Paradise on earth Çeviri Türkçe
65 parallel translation
A paradise on earth!
Yeryüzünde bir cennet!
We are all to blame for everything, but if everyone knew it we would have paradise on earth
Bütün hepimiz her şey için suçlanacağız, fakat herkes bunu bilseydi cenneti bu dünyada yaşıyor olurduk.
Paradise on earth.
- Yeryüzündeki cennet.
Look, it's lovely! It's like a paradise on earth.
Ne harika değil mi, sanki cennetten bir parça.
It's paradise on earth
Dünya üzerindeki cennet
I will show you paradise on earth.
Sana yerzündeki cenneti göstereceğim.
At times, not always, I think I've found paradise on earth.
Her zaman değil ama bazen cennet gibi yer bulmuşum diyorum.
A paradise on earth.
Yeryüzündeki cennet.
This seeking to create a paradise on earth how easily it offends.
Dünya üzerinde cenneti yaratma arayışı kolaylıkla kırıcı olabiliyor.
I'm serious, I had it down so cold... that I was given paradise on Earth.
Çok ciddiyim, öyle ustalaşmıştım ki... bu dünyada sırtım yere gelmezdi.
It's paradise on earth.
Adeta yeryüzünde cennet gibi.
I had created paradise on Earth... and all because I ate, slept and breathed gambling.
Dünyadaki cenneti yaratmistim... kumardan beslenip, uyuyan ve nefes alan.
There was once a paradise on earth.
Bir zamanlar dünyada bir cennet varmış.
A.v. is paradise on earth.
Video dünyadaki cennet.
A bite of heaven, on earth. A paradise on earth, with roots...
köklerini dünyaya..... sarkıtan bir cennet.
That was something like paradise on Earth.
Yeryüzünde cenneti yaşamaya benziyordu.
It's like a paradise on earth
Cennetin yeryüzünde hayat bulmuş hali gibidir
The worker will overthrow absolutism and lead the proletariat to a victorious communist revolution, resulting in socio-economic paradise on earth.
İşçiler mutlak idareyi yıkacak ve işçi sınıfının kazandığı zafer, komünist devrimi başlatacak. Sonuç, dünyanın sosyoekonomik bir cennete dönüşmesi olacak. Her şey sağduyu, aslında.
Camus said that women are all that we're ever going to know of paradise on earth.
Camus, "Kadınlar, yeryüzündeki cennete ait görüp görebileceğimiz tek şeydir" demişti.
- This is paradise on earth, remember?
- Burası dünya üzerinde ki cennet, unuttun mu?
... paradise on earth.
... yeryüzündeki cennet.
You are a paradise on earth.
Sen yeryüzünde bir cennetsin.
- "Paradise on earth" that's wonderful!
- "Dünyadaki cennet", bu harika!
The pinnacle was to be the crowning jewel of Orhan Mosque glory of Bursa, our paradise on earth. You snatched it from the tiger's claws, preserving it as an enduring symbol of Islam in these Lands of Rome.
Şehrü cennetümüz Bursa'nun mücevherü olacak Orhan camiinin aleminü uğru elinden kaplan pençesüyle söküp aldunuz ve
In some kind of paradise on earth led by Jordan Collier...
Jordan Collier tarafından dünyaya cennet getirileceğine inanıyorsan...
When our side wins, and we will it's paradise on Earth.
Bizim taraf kazandığında ve öyle de olacak dünyada bir cennet olacak.
Truly this is a divine place. Paradise on Earth.
Bu kutsal mekân, gerçekten de Dünya'daki Cennet.
The angels have chosen us and we will be given paradise on earth.
Melekler bizi seçti. Dünyada cenneti yaşayacağız.
Paradise on Earth.
Yeryüzünün cenneti.
Just like every other husband andfather.. I wantedto give my family Paradise on earth.
Her aile babası gibi ben de aileme yeryüzünde cenneti yaşatmak istiyordum.
We thought we were gonna have paradise on Earth delivered to us right here on a silver platter.
Dünya üzerindeki cennetin bize burada, gümüş tabakta sunulacağını düşündük.
Charleston's gonna be a paradise on earth.
Charleston dünya üzerindeki bir cennet olacak.
It was instituted by God in paradise here on earth and sanctified by the real presence of Christ our Lord.
Engeli olmayan herkesin evlenmesi dinimizce uygun görülmüş olup efendimiz İsa'nın dünyadaki varlığı ile kutsanmıştır.
Outwitting Batman is my sole delight my joy, my heaven on earth, my very paradise.
Batman'ı altetmek benim tek zevkim neşem, yeryüzündeki mutluluğum, cennetim.
We would have a new paradise... here on Earth.
Yeni bir cennetimiz olabilir burada, yeryüzünde.
Just where on earth is paradise?
Yeryüzünde bir cennet mi?
All the souls sing a pilgrim song throughout the blessed kingdoms on earth we march to Paradise with song.
Cennet'e şarkılarla yürüyoruz.
Driven out of paradise fleeing to that world on earth where humans live near death.
Bir kere cennetten sürüldüğünde... ölümün yanı başındaki bu dünyevi yaşama kaçmaktan başka şansı kalmıyor.
If they are executed, they'll say they're martyrs on the way to Paradise lt's better that they enjoy their lives on earth!
İdam edilirlerse, Cennet yolunda şehit oldular diyecekler. Bu da dünyada yaşam sürmelerinden iyidir.
For the hope there might exist on earth some corner of this paradise -
Dünyanın bir köşesinde varolan bir cennetin umudu için- -
The only paradise we will see is the paradise we make here on Earth, Abu.
Göreceğimiz tek cennet bizim burada kendi yaptığımız cennettir, Abu.
After all those thousands of years, a perfume of such subtle beauty and yet such power, that for one single moment every person on earth believed they were in paradise.
Tek bir dakika süresince dünya üzerindeki herkes, cennette olduğunu düşünmüş!
Your queen seeks immortality on Earth - a false paradise.
Kraliçeniz Dünya'da ölümsüzlük arıyor... Sahte bir cennet.
Paradise is on earth, here, now!
Anlıyor musun? Cennet burada. Şimdi.
They thought dying was just a gateway to the next world. And if they would not not been born on earth, their lives would continue in paradise.
Ölümün sadece bir sonraki dünyaya açılan bir kapı olduğunu, eğer dünyada iyi olurlarsa, hayatlarının cennette devam edeceğini düşündüler.
We must create paradise here on earth
Cenneti biz yaratmalıyız. Burada, bu dünyada
But like all gardens in paradise, it couldn't last long here on Earth.
Ama dünyadaki bütün cennetler gibi, ömrü fazla uzun olmadı.
But there will come a day when, in this hell on earth, the hope of death will be a paradise for those that are unhappy.
Fakat öyle bir gün gelecek ki, bu dertler dünyasında mutsuz olanlar için ölmeyi umut etmek cennetle eşdeğer olacaktır.
And there are some abductees who even bring back predictions that there will be a time called "The Change" when there will be aliens and humans living together on Earth as if it were a return of the age of paradise.
Hatta bazı kaçırılanlar geriye getirdikleri tahminlerinde ; "değişim" denilen bir zamanın olacağını, yeryüzünde uzaylıların ve insanların birlikte yaşayacaklarını, bunun da cennet çağının bir dönüşü olacağını söylüyorlar.
We don't see or hear the person because Quinn's character is talking to the prophet Muhammad, his nephew, not after the prophet has ascended to paradise but whilst he's still here on earth.
Quinn'in konuştuğu kişiyi ne görür, ne de duyarız, çünkü Hz. Muhammed'dir. Peygamber, Quinn'in yeğenidir, daha cennete yükselmemiştir ve henüz yeryüzündedir.
The Arctic is one of the hardest places on Earth to survive but to a polar bear, it's paradise.
Kuzey kutbu, Dünya üzerinde hayatta kalmanın en zor olduğu yer fakat bir kutup ayısı için, bir cennet.
on earth as it is in heaven 57
on earth 110
earth 546
earthquake 92
earthlings 24
earthquakes 51
earther 18
earthman 24
earth to earth 45
parade 30
on earth 110
earth 546
earthquake 92
earthlings 24
earthquakes 51
earther 18
earthman 24
earth to earth 45
parade 30