Not helping Çeviri Türkçe
2,325 parallel translation
- It's not helping.
- Bu yardımcı olmuyor.
You are not helping..! Sure, husbands ask a lot of questions.
Tabii, kocalar çok soru sorar bu doğru.
Haddie, you're not helping okay?
Haddie, hiç yardımcı olmuyorsun.
I've been taking the B6, it's just... it's not helping.
B6 vitamini alıyorum ama yararı dokunmuyor.
Not helping.
- Hiç yardımcı olmuyorsun.
This is not helping.
Bunun bir yararı yok.
Didn't save him. If you think that's gonna convince me to, - it's not helping.
Eğer bunun beni ikna edeceğini düşünüyorsan yardımcı olmadığını söyleyebilirim.
Yeah, the doctor says the stress from Gemma's not helping.
Evet, doktor Gemma'nın olayı yüzünden durumunun daha kötüye gittiğini söylüyor.
I don't see how I could take this seriously. He's not helping. No.
Böyle bir şeyi nasıl ciddiye alabilirim bilmiyorum.
It's gonna be like landing in a black hole. Still not helping, Chuck.
Bu bir kara kuyuya inis gibi olacak hala yardimci olmuyorsun.Chuck
- I'm not helping you.
- Sana yardım etmiyorum.
You look at the Greeks and you go, " I'm not helping you.
Yunanlılara bakarsınız ve şöyle dersiniz, " Size yardım etmiyorum.
Dennis... no I.D., can't breathe, ambu bag's not helping.
Dennis, kimliği yok, nefes alamıyor, solunum maskesi de işe yaramadı.
You had two cracks at not helping.
Çok ciddi sorunların var.
You're not helping!
Yardımcı olmuyorsun.
- You're not helping.
- Yardımcı olmuyorsun.
Not helping?
Yardımcı olmadı mı?
You're not helping me.
Bana yardım etmiyorsun.
But if we are not helping him, then it is we who have failed him.
Fakat Eğer ona yardım etmezsek, hata yapmış olan biz oluruz.
And they're not helping me.
Bana yardım etmiyorlar.
- No, you not helping Jill.
Yardım etmiyorsun, Jill!
You're not helping me.
Yardım etmiyorsun!
Yeah, well, you're not helping.
Evet ama yardımcı olmuyor
- They're not helping.
- Yardımcı olmuyorlar
Not helping.
Yardımcı olmuyorsun.
- That's not helping.
- Bu yardım değil.
You're not helping me.
Hiç işime yaramazsın.
'Cause he could die, if you... - You're not helping.
- Hiç yardımcı olmuyorsun.
But if you break your other arm, I'm not helping you with your pajamas.
Ama diğer kolunu da kırarsan, pijamalarını giyerken yardım etmem.
Still not helping.
- Hâlâ pek yardımcı olmuyor be.
You're not helping.
Yardımcı olmuyorsun.
OH, YOU'RE NOT HELPING ME.
Bana yardımcı olmuyorsunuz.
Come on, that's not helping anyone.
Haydi ama, bunun kimseye yardımı dokunmaz.
Not helping.
Hiç yardımcı olmuyorsun.
Let's hope they're not too busy helping Obi-wan.
Ümit edelim, Obi-Wan'a yardım etmekle çok meşgul değillerdir.
It's clear Jimmy feels conflicted about whether or not he belongs in rehab, but his loved ones... all of you in this room... are here because you care deeply about helping him.
Jimmy'in rehabilitasyona ait olup olmadığıyla ilgili çatışma içinde olduğu açık. ama sevdikleri bu odadaki herkes buradasınız çünkü ona yardım etmeyi gönülden istiyorsunuz.
Thanks for helping me out. No, no, not at all.
- Bana yardım ettiğiniz için teşekkür ederim.
Mmm-hmm, he tries pressuring him into helping, and Marshall's not down with it.
Mmm-hmm, Ona yardım için baskı yapmayı dener, Ama Marshall bunla tamam değildir.
I'm not sure it's helping.
Faydası olduğunu sanmıyorum.
It's not helping.
- Spekülasyonu bırak.
Frank, I'm not sure this is helping. Well, I have some words that I hope will have an influence on you.
Üzerinde etkisi olmasını umduğum bir kaç kelime de ben edeyim.
I'm not usually good and helping.
İyi ve yardım eden biri sayılmam.
You are not serving her. You are helping her.
Hizmet etmiyorsun, yardım ediyorsun.
That's not really helping, but thanks, little man.
Pek anlaşılır olmadı ama teşekkürler ufaklık.
Not that you're helping me any.
Senin de yardımcı olduğun yok ya.
Thank you very much, you are very welcome For not supporting and never helping
Çok teşekkürler, desteklemediğin ve yardım etmediğin için sana minnettarım.
Not just that, there's someone in our system who is helping Milan.
Sadece bu da değil, sistemde Milan'a yardım eden biri daha var.
Thank you, Gena, for helping me get out of that sticky situation with that wasted stripper that I could not pay for.
Gena, beni o zavallı striptizcinin yapışkan durumundan kurtardığın için teşekkürler, onu ben ödeyemezdim.
I can not believe you're helping him.
Buna yardımcı olacağına inanamıyorum!
No, I don't think you do, because if you did you'd be helping me, not lying to me.
Hayır, bildiğini sanmıyorum, çünkü bilseydin bana yalan söylemezdin.
There's no human who's not worth helping.
Dünya da ki herhangi bir insanda olsa yardım etmeye değer.
helping 62
helping me 31
helping people 38
helping you 22
not here 1304
not him 617
not happy 41
not human 40
not hungry 106
not hot 16
helping me 31
helping people 38
helping you 22
not here 1304
not him 617
not happy 41
not human 40
not hungry 106
not hot 16
not hate 17
not home 29
not happening 151
not her 370
not hard 17
not hard enough 26
not half 21
not hers 75
not his 124
not helpful 28
not home 29
not happening 151
not her 370
not hard 17
not hard enough 26
not half 21
not hers 75
not his 124
not helpful 28