Round here Çeviri Türkçe
1,439 parallel translation
It's full of spivs and skint hoorays round here.
Burası düzenbazlar ve gösterişli züppelerle dolu.
Everything's sweet round here.
Burada herşey güzel.
There are thousands of stories like it round here.
Buralarda buna benzer binlerce hikaye anlatılır.
No. We got no call for fancy crisps round here.
- Bol baharatlı cipslere izin yok.
Not from'round here, are you?
Buralı değilsin sanırım.
Nobody'round here comes down this street.
Çevredekiler bu sokağa pek girmez.
Get another round here.
Bir sefer daha.
What my brother here is trying to say... is that my Dad played a round here about three weeks ago... and he got his only hole in one.
Kardeşimin söylemeye çalıştığı şey... 3 hafta önce babam buralarda golf oynamış... ve bir tek topu deliğe sokabilmiş.
You're the man round here. - They're just rumours.
- Sen gerçek bir erkeksin onlar sadece dedikodu.
D'you live round here, do you?
Bu civarda yaşıyorsun, herhalde?
The egg's not round here.
- Hayır. - Yumurta buralarda değil.
Luke, I don't know much man but I do know one thing ; you damn sure aint touching no ball round here.
Luke, çok fazla şey bilmiyorum ama bir şeyi iyi biliyorum, buralarda topa elini bile süremeyeceksin.
I've been brought in as a kind of fire engine round here.
Burada, bir çeşit yangın söndürme makinesi görevi yapıyorum.
Lot of new faces round here, man.
Bir sürü yeni yüz var burda adamım.
Can't yoever get a fucking poh-lice'round here when you need one? !
Buralarda, ihtiyacın olduğunda siktiğimin polislerinden birini neden bulamazsın?
There's some crisps round here somewhere.
Şurada bir yerlerde cips olacaktı.
It's a kind of custom coloreds have when food is scarce'round here but it was forbidden under Mam's Law
Bu, yemek kıt olduğunda, siyahilerin uyguladığı bir âdettir buralarda. - Ama Hanımın Kanunu'nda yasaklanmıştır.
well! It certainly is lively'round here!
Buralarda hayat varmış demek.
Some faggot murderer represents the law round here.
Bir kaç ibne suçlu, burada kanunu temsil ediyor.
Round here?
- Ne? Burada mı?
Quite a legend round here.
Bu civarda bir efsanedir!
There's plenty of people round here love to kick your fucking arse, given half the chance.
En ufak fırsatta, kıçına tekmeyi seve seve basacak bir sürü adam var burada.
All you do round here is read the tabloids and booze.
Burada tek yaptığın mecmua okuyup içki içmek. Çalışmayı denesene!
When'd you all get to be so integrated'round here?
- Hepiniz bu kadar kaynaşmak zorunda mısınız?
Now, my dears, there's going to be some changes made round here.
Şimdi canlarım, burada birkaç değişiklik yapacağız.
That's the first nice thing that's happened round here all week.
Hafta boyunca ilk kez böyle güzel bir şey oluyor.
She's making all the way round here.
Tüm mesafeyi koştu.
You know him well so call him, get him round here.
Onu iyi tanıyorsun, ara ve gelmesini sağla!
If I know Hector, the only thing virgin round here is the olive oil.
Eğer Hector'u tanıyorsam, buradaki tek bakir şey, zeytin yağı.
♪'Cause'round here it's all too far ♪
Çünkü burası her şeyden çok uzak
- No, no, I'm not from round here.
Hayır, ben buralı değilim.
You come round here again, I'll break your neck!
Bir daha buraya gelirsen boynunu kırarım senin.
Yeah, I kept telling him, "Move down the coast, it's too hot for us round here."
Ben de ona diyorum, "Sahile doğru inelim, buralar artık çok tehlikeli" diye.
- Do you work round here?
- Buralarda mı çalışıyorsun?
I told you I didn't want you round here!
Seni bu civarda istemiyorum demiştim!
I don't live round here anymore! No!
Artık burada yaşayamıyorum.
We're going to eat round here?
Şu köşede mi?
I grew up round here, too!
Ben de buralarda büyüdüm.
Here we go round again.
İşte yine dönüyoruz.
Lopez was up here working as seasonal labor during the first round of killings.
Lopez, ilk cinayetler sırasında dönemsel işçi olarak çalışıyormuş.
There's... there's obviously a leak here, and I'm going to move Stevie to another location with round - the-clock security, okay?
Güzel. Birinin bilgi sızdırdığı açık. Stevie'yi 24 saat korunan bir yere aldıracağım, tamam mı?
Might be nice to round the night off here, if that's okay?
Akşama seni de bekleriz, eğer işin yoksa?
- Here's your second round, kids.
- İkinci turunuz, çocuklar.
Okay, go round them up. Bring them in here.
Git onları bul ve buraya getir
And here we are in the second round.
"İkinci raunt başladı."
Three dates, and I'll get you here, to the high-stakes medal round... where eight out of 10 women believe that the first kiss... will tell them everything they need to know about the relationship.
Üç randevuda sizi riskli madalya raunduna çıkarabilirim. 10 kadından sekizinin ilk öpücüğün... ilişki hakkında onlara her şeyi anlatacağına inandığı aşamaya.
They'll find you here somewhere round here in the morning.
Sonra ebediyen uyuyacaksın. Sabah buralarda bir yerlerde bulurlar.
He walks round thinking he's human. Here, girl.
İnsanım diye dolaşıyor ortada.
I've invited your neighbours round to see me here. Don't walk in here with your muddy shoes!
O zaman şundan başlayın.
I finished my round a little early, and, well here I am.
Turumu erken bitirdim ve işte buradayım!
My son. Our son, Adam... came round this corner here, you see.
Oğlum, oğlumuz Adam, şu köşeden döndü.
here 35434
here we go 9033
here you go 5858
here we go again 374
here goes nothing 99
here comes the sun 21
here comes the bride 39
here it comes 620
here we are 2264
here it is 2313
here we go 9033
here you go 5858
here we go again 374
here goes nothing 99
here comes the sun 21
here comes the bride 39
here it comes 620
here we are 2264
here it is 2313
here she comes 366
here you are 1966
here i come 382
here's my number 71
here's the thing 1106
here we come 237
here they come 557
here they are 545
here we 20
here's my 20
here you are 1966
here i come 382
here's my number 71
here's the thing 1106
here we come 237
here they come 557
here they are 545
here we 20
here's my 20