Knock first Çeviri Türkçe
146 parallel translation
You knock first and wait till somebody answers.
Kapıyı çal ve birinin cevap vermesini bekle.
Knock first!
Kapıyı çalsana!
Knock first!
Önce kapıyı çalsanıza!
- Maybe we should knock first.
- Belki önce kapağına vurmalıyız.
Hub, knock first!
Hub, Önce kapıyı çal!
Knock first. Knock, Frederic.
Önce kapıyı çal Frederic.
You know, you're supposed to knock first, and then...
Önce kapıyı çalman gerekmez mi?
Don't I always tell you to knock first?
Her seferinde kapıyı çal demiyor muyum sana?
They usually knock first.
Genellikle ilk onlar çalar.
Do what you want but next time knock first.
Ne istersen yap ama, içeri girmeden önce kapıyı çal.
You could knock first or something.
Önce bir haber verebilirsin.
Should we -? We should knock first.
Önce kapıyı tıklatalım mı?
- Knock first. - I intend to.
- Kapıyı çalmalıydınız Fanfan.
Shouldn't we knock first?
Önce vurmayacak mıyız?
People who value their lives usually knock first.
Kendi özel hayatlarına değer veren insanlar, genellikle önce kapıyı çalar.
- Knock first.
- Önce kapıyı çal.
Knock the tree down first.
Önce ağaca çarptı.
- I mean, will knock off the first green.
Yani, golf sahasını öldürecektir.
Ladies and gentlemen, as chairman of the greens committee, it gives me great pleasure to announce that Mr Sam Bisbee will knock the first ball off the course.
Bayanlar, baylar, Yeşillik Komitesi başkanı olarak, Bay Sam Bisbee'nin golf kulübünün ilk vuruşunu yapacağını duyurmaktan onur duyarım.
Knock twice if I'm not the first.
İlk değilsem, kapıya iki kez vur.
Okay, so we knock off the chick first. I haven't got time.
Tamam, o halde önce pilici temizleyelim.
But suppose they feel they can knock us off first?
Peki ya bizi alt edebileceklerini düşünürlerse?
First, come back in again and knock!
Öncelikle, çık dışarı, kapıyı çal ve öyle gel!
Give you even money Ski don't knock him out in the first round.
Ski onu ilk rauntta nakavt etmezse sana para bile veririm.
I should knock you first. And then I know after who comes by the worst.
Ben şimdi sizi kapıya vurmaya kalksam, Başıma ne geleceği belli.
Pardner, there comes a time in the life of every partnership when the party of the first part has no recourse except to knock some sense into the party of the second part!
Ortak, her ortaklıkta öyle bir an gelir ki,... taraflardan birinci tarafın, taraflardan ikinci tarafın aklını,... onu pataklayarak yerine getirmesi gerekir!
- Nutting's at nine, Nutring knocked neatie nighty knock knock... anyway England have played extremely well for nothing, not a sausage, in reply to Iceland's first innings total of 722 for 2 declared, scored yesterday disappointingly fast in only 21 overs Not Nutring
Nutting değil, Nutting 9'da.
Yeah, but knock here on the john first.
Olur ama önce helânın kapısını çal.
They'll knock her off first chance they get. I have to find her!
Gördükleri yerde yakacaklar onu, mutlaka bulmak gerekiyor.
First, knock off the "yes, sir" shit.
Önce, "evet efendim" demeyi kes, lanet olası.
- Or a knockout. If he doesn't knock me out first.
- Eğer önce o beni ring dışına atmazsa
Myrtle J. Mussburger did not raise her boy to go knock-kneed at the first sign of adversity.
Mussburger oğlunu, ilk zorlanma belirtisinde....... bacaklarının çarpılması için yetiştirmedi.
We talked about the possibility of an air strike, which was at one time or another almost everybody's first choice, upon first thought, to knock out the missiles.
Füzeleri devre dışı bırakmak için hava saldırısı ihtimalinden bahsettik ki bu her şekilde, neredeyse herkesin düşününce ilk seçimi oluyordu.
I remember the first night Pete and I made love, you screamed, "Knock it off down there Pete, or I'll shoot your whore"
Yoksa gelip fahişeni vuracağım! " diye bağırınca kim olduğunu merak etmiştim.
- I'm gonna ride down and knock the silesians around a little bit first.
İlk önce arkalarından gideceğim ve Silezyalılar'ı birazcık hırpalayacağım.
My friend, Mikey Molloy, tells us all about how much money we'll make... at the Collection after our First Communion, when we all knock on the neighbors'doors... and get as much as five shillings for sweets and cakes... and even go to the Lyric Cinema to see James Cagney.
Arkadaşım Mikey Molloy Komünyon ayininden sonra kapı, kapı dolaşıp sattığımız kek ve şekerlerden ne kadar çok para yapabileceğimizi anlatıyordu bazı evlerden 5 şilin ve daha fazla Ondan sonra da Lyric sinemasında... -... James Cagney'yi görecektik.
We fuck her first and then we knock her off.
Önce O'nu s.keriz, sonra da öldürürüz.
Dominguez makes it out of the first round, despite two knock-downs already.
- Bu kadarı yeterli oldu. Dominguez, iki kez düşmesine rağmen ilk raundu tamamladı.
Well, we'd have to knock out the lightning shield first.
İlk önce yıldırım kalkanını yok etmeliyiz.
I ended up working through the night and I finished the first chapter. And then this morning, I was able to knock off the second, and then I faxed it over to the guy.
Bütün akşam boyunca çalıştım ve ilk bölümü bitirdim, ve bu sabah da ikinci bölümü hallediverip, yayımcıya faksladım.
I'll be the first to knock him down.
O'nu devirecek ilk kişi ben olacağım
First I gotta knock over a safe for a friend.
Önce bir arkadaş için bir kasa açmam lazım.
The victory goes to the first warrior to knock his opponent to the ground three times. A coward's rules!
T'Greth şerefli bir uzlaşma için başka bir yol var.
Sir, after the damage from the first time, the plasma recoil would probably knock out two decks.
İlk baştaki zarardan sonra... Plazma tepkimesi iki güverteyi parçalayacaktır.
It might make him a little loopy at first, but then it should knock him out.
Başta biraz saçmalayabilir ama sonra kendinden geçecektir.
You think that might knock this out of first place?
Sence bu birinci sıraya geçmez miydi?
I'd probably knock him out if he didn't faint first, Pedro.
Muhtemelen onu nakavt ederim eğer önce bayılmazsa, Pedro.
Maggie didn't knock her out till the end of the first round.
Maggie rakibini ilk raundun sonuna kadar nakavt etmedi.
First, knock'em dead
Şimdi, çıkıp başlarını döndür!
I'd say the first guy out had to knock over the tank.
Bence tankı ilk dışarı çıkan adam çarpıp düşürmüş olmalı.
Why you always got to knock on my door first?
Neden her zaman önce benim kapımı tıklıyorsun?
first 4785
first name 87
first date 34
first day of school 24
first squad 18
first things first 322
first class 132
first and foremost 114
first time for everything 43
first love 34
first name 87
first date 34
first day of school 24
first squad 18
first things first 322
first class 132
first and foremost 114
first time for everything 43
first love 34
first time here 16
first one 47
first up 130
first of all 2811
first order of business 44
first day 73
first word 25
first time 177
first floor 60
first thing tomorrow morning 35
first one 47
first up 130
first of all 2811
first order of business 44
first day 73
first word 25
first time 177
first floor 60
first thing tomorrow morning 35