Never came back Çeviri Türkçe
969 parallel translation
Carolina never came back today, did she? Yeah.
- Carolina bugün hiç dönmedi, değil mi?
He never came back.
Geri dönmedi.
- He never came back to Windward.
Windward'a hiç dönmedi.
- I think Mary adopted Carmel's child... gave her a home on the condition that Carmel never came back.
Bence Mary, Carmel'in çocuğunu evlatlık edindi ve asla buraya dönmemesi şartıyla Carmel'e bir ev verdi.
One of my men grabbed him outside. He never came back.
Adamlarım onu dışarı atıyor ve asla geri dönmüyordu.
I wanted to say Henry never came back from that telephone call... and he is in trouble...
Henry'nin telefonla görüştükten sonra yanıma gelmediğini söylemek istiyorum. Başı belada.
He went out for a paper one night and never came back.
Bir gece gazete almak için dışarı çıktı ve bir daha dönmedi.
Never came back.
Geri gelmedi.
- Out of my way, idiot! Worry about that sister of yours who never came back!
Sen kayıp kız kardeşinin derdine düş.
My father used to get up at 6 : 00 every morning to train... carrier pigeons, most of whom never came back.
Babam posta güvercinlerini eğitmek için her sabah altıda kalkardı.
Then he walked out of the house and never came back.
Sonra bir gün evden çıktı, bir daha da dönmedi.
All you have to say is that Irene went for a walk and she never came back.
Bütün söyleyeceğin Irene'in gezmeye gittiği ve hiç geri dönmediği.
Only the fellas who were honoured at the parties are those that never came back.
Ancak o partilerde onurlandırılan adamlar asla geri dönmediler.
300 years ago, a daring man undertook a perilous journey and never came back.
300 yıl önce, gözü pek bir adam çok tehlikeli bir yolculuğa çıktı, ve asla geri dönmedi.
Andr � s, Lorenzo and Felipe never came back.
Andrés, Lorenzo ve Felipe geri dönmediler.
He just never came back.
Sadece henüz dönmedi.
Only trouble, they never came back again.
Mesele, bir daha geri dönmediler.
He went out with his truck this morning... to pick up a load for our trip home and he never came back for me.
Bu sabah kamyonetiyle eve dönerken taşıyacağımız yükü almaya gitti, ama hala gelip beni almadı.
But he never came back!
Fakat hiç geri gelemeyecek!
- He never came back.
- Bir daha dönmediler.
She never came back after she left.
Buradan uzun zaman önce gitti.
She never came back.
Bir daha geri gelmedi.
His partner told me you took him outside and he never came back.
Diğer güreşçi, onu dışarı çıkarttığını söyledi, bir daha da geri dönmemiş.
She never came back.
Bir daha geri dönmedi.
Shi Yong Shan left here 20 years ago and never came back
20 yıl önce burdan gitti... ve bir daha da dönmedi
You never came back?
Bir daha geri dönmedin mi?
He never came back.
Asla geri dönmedi.
Master Jiou went out when he heard someone shouting on the street and never came back
Jiou Efendinin bir işi çıktı ondan sonra bir daha gelmedi
So the soldiers went their way back to Rheinfelden... and never came back.
Askerler de geldikleri yoldan Rheinfelden'e geri döndüler... ve asla geri gelmediler.
Next morning, a few soldiers took him away and he never came back.
Ertesi sabah, birkaç askerin onu uzaklara götürmesinin ardından bir daha geri dönmedi.
My da came to see me, then he never came back.
Babam beni görmeye geldi, sonra da bir daha gelmedi.
One day everyone left, I never saw them again, they never came back
Durumu çok ağırlaştı. Bir gün herkes buradan ayrıldı, onları bir daha görmedim. Bir daha da dönmediler zaten.
When Lamb died I never came back here.
Lamb öldüğünden beri, buraya hiç geri gelmedim.
Never came back.
bir daha geri dönmedi.
Because he was called away and he never came back.
Çünkü dışarı çağırıldı ve hiç geri dönmedi.
She was working for the Red Cross, and she never came back to New York.
Kızıl Haç için çalışıyordu ve bir daha New York'a dönmedi.
She went down to change her clothes and she never came back.
Kız giysilerini değiştirmeğe inmişti, asla geri dönmedi.
One moment you were there and the next moment you were gone and you never came back.
Bir baktım, oradaydın. Sonra baktım, ortadan kaybolmuştun! Geri de dönmedin.
Of course, it didn't do him any good. Soon after they shipped him off to Germany and he never came back.
Hemen sonra onu Almanya'ya gönderdiler... ve bir daha geri dönmedi.
She never came back.
Hiçbir zaman da geri dönmedi.
Well, my pilot never came back :
Evet, pilotum asla dönmedi.
He started up in the elevator, came right down again and never went back.
Asansöre binmiş, sonra tekrar inmiş, bir daha da asla geri dönmemiş.
So I came right down and never went back.
Hemen aşağı indim ve bir daha asla geri dönmedim.
He never came back here.
Buraya hiç gelmiyor.
She never came back
Bir daha da eve dönmedi.
He never came back?
Henüz geri dönmedi öyle mi?
It had a sadness, because we knew that those that left never more they came back.
Bu nedenle içinizde onları bir daha göremeyeceğinizin hüznü yatardı.
E is therefore that in all those years since 1918 until the o year of 1935, year where the German Navy it came back to have submarines, this idea never it left me the head.
Bu sebeple, 1918 yılından denizaltıları deniz kuvvetlerine tekrar dahil ettiğimiz 1935 yılına kadar, denizaltı filosu fikrini hiçbir zaman aklımdan çıkarmadım.
No one came back? Never.
Kimse dönmedi mi yani?
- Came back, and was never able to get back.
- Geldim ve bir daha geri dönemedim.
And he never came back.
Bir daha geri dönmedi.
never came up 16
came back 45
back 1915
backup 83
backstrom 34
backs 42
background 48
backgammon 25
backwards 110
backstage 37
came back 45
back 1915
backup 83
backstrom 34
backs 42
background 48
backgammon 25
backwards 110
backstage 37
backpack 27
back the fuck up 47
back it up 216
back to work 469
back to the future 36
back up 1292
back in town 16
back off 1570
back to the beginning 16
back then 441
back the fuck up 47
back it up 216
back to work 469
back to the future 36
back up 1292
back in town 16
back off 1570
back to the beginning 16
back then 441
back me up 80
back home 188
back to school 26
back in business 17
back soon 22
back to square one 51
back door 80
back in 260
back in the day 245
back me up on this 16
back home 188
back to school 26
back in business 17
back soon 22
back to square one 51
back door 80
back in 260
back in the day 245
back me up on this 16