You underestimate me Çeviri Türkçe
129 parallel translation
You underestimate me.
Beni hafife alıyorsun.
Oh, Jonesy, you underestimate me.
Jonesy, beni fazla hafife alıyorsun.
You underestimate me.
Beni hafife alıyorsunuz.
You underestimate me, my friend.
Beni küçümsüyorsun dostum.
You underestimate me, Knight.
Beni hafife alıyorsun, Knight.
[scoffs] You underestimate me.
Beni hafife alıyorsun.
- As usual, you underestimate me, Starscream.
Her zaman ki gibi beni hafife alıyorsun, Starscream.
You underestimate me, Galvatron.
Beni küçümsedin, Galvatron.
If you think this is gonna work, you underestimate me.
Bunun işe yarayacağını sanıyorsan beni hafife almışsın demektir.
If you think I'm gonna let a 17-year-old take responsibility, then you underestimate me. The Albatross was my ship.
17 yaşındaki bir çocuğun sorumluluk almasına izin vereceğimi sanıyorsanız beni hafife alıyorsunuz demektir.
- You underestimate me.
Beni hafife alıyorsun.
Again, you underestimate me.
Yine, beni hafife alıyorsun.
You overestimate how much you underestimate me.
Sana bir şey soJjeyeyim, beni ne kadar hafife aldığını tahmin bile edemezsin.
You underestimate me.
Beni küçümsüyorsun.
Of course, you underestimate me.
Tabii ki, beni hafife aldın.
You underestimate me, Admiral.
Beni hafife aldın, Amiral.
l think you underestimate me.
Beni biraz hafife alıyorsun.
- You underestimate me, Jack.
- Beni küçümsediniz.
- You underestimate me!
Beni hafife alma!
Wuhuan, you underestimate me
Wuhuan, beni yanlış tanımışsın.
Or maybe you underestimate me.
Belki de sen beni küçümsüyorsun.
You underestimate me already.
Beni şimdiden küçümsüyorsun.
You underestimate me.
Beni küçümsüyorsunuz.
Hey, don't you underestimate me!
Beni aşağılama!
Well, that is very sweet of you, but you underestimate me.
- Çok tatlısın ama beni küçümsüyorsun.
You underestimate me, daniel.
Beni küçümsüyorsun Daniel.
You underestimate me, malcolm.
Beni küçümsüyorsun Malcolm.
Marc, you underestimate me.
Marc, beni hafife alıyorsun.
Oh, you underestimate me.
Demek beni küçümsüyorsun.
You know, I am almost offended by how much You underestimate me, Ms. Abrams.
Biliyor musun beni küçümsemen yüzünden neredeyse kırılacaktım Bayan Abrams.
You told them not to underestimate me.
Onlara beni küçümsememelerini söyledin.
- Ann, you always underestimate me.
- Ann, beni hep küçük görüyorsun.
A year ago, my enemies thought by now I'd be impeached because, like you, they underestimate me and the voters.
Geçen sene, düşmanlarım şimdiye suçlanmış olacağımı düşünüyorlardı, çünkü, onlar da senin gibi, beni ve seçmenleri küçümsüyorlardı.
- But you don't have my number. - Don't underestimate me.
- Telefon numaramı bilmiyorsun.
- I told you not to underestimate me.
- Beni küçümsememeni söylemiştim.
- You'll lose... he'll underestimate me ; at least I'll stand a chance.
- Kaybedersin beni hafife alacaktır, en azından bir şansım olur.
- You underestimate me.
Beni kaale almadın.
You always underestimate me.
Beni her zaman küçümsüyorsun.
Make damn sure you don't underestimate me.
Sen de dikkat et, sakın beni hafife alma.
Don't you dare underestimate me...!
Böbürlenerek beni küçümsemeyecektin!
It's never gonna work, because you constantly underestimate me.
İşe yaramayacak, çünkü sen beni sürekli küçük görüyorsun.
Underestimate me, Nat. You are a dear boy, but underestimated me.
Beni hafife alma Nat, sen hoş genç bir çocuksun, ama beni hafife alma.
You really underestimate me, Fletcher.
Beni gerçekten küçümsüyorsun, Fletcher.
See? You underestimate me.
- Güle güle.
Well, just between you and me, Mr. President, you didn't underestimate me at all.
Aramızda kalsın Bay Başkan ama beni küçümsemiş sayılmazsınız.
You shouldn't underestimate me, Chris.
Beni hafife almamalısın, Chris.
Gus, you continue to underestimate me.
- Gus, beni hafife almaya devam et.
You can save it.'Cause unlike most people, you're not going to get me to underestimate you.
Bunu kendine saklayabilirsin. Çünkü pek çok kişinin aksine, ben, seni küçümsemeyeceğim.
- Thank you. But if this is an opportunity to bring me down, or Father Jack, Well, it would be a shame for you all to underestimate the bad feelings towards the L.A.P.D. in neighborhoods like mine.
Fakat eğer bu beni ya da Peder Jack'i alaşağı etmek için bir fırsatsa yaşadığım yerlerdeki Los Angeles Emniyeti hakkındaki kötü düşünceleri küçümseyen sizler için tam bir utanç olacaktır.
I once told you not to underestimate me.
Bir zamanlar sana beni küçümsememeni söylemiştim.
You continue to underestimate me, my good man.
Beni küçümsemeye devam ediyorsun.