You betrayed me Çeviri Türkçe
759 parallel translation
"You betrayed me!"
"Beni aldattın!"
But you betrayed me for George.
Ama sen George uğruna bana ihanet ettin.
You betrayed me, Marie!
Beni ele verdin, Marie!
And you betrayed me!
Ve sen bana ihanet ettin!
You betrayed me.
Bana ihanet ettin.
- You betrayed me, too?
- Beni de ele vermedin mi?
You betrayed me!
Bana ihanet ettin!
You betrayed me.
Beni ele verdiniz.
Yes, I abandoned you because you betrayed me.
Evet, seni terkettim çünkü bana ihanet ettin.
You betrayed me.
Bana ihanet ettiniz.
You betrayed me, David Winter.
Bana ihanet etin, David Winter.
Dai Dai, I can't believe you betrayed me
Dai Dai, bana ihanet edeceğini ummazdım
You betrayed me just now
Şimdi bana ihanet ettin.
You betrayed me
İhanet ettin bana.
You betrayed me, too, my son.
Sen de beni kandırdın, oğlum.
when I through you... wait, it's stupid for us to fight like this you left me alone in the hands of our enemies and you betrayed me to those same enemies
Senin yüzünden... Dur, böyle kavga etmemiş aptalca. Beni düşmanın elinde tak başıma bıraktın.
You betrayed me.
- Bana ihanet ettin.
- You betrayed me.
- Bana ihanet ettin.
... You betrayed me.
- O benim karım.
- You betrayed me.
- Beni aldattın.
" You have betrayed me!
" Bana ihanet ettin!
George betrayed me for you.
George senin uğruna bana ihanet etti.
What hurt me most was to think that my instinct had betrayed me... in recommending you for the position you now hold.
Beni en çok üzen şey, şu an bulunduğunuz pozisyona... sizi önerirken içgüdülerimin beni yanıltmış olduğunu düşünmekti.
Because you have betrayed me and your faith.
- Ne için bağışlanacakmışım? - Bana ihanet ettin.
What do you understand of the sum of a man's life? - He betrayed me.
Bir insanın tüm hayatından anladığın nedir?
- One word, and you've betrayed me.
- Birine bir şey söylersen bana ihanet etmiş olursun.
I've made some investigations, and I found that you haven't betrayed me yet.
Bazı araştırmalar yaptım ve bana tam olarak ihanet etmediğini idrak ettim.
What is more, you've betrayed your faith to me who brought you to this city and laid me under possible suspicion of connivance in the eyes of the Emperor.
Dahası sizi bu şehre getiren bana da... ihanet ettiniz... ve beni imparatorun gözünde muhtemel bir suça göz yumar duruma düşürdünüz.
You risked your life to save me, and I betrayed you!
Hayatını benim için riske attın ve ben sana ihanet ettim!
You've betrayed me!
Bana ihanet ettin!
Damn you, you all betrayed me.
Lanet olsun, hepiniz bana ihanet ettiniz.
I've treated you so well but you have betrayed me How could I spare your life?
Size çok iyi davranmıştım... ama siz bana ihanet ettiniz nasıl hayatını bağışlayım?
You have betrayed me!
Bana ihanet ettiniz.
You have betrayed me, you little pests.
Bana ihanet ettiniz, sizi küçük baş belâları.
You have betrayed me.
Bana ihanet ettin.
Because he betrayed me last night, and you know that very well.
Senin de çok iyi bildiğin gibi, dün gece bana ihanet ettiği için.
I'm not sure you have betrayed me.
Bana ihanet ettiğinden emin değilim.
"You've betrayed me".
Bana ihanet ettin. "
Isabella, you cannot have betrayed me.
Isabella, güvenime nasıl ihanet edersin?
It was you who betrayed me.
Bana ihanet eden sendin.
You have betrayed me!
Bana ihanet ettiniz!
You have betrayed me!
Siz de bana ihanet ettiniz!
Yea, yea, so you say, but one who sits amongst us has already betrayed me.
Tabii, Tabii, dediğin gibi, ama aramız oturanlardan biri bana ihanet etti bile.
You want to convince me that they're all pigs that if they've betrayed me I should also betray them?
Beni, onların hepsinin birer domuz olduğuna ve bana ihanet ettilerse benim de onlara ihanet etmem gerektiğine, ikna etmeye mi çalışıyorsun?
You shouldn't have betrayed me.
Bana ihanet etmemeliydin.
You've betrayed me for the last time.
Bana son kez ihanet ettin.
You told me Vader betrayed and murdered my father.
Bana Vader'ın babama ihanet edip onu öldürdüğünü söylemiştin.
Moon, you bastard, what betrayed me.
Moon, bana ihanet eden piç kurusu herif.
It's in the blood, Dan, and it's not in your blood, or you'd have betrayed me long ago.
Adamın kanında vardır Dan, ama seninkinde yok. Yoksa çoktan bana ihanet etmiştin.
Chow, I never thought it was you who betrayed me.
Chow, Bana ihanet edenin sen olduğunu asla düşünmedim.
He betrayed me by stealing you from me and from my best friend, your husband.
Seni benden çalarak ve en iyi arkadaşımdan da senin kocanı çalarak bana ihanet etti.
you betrayed us 35
betrayed me 18
mexico 335
metro 61
merci 624
melanie 499
menu 31
merida 43
metres 235
mercedes 285
betrayed me 18
mexico 335
metro 61
merci 624
melanie 499
menu 31
merida 43
metres 235
mercedes 285