us into a trap?

Ya Jane'in dövmesi bizi bir tuzağa düşürürse?

Jane was the trap.

Tuzak Jane idi.

So, are we just not gonna talk about how messed up it is Jane's out here with us?

Jane'in bizimle burada olmasının ne kadar berbat olduğuyla ilgili konuşmayacak mıyız?

Sandstorm is in Jane's blood.

Sandstorm Jane'in kanında var.

You got Jane?

Jane sende mi?

After all, Jane... this team's the closest thing to family you've got.

Herşeyden öte, Jane... bu tim senin ailen sayılır.

Go get Jane. We're moving out.

Jane'i alın.Harekete geçiyoruz.

Why doesn't Jane hang back?

Neden Jane tutmuyor ki?

Jane, with me.

Jane, gel benimle.

Until we stop Sandstorm, Jane is part of this team.

Sandstrom bitene kadar, Jane, bu takımın bir parçası.

All due respect, Jane... what do you consider your alternative?

Yanlış anlama ama, Jane... Başka alternatifin var mı sanıyorsun?

Jane, I know that this isn't easy for you, but you have everything to gain by seeing this through. And everything to lose if I don't.

Jane, biliyorum bu senin için kolay olmadı ama bu işi halledersen kazanacak çok şeyin var, halletmezsem de kaybedecek çok şeyim.

What do you think I'm trying to do in there, Jane?

Sen benim burada ne yaptığımı sanıyorsun, Jane?

You didn't know her, Jane.

Onu tanımıyordun bile, Jane.

I don't hate you, Jane.

Senden nefret etmiyorum, Jane.

Jane!

Jane!

Mm-hmm, the intel on Jane's body seems to have come from a number of sources from within the public and private sector.

Jane'in vücudundaki bilgi birçok özel ve kamu sektöründen gelmişe benziyor. Onlardan bir kaçının kimliğini zaten belirledik.

- You guys heard from Jane?

- Jane'den haber aldınız mı?

Jane?

Jane?

- If Jane isn't...

- Jane o değilse...

Jane remembers fishing in Anderson Creek.

Jane, Anderson Creek'e balığa gittiğimizi hatırlıyor.

Jane, who are these people?

- Jane, bu insanlar kim?

Jane, that much lye, unless this guy is making a hell of a lot of homemade soap, that's as much as you need to break down a body.

Jane, çok fazla ev sabunu yapmayacaksan çok fazla çamaşır sodası demek bu. Bir ceset temizleyecek kadar var.

Right, just like the first puzzle we decoded off Jane's body... it's worth a shot.

Jane'in vücudundaki ilk dövmeyi deşifre ederken kullandığımız gibi, denemeye değer.

Jane.

Jane.

It's funny that we still call you Jane.

Sana hala Jane demem çok komik.

He buried her with it... Jane.

Onunla beraber gömmüş Jane.

Jane Doe... you're under arrest.

Jane Doe tutuklusun.

This is a surveillance device, and I want it inside Jane's safe house.

Bu bir dinleme cihazı ve bunu Jane'in güvenli evinine yerleştirmeni istiyorum.

You need to talk to me, Jane.

Benimle konuşman gerek Jane.

So this ring of numbers is on Jane's upper thigh.

Bu çember halindeki numaralar Jane'in kalçasının üstünden.

Hey.

Hey. Jane iyi mi?

Is Jane okay? She seems a little off.

Biraz kafası dağınık gibi.

Jane's tough, she's never gonna sit herself out.

Jane'in olayın dışında kalmak gibi bir düşüncesi yok.

If I'm gonna be able to keep going, I need to find the people who did this, the people who tattooed Jane.

Devam edebilirsem bunu kimin yaptığını, Jane'e dövmeleri kimin yaptığını bulmam gerekiyor.

Jane... I'm sorry that I brought you here, all right?

Jane, seni buraya getirdiğim için özür dilerim.

Jane, a plane is a plane is a plane.

Jane, her uçak bir uçaktır ve uçar.

Jane, you and I, we need to sort out some things.

Jane, sen ve ben bazı şeyleri çözmemiz gerekiyor.

I know... these are letter fragments that are on the back of Jane's left leg that are divided into quarters and then rotated.

Biliyorum. Bunlar Jane'in sol ayağının arkasındaki harflerin parçaları çeyrekler halinde bölünüp, tekrar döndürülmüşler.

Me and Jane will go through the front.

Ben ve Jane önden giriyoruz.

So the people that did this to Charlie could be the same people that did this to Jane.

Yani bunu Charlie'ye kim yaptıysa aynısını Jane'e de yapmış olabilir.

Maybe, but there's also a possibility this might have nothing to do with her.

Belki, ama bir de bunun Jane'e olanlarla hiç bir alakası olmaması olasılığı da var.

Charlie's ZIP levels aren't as high as Jane's.

Charlie'nin protein seviyesi Jane'deki kadar yüksek değil.

I found something linking all the soldiers on Jane's tattoo.

Askerleri Jane'in dövmesine bağlayan bir şey buldum.

Jane, with me.

Jane, benimle gel.

Jane, on my six!

Jane, altı yönünde!

Fischer's case against Jane wasn't all that crazy.

Fischer'ın Jane'e karşı olan davası absürt değildi.

I've got some major reservations about Jane's alibi.

Jane'in nerede olduğuyla ilgili ciddi çekincelerim var.

Hi, um... it's Jane.

Selam, ben Jane.

Jane's right.

Jane haklı.