Study group Çeviri Türkçe
395 parallel translation
I have a study group to go to.
Katılmam gereken bir çalışma grubu var.
Russians flew in a study group.
Ruslar bir araştırma ekibi kurmuşlar bile.
My name's Hart. I came to ask you to join my study group.
Benim çalışma gurubuma katılmanı istemek için geldim.
You missed the meeting of the study group.
çalışma gurubu toplantısını kaçırdın.
We're in the same study group.
Biz aynı çalışma grubundayız.
I'm afraid O'Connor decided to cut back... and cut out the study group.
Korkarım 0'Connor gurup çalışmasından... ayrılmaya karar verdi. Söylemek gereksiz.
Get out! You get out of my study group!
Benim çalışma gurubumdan siktir git!
So, uh, I thought you might invite the study group.
Yani, sen çalışma gurubunu davet edebilirsin...
Asheley asked me to invite the whole study group, but I forgot.
Asheley, gurubu davet etmemi istedi ama ben unuttum.
Tonight's study group.
Bu akşam çalışma grubu var.
Can I get you anything before I start my study group?
Çalışma grubuna başlamadan önce sana bir şeyler getireyim mi?
Martha, remember the study group's at my place on Thursday.
Martha, unutma çalışma grubu benim orada toplanacak, Perşembe.
Neil study group tonight?
Neil, bu akşam grup çalışması var mı?
Study group.
Çalışma grubu.
- If you want we got our study group.
- İstersen çalışma grubumuza katılabilirsin.
Who's up for a quick study group tonight guys?
Bu akşam hızlandırılmış çalışma grubuna kimler katılacak?
You coming to the study group tonight?
Bu geceki çalışma grubuna katılacak mısın?
- What is this a midnight study group?
- Ne bu? Geceyarısı çalışma grubu mu?
That gives us an hour and 20 minutes before study group, which is nothing.
Çalışma grubumuzdan önce bir saat 20 dakikamız olacak.
It's a women's study group.
Orası bir kadın çalışma grubu.
Dr. Albright belongs to a women's study group, and I must find out what she's doing there.
Doktor Albright kadın çalışma grubu üyesi ve orada ne yaptığını öğrenmem gerekiyor. Allah bilir kısıtlamalarına uymak bile istemezsin.
Hmm, a study group for women.
Sadece kadınlar için.
I invited her to join our study group.
Ona, çalışma grubumuza katılabileceğini söyledim.
Looks like you didn't need that study group after all.
Sanırım grup çalışmasına pek de ihtiyacın yokmuş, değil mi?
- Since when have you been in such a rush to form a study group?
- Ne zamandan beri çalışma grubu oluşturmak için bu kadar hevesli oldun
Well, if you must know, a small study group of friends.
Eğer bilmen gerekiyorsa, bir grup çalışma arkadaşıyla buluşmaya.
I was... with my study group.
Çalışma grubumla birlikteydim.
Study group tonight?
Çalışma toplantısı mı var?
Our daily study group.
Günlük çalışma grubumuza.
What are you doing, allowing a non-believer into our study group?
Ne yapıyorsun, bir inançsızı çalışma grubumuza niye sokuyorsun?
We're in the middle of our study group.
Çalışma grubunun ortasındayız.
I got totally screwed at study group.
Çalışma grubunda beni faka bastırdılar.
I thought you might need a ride to winn's study group tonight.
Bu akşamki Winn'in çalışma grubuna bir araca ihtiyacın olabileceğini düşündüm.
I just... I realised I'm late for study group.
Çalışma grubuna geciktiğimi fark ettim.
What's up with my study group having fun without me?
Çalışma grubum neden bensiz eğleniyor?
This is a study group, not group therapy.
Ders çalışma grubuyuz, terapi grubu değil.
You and I will see this through, Iris, right after study group.
Çalışma grubundan hemen sonra Iris, sen ve ben bunu açıklığa kavuşturacağız.
I came to join your study group.
Çalışmanıza katılmaya geldim.
By 10, I was leading my first study group.
On yaşımda, ilk çalışma grubumun lideri olmuştum.
I'm in this study group and our presentation is due on Monday.
Bir çalışma gurubum var ve pazartesi sunum yapmamız gerekiyor.
The rocket created by "G.S.R.M." - the group of study of rocket motion.
Roket "G.S.R.M." tarafından yapıldı, Roket Hareketi Çalışma Gurubu.
What's a study group?
Çalışma gurubu nedir? Bir araç.
Ford's study group?
Ford'un çalışma gurubu mu? Evet.
He's in my study group.
Gitmemi mi istiyorsun?
FAIR, the media monitoring group, published a very interesting study of Nightline.
Şimdi Carol ile evli olan Chomsky üç çocuk babası.
I'm trying to put together a group to go study the whole coast.
Gidip bütün sahili inceleyecek bir grup oluşturmaya çalışıyorum.
Listen, I'm sorry, honey. I hate to do this again but they changed the study-group schedule.
Üzgünüm, bunu yine yapmak istemezdim ama çalışma grubu saatlerini değiştirdiler.
We'll start our own private study group.
Kendi çalışma grubumuzu kurarız. Kimsenin haberi olmaz.
You're participating in a study on group fear and hysteria.
Grup korkuları ve isteri üzerine bir araştırmanın içindesiniz.
They did this study. They isolated a group of people over time, and they monitored their abilities at crossword puzzles... in relation to the general population.
Şöyle bir araştırma yapmışlar, bir süre için bir grup insanı diğerlerinden ayırmışlar nüfusun geri kalanına oranla çapraz bulmacadaki yeteneklerini gözlemişler.
A group of scientists did a study on rats... where they cut their daily calories by 30 %.
Bir grup bilim adamı, bir çalışma yapmış. Sıçanların günlük kalorilerini 30 % azaltmışlar.