Sudden death Çeviri Türkçe
263 parallel translation
What we need is a female victim of sudden death.
İhtiyacımız olan yeni ölmüş, dişi bir kurban.
According to custom, I bear witness before God and man that my father's sudden death can be laid at the door of no man or woman.
Adete uygun bir şekilde, Tanrı ve insanlar önünde yemin ediyorum ki, babamın ölümünde kimsenin bir suçu yoktur.
- He won't talk. - If he don't want to shake hands with sudden death, he'll talk.
konuşacak.
He must have some plan... some goal that called for sudden death to anyone who got in his way.
Böyle bir olaya karışmak için bir amacı, bir planı olmalıydı.
Sudden death sells papers, son.
Ani ölümler tirajı arttırır, evlat.
From sudden death, oh, Lord, deliver us.
Tanrım, bizi ani ölümden koru.
"From sudden death, oh, Lord, deliver us."
"Tanrım, bizi ani ölümden koru."
He thrives on buckets of blood and sudden death.
Kovalar dolusu kana ve ani ölümlere alışıktır.
He was depressed... by Father's sudden death,
Bababmın ölümü yüzünden depresyondaydı,
The priests speculate in sudden death and moral bellyache.
Rahipler ani ölümlerden ve günahlardan kaynaklanan karın ağrılarından bahsediyor.
Fear of punishment so vivid in his mind that he fears it even more than sudden death.
Ceza korkusu zihninde öyle yer etmiş ki ani ölümden bile daha fazla korkuyor.
Like arson or sudden death.
Kundakçılık, ani ölüm gibi.
Of course, this was the thinking before your husband's sudden death.
Elbette bu, kocanızın ani ölümünden önce düşünülmüştü.
Sudden death is my business, not good pilots.
Benim işim ani ölüm, iyi pilotlar değil.
Off-Duty Policeman Killed By On-Duty Criminal, 21 Killed In 21-Gun Salute, and a Football Team Dies In Sudden Death Overtime.
Görevi biten polis memuru görev başındaki suçlu tarafından öldürüldü. 21 pare top atışı sırasında 21 kişi öldü. Bir futbol takımının oyuncuları uzatmalarda hayatını kaybetti.
I had witnessed many young people in the prime of their lives the victims of sudden death.
Birçok hayatlarının baharında ani ölümle tanışmış insanlara tanıklık ettim.
It's sudden death!
Ani ölüm! Seyirciler çıldırdı!
Who would benefit most by Awad's sudden death?
Awad'ın ani ölümü en çok kime yarardı?
Sudden death, which Dobrica Kopicl cought in a wedding bed, left Spiridon to concern and take care of mourning stepmother Natalija.
Dobrica Kopicl'i gerdekte yakalayan ani ölüm, Spiridon'u üvey annesi Natalijayla igilenmek ve matemini paylaşmak zorunda bıraktı.
A divorce, loan sharks... drugs, sudden death.
Boşanma, tefeciler... uyuşturucu, ani ölüm.
Plus the game's in sudden death.
Ayrıca oyunun en can alıcı yeri.
You know, when someone is hated as much as Mrs Boynton was... a sudden death by natural causes seems a little too convenient.
Bayan Boynton gibi nefret edilen birinin doğal nedenlerden aniden ölmesi biraz fazla uygun kaçıyor.
I am often brought in in cases of sudden death.
Genellikle ani ölüm durumlarında çağrılırım.
Then in sudden death, you get the point, we win.
Sonra uzatmada son puanı al ve kazanalım.
Then the match will continue with sudden death.
Sonra maç "ani ölüm" le devam edecek.
That on the knowing of this contents, without delay of any kind... should those bearers Rosencrantz and Guildenstern, put to sudden death.
Bu içerikler bilindiğinden, hiç bir gecikme olmaksızın hamiller Rosencrantz ve Guildenstern, hemen idam edilmelidirler.
Into a battle, murder and sudden death.
Dövüşüp birbirlerini öldürmüşler.
I've had three escapes from sudden death in the last three days.
Son üç günde, üç kere kaçınılmaz ölümden yakamı kurtardım.
When the D.A.'s office investigated... the sudden death of Arty Clay... they found that he left a $ 13 million estate.
D.A. birimi Arty Clay'in... ani ölümünü araştırdıklarında... 13 milyonluk mal bıraktığını ortaya çıkardılar.
However, the victory was marred by the sudden death of Sir Robert's sister,
Ancak galibiyet Sir Robert'ın kızkardeşinin ani ölümüyle gölgelendi.
Yo, what's up, everybody in the house, and welcome to the Mixxmaster Massacre, the ultimate deejay battle of world supremacy, won by a round of sudden death till only the best are left.
Selam millet bakıyorum herkes burada,... ve Mix Efendileri katliamına hoş geldiniz demek istiyorum. Dünyanın en iyi dj'lerinin, ölümüne savaşı sadece en iyi olan, ayakta kalana kadar devam edecek...
Eh? Sudden death... or a broken jaw?
Ani bir ölüm mü, kırık çene mi?
Some of you may be unfamiliar with sudden death rules.
Ani ölüm kurallarını bazılarınız bilmiyor olabilir
Sudden death.
Ölümüne.
Um, I believe that what the bereaved... is trying to express is that the sudden death... of her only father has left a great gaping void... in her bank...
Um, inanıyorum ki bu matemlinin ifade etmeye çalıştığı şey, birtanecik babasının bu ani ölümü, bir sürü boşluklara neden olmuştur... bankasında...
Oh, and it looks as if we're gonna go into sudden death overtime.
Ve görünüşe göre ani bir ölüm için mesaiye kalacağız.
This is sudden death, gentlemen. We're gonna get'em on the ground, stick in our spikes and twist and show them no mercy.
Onları yerden alacağız, sizri demirlerimizde yapıştırıp... ve büküp onlara göstereceğiz no mercy.
A sudden death.
Ani bir ölüm.
He's going into this 800 square miles of sudden and violent death... because he thinks it's just another mountain... and because he's greedy for its treasure.
Ölümün aniden ve vahşice geldiği bu 1300 kilometrekarelik alana giriyor... çünkü bunun sıradan bir dağ olduğunu düşünüyor... ve oradaki hazineye tamah ediyor.
When did Mr. Bunbury die? His death must've been extremely sudden.
Ölümü çok ani gerçekleşmiş olmalı.
All of a sudden, a coward shot him point-blank... a shot on his forehead that led him to death and glory.
Aniden korkak bir düşman ateş etti. Alnına isabet eden bu kurşun onu ölüme ve zafere götürmüştür.
I sentence you to sudden, instant and even immediate death!
Seni şu anda, aniden ve derhal ölüme mahkum ediyorum!
This sudden smell of death?
Bu ölümün ani kokusu mu?
" Despite the sudden and unexplained death of his beloved Gaius,
"Çok sevdiği Gaius'un ani ve beklenmedik ölümüne karşın..."
Since its death is so sudden, movement is caused by a nervous reflex.
ÖIümü öyle hızlı olduğundan, sinirsel refleks hareketlenmeye yol açıyor.
The death of Shogun Hidetada was so sudden.
Shogun Hidetada'nın ölümü çok ani oldu.
Sudden death.
Ani ölüm.
Remember, folks, the new rule this year states that if there is no winner at the end of three minutes the championship match will go into sudden-death overtime.
Ye onu! Unutmayın, bu yılın yeni kuralına göre... üç dakikanın sonunda kazanan olmazsa şampiyonluk maçı... "ani ölüm" uzatmasıyla devam edecek.
I've spent two months pulling on the heartstrings of Washington... to raise money for multiple sclerosis, sudden infant death and cystic fibrosis.
Son bir ayımı Washington'daki insanlardan multiple sclerosis..... ani çocuk ölümleri ve cystic fibrosis için para toplayarak geçirdim.
Your death will be sudden and soon.
Ölümün çok yakın ve ani olacak.
After the sudden, unexpected death of his wife Amelia,
Karısı Amelie'nın beklenmedik, ani ölümünden sonra,
death 1004
deaths 27
death row 19
death penalty 21
death threats 22
death experience 79
death situation 19
death experiences 28
suddenly 1030
sudden 22
deaths 27
death row 19
death penalty 21
death threats 22
death experience 79
death situation 19
death experiences 28
suddenly 1030
sudden 22