English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ S ] / Steady now

Steady now Çeviri Türkçe

247 parallel translation
Well, don't you see, I'm working steady now, and...
Görmüyor musun, güzel bir işim var artık ve...
Come on, steady now, steady now, Colonel.
Hadi, dümdüz. Dümdüz yürü Albay.
Steady now.
Sakin ol.
- Steady now.
- Sakin ol.
Steady now, Buli.
Sakin ol, Buli.
Steady now.
Dik dur şimdi.
All right, steady now.
Pekala, hazır olun.
Mrs. Simmons, steady now, steady.
Bayan Simmons, sakin olun.
Steady now!
Hazır!
- Steady now, man, don't go too far.
Yavaş ol dostum, o kadar ileri gitme.
Steady now and it's done!
Kımırdamayın sakın ve bitti!
- Steady now.
- Dur bakalım.
Hold his arm steady now, because this is going to hurt.
Şimdi kolunu sıkıca tut, çünkü canı çok yanacak.
Steady now.
Sakin olun.
- Hold it steady now, Sergeant.
- Şimdi sabit tutun, Çavuş.
Steady now.
Tamam.
His pulse is steady now anyway.
Nabzı zaten sabit.
Steady now, steady.
Yavaş yavaş.
Orbit steady now, sir.
Yörünge şu anda sabit.
Orbit steady now, sir.
Yörünge sabit.
Steady now, steady!
Sakin olun, sakin!
Steady now.
doğru dur.
Just hold steady now.
Şimdi biraz dayan.
Now, steady, boys.
Hazır olun çocuklar.
Now, steady, Bessie.
Kımıldama, Bessie.
Steady now.
Hazır ol, şimdi!
Steady does it, now.
Şimdi yavaş ol.
- Steady on now. isn't that a bit strong?
- Dur bakalım, biraz sert olmadı mı?
Now, steady.
Sakin ol.
Hold steady, now.
Sağlam dur şimdi.
Steady, now.
Dur bakalım.
Steady, now.
Dur, şimdi.
NOW, STEADY ON.
Yavaş ol!
Now, steady, Monty.
Bir dakika, Monty.
- Now, steady, girl.
- Sakinleş kızım.
- Now steady, Fritz.
- Şimdi hazır, Fritz.
Steady now.
Bak şimdi.
" Now they're holding steady
" Şimdi yerlerini aldılar
Now, just be steady, there. That's'cause what it is I've got for you
Şimdi güzelce orada dur sana getirdiğim şeye bir bakmak için
Steady on, girl. Now, then.
Acele etme.
Now steady.
Ağır ol.
All right, now! Steady!
Tamam, şimdi sakin olun!
A little drop now and again keeps the nerves steady.
Ara sıra biraz içki almak sinirleri yatıştırır.
Are we going steady now?
- İlişkimiz ciddileşti mi artık?
Get in line. Now, steady.
Sıraya geçin.
- Now, steady. Don't get carried away.
Üzerinde konuştuğumuz şey bir cinayet silahı değil.
Steady now.
Soğukkanlılığınızı koruyun.
Steady as she goes now.
Muntazam çalışıyor.
Keep her steady, now.
Tekneyi düz tut.
Now ready, steady, go.
Hazır, dikkat, başla.
You may not believe me, but I don't have a steady boyfriend right now.
İnanmayabilirsin, ama şu aralar sürekli görüştüğüm bir erkek arkadaşım yok.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]