English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ T ] / Tornadoes

Tornadoes Çeviri Türkçe

143 parallel translation
I fought tornadoes, Indians, snakes, and squatters.
Fırtınalarla, Kızılderililerle, yılanlarla ve toprağa konmak isteyenlerle savaştım.
About a year ago, he sold 600 wooden poles... said they were good against tornadoes.
Bir sene evvel, 600 adet tahta sırığı, kasırga savar diye halka satmış.
In the American hemisphere... we give our bigger tornadoes... names like Ethel, Mary Lou and Dolores.
Bizim Amerika'da büyük kasırgalara... EThel, Mary Lou ve Dolores gibi... isimler veriyoruz.
Floods, locusts and tornadoes
* Sel, çekirge istilası ve hortum *
The dust and tornadoes blew'round her
* Toz ve hortumlar onu savurmuş etrafa *
Floods, tornadoes,... earthquakes, massacres,
Seller, tornadoılar depremler, katliamlar
There'll always be tornadoes.
Hortumlar hep olacak.
Storms and tornadoes have been occurring throughout the world...
Dünya çapında meydana gelen fırtına ve kasırgalarda...
Unless you like ammonia tornadoes.
Amonyum fırtınalarını seviyorsanız, başka.
They don't have tornadoes at night.
Geceleri kasırga olmaz.
- And we'll make "won't" "tornadoes".
- "Olmaz" denince, "hortum". - Tamam.
But tornadoes develop from existing storm fronts.
Kasırgalar fırtına başlangıçlarından meydana gelirler.
Last year, tornadoes claimed the lives of75Jewish clowns.
Geçen seneki fırtınalarda 75 Musevi palyaço hayatını kaybetti.
Coverin'the great state of Texas like tornadoes... drinkin'that cheap diner coffee with non-dairy creamer... runnin'from the cops, runnin'from the Feds.
Büyük Teksas eyaletini kaplayan kasırgalar gibi sütlüğü olmayan ucuz lokantaların kahvelerini içmek.. ... polislerden kaçmak, Federal'lerden kaçmak.
It would be similar to certain rare weather phenomenon that are reported, like upside-down tornadoes and circular rainbows and daytime starlight.
Aynen rapor edilen nadir hava fenomenleri gibi olurdu. tersine hortumlar, dairevi gökkuşakları, güpegündüz yıldız ışığı gibi.
Maker of thunderstorms and tornadoes.
Fırtınalar ve kasırgalar yapıyor.
The National Weather Service says there were tornadoes in Northern Massachusetts.
Hava durumuna göre, Massachusetts'te hortumlar varmış.
It's like sleeping between two tornadoes.
İki fırtınayla uyumaya benziyor.
Pythagoras loved this shape, for he found it in nature - a nautilus shell, rams'horns, whirlpools, tornadoes, our fingerprints, our DNA and even our Milky Way.
Onu doğada bulduğu için, bu şekil Pisagor'un hoşuna gitti - bir deniz kabuğu, koç boynuzları, girdaplar, tornadolar, parmak izlerimiz, DNA'mız ve hatta Samanyolu.
The nobody's fault things are... ... hurricanes, earthquakes, tornadoes, acts of God!
Kimsenin hatası olmayan şeyler fırtınalar, depremler, kasırgalar, yani Tanrı'nın işleridir!
" Tornadoes.
" Hortum geliyor.
Pidgey's gust power creates tornadoes. It also has a sand attack.
Pidgey'in fırtına gücü hortumlar yaratabilir Kum saldırısı da yapabilir.
Over the past 30 years this town has had more tornadoes, heat waves and hailstorms than any other town in the country.
30 yılı aşkın süredir bu kasaba ülkenin hiçbir yerinde olmadığı kadar tornadolara, ısı dalgalarına ve dolulara maruz kalıyordu.
Look like a tor - two tornadoes came through here.
Bir değil iki kasırga atlatmışa benziyor.
We don't have tornadoes here.
Buralarda kasırga olmaz.
Tornadoes?
Kasırgalar?
I mean, the scientific explanation is... this sounds like a Grissom thing... is that they get sucked out of the ocean by these waterspouts that are like, you know, you know, tornadoes, and, uh, then...
Bilimsel açıklaması dehşet verici. Kasırga ve hortumlarla, balıklar okyanustan çekiliyor.
I always thought parents were like tornadoes.
Her zaman, anne ve babaların kasırga gibi olduğuna inanırım.
Tornadoes get a bad rap, man.
Hortumlar beş para etmez adamım.
WHERE I COME FROM, WE HAD TORNADOES ALL THE TIME.
Geldiğim yerde, sürekli fırtına çıkardı.
Moscow living though weather catacIysms, harbingers of tornadoes...
Şiddetli hava muhalefeti yaşayan Moskova'da... tornado belirtileri...
Yeah, or shoot smaller tornadoes from his fingertips with the strength of an f-5.
Evet. Ya da parmak uçlarıyla küçük kasırgalar yaratıyordu. 5 şiddetinde.
And now, for a look at the weather, here is Token Black, and Token, I hope there's no tornadoes headed our way.
Ve şimdi, hava durumu için Token Black'e bağlanıyoruz, evet Token, umarım buraya doğru gelen kasırga yoktur.
No tornadoes, Eric, but interestingly enough, there is a low-pressure storm moving in over the Park County Valley.
Kasırga yok, Eric, fakat, South Park Vadisinin, üzerinde bir alçak basınç hareketi var.
Not to mention the fact that by moving over a land mass just before hitting us, the likelihood of tornadoes and electrical activity is greatly increased.
Bize çarpmadan önce bir kara parçasının üzerinden geçmesini bile saymıyoruz Elektriksel etkinliğin ve hortumların bayağı bir artması ihtimali var.
You know why tornadoes and blonds are so much alike?
Sarışınların ve hortumların neden birbirine çok benzediğini biliyormusun?
- There's gonna be tornadoes?
- Kasırga mı kopacak?
Games and toys and laughs and fun... May there be terrible storms, rain, sleet, snow, tornadoes... so I can lay here all day tomorrow and dream of Drool.
Oyunlar, oyuncaklar, eğlence... Belki de fırtına çıkar...
Who knows where tornadoes come from?
Hortumların nereden geldiğini bilen var mı?
And the same year that we had that string of big hurricanes, we also set an all-time record for tornadoes in the United States.
Aynı sene içinde, Birleşik Devletler de bir dizi kasırgaya sahne oldu ve tüm zamanların hortum rekoru kırıldı.
Well, think of the two boxers as ocean waves or currents of air, two tornadoes, say.
Pekala, iki boksörü denizdeki dalgalarmış gibi düşünün yada hava akımları gibi, iki hortum mesela.
Tornadoes are just wind, the wind stirred up in different directions.
Hortumlar sadece rüzgardır. farklı yönlere esen rüzgar.
And we are now getting reports of two more tornadoes
# Ve iki hortumun daha #
Louder than tornadoes.
Tornadodan daha fazla gürültülü.
Tornadoes are like giant whirlpools.
Tornadolar dev birer girdap gibidirler.
The tornadoes just touched down in San Diego.
Az önce 2 kasırga San Diego'yu vurdu
Oh, I hope there's no tornados. You know what they say about tornadoes and trailer homes...
Fırtına çıkınca karavanlara ne olur bilirsin.
Catalina hadn't lived in Camden that long, so she wasn't used to tornadoes. Or the finders keepers rule.
Catalina Camden'da yeterince uzun yaşamadığından dolayı hortumlara alışık değildi Ve kim bulduysa onundur kuralına.
Tornadoes tend to be stressful times in which people ascribe heightened meaning to random events of physics.
Hortumlar insanların rastlantısal fiziksel olaylara abartılı anlamlar yüklemelerine sebep olan stresli zamanlardır.
We're talking high-speed winds, tornadoes...
Yüksek hızda rüzgarlardan, hortumlardan bahsediyoruz...
Tornadoes...
Hortumlar...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]