Неразбериха Çeviri Türkçe
196 parallel translation
Они сама неразбериха, независимо от того, как вы смотрите на них.
Sen onlara ne gözle bakarsan bak hepsi birer baş belasıdır.
Этот шум, неразбериха, я не могу думать.
Bu gürültü, kargaşa, düşünemiyorum. Dışarı çıkın.
В этом доме царит неразбериха, хаос! Люди ходят туда-сюда, ничего невозможно найти!
Tanrı şahidim kimse bana burada olduğunuzu söylemedi.
Эта неразбериха останется позади.
Bu kargaşadan kurtulacağız.
Такая неразбериха.
Büyük bir kargaşa. Gelin!
Нет, это сигнал "неразбериха".
Hayır, o yatma borusu.
Это море, в котором бушует неразбериха и революция.
Bu deniz kargaşa ve isyanla devamlı köpürüyor.
Всё дело в сотрудничестве, вот что важно, так как если мы чего-то вместе не уладим, то скоро у нас у нас останется только эта проклятая неразбериха.
Her şey işbirliği yapmana bağIı ve en önemlisi de bu çünkü sana şunu söyleyeyim eğer yakın bir zamanda bu işi halletmezsek şuradaki tüm o saçmalıklar geriye kalan tek seçeneklerin olacak.
- Как это, простите? Ну, здесь полная неразбериха.
Buralar fazlasıyla saçmalık kaynıyor zaten.
" ам этой ночью была жутка € неразбериха, √ ейл.
Ortalık çok karıştı, Gale.
К другим новостям : трагическая неразбериха в Кливленде.
Kaldırabilirsiniz. Diğer haberler ise, uh Cleveland`da trajik bir karışıklık oldu.
В моем офисе неразбериха.
İş yerim çıldırmış durumda.
Видели какая там неразбериха?
Karışıklık nedir bilirsiniz.
У нас была маленькая неразбериха.
Karıştırdık biz.
... мне непонятна вся эта неразбериха со школьной молитвой.
Okuldaki ibadet yerleri ilgili bu tartışmalar bana tuhaf geliyor.
В общем, полная неразбериха.
Her şey karmakarışık.
Была неразбериха со временем отправления.
Kalkış zamanı konusunda bir yanlış anlaşılma oldu.
Не в этом дело, просто в голове неразбериха, все думаю о Шаре, где она, что с ней. Понимаю.
Hayır, o değil, sadece zihnim dolu ve Sha're'yi düşünmekten kendimi alıkoyamıyorum, nerede, ona ne oldu.
Неразбериха-кто есть кто, кораблекрушения, пираты,... собачий фарс и торжество любви.
Karışmış kimlikler. Batan gemiler, korsanlar.
это... чтобы в с деньгами неразбериха возникла.
Bay Ozawa, ne... Para ile ilgili bir anlaşmazlık istemiyorum.
И из-за этого страшная неразбериха.
Feci bir karmaşa var.
Начнется неразбериха.
Mutlak kaos ortamı oluşur.
Видишь, какая у нас неразбериха!
Şu halimize bak!
Это ее неразбериха, а не моя!
Bu onun rezaleti, benim değil!
Сражение - это сплошная неразбериха!
Savaş kafa karıştırıcıydı!
Нам не нужна эта неразбериха с Грегом.
İkiniz birbirinize uygun olun ya da olmayın. Ve bu işe Greg'i karıştıramayız. Ortalığı temizlememiz gerekiyor.
В прошлом году была неразбериха.
Geçen yıI bir felaketti.
Они сказали, что в счетах неразбериха.
Defterlerde terslikler olduğunu söylediler. Açıklayabilir miyim?
Мы в порядке. Просто это - неразбериха.
Alt tarafı bir karışıklık olmuş.
Эта история - сплошная неразбериха. а отец короля - тиран Йонсан.
Hikâye kurgusu tam bir karmaşa. Japonlar, Kral Sejong'un zamanında işgal ediyor kralın babası ise zorba Yeonsan.
- Можно было? - Ну... Была полная неразбериха.
Şey, büyük bir karışıklık yaşanmıştı.
Конечно, я верю тебе Дэн, Похоже, просто небольшая неразбериха
Tabi ki sana inaniyorum, Dan. Bir tür karisiklik olmali.
Какая разница, кто виноват. В моей жизни всё та же неразбериха.
Suç kimde olursa olsun, hayatım hala bir kepazelik...
Я не говорю, что мы забрали у мира мир или что-то подобное, детки, но, э, там такая неразбериха.
Dünya barışını sona erdirdik demiyorum ama dışarda baya bir karmaşa var çocuklar.
Там полная неразбериха. Что ты там делал?
Orası tam bir kaos.
У нас неразбериха с транспортом потому что теперь нет электричества Почти во всех частях Манхеттена.
Korkunç bir trafik var, çünkü neredeyse Manhattan'ın her yerinde elektrikler kesik.
Это полнейшая неразбериха. "
Tam bir karmaşa.
Она видела, как застрелили какого-то активиста, но была такая неразбериха, что она не была уверена, был это Питер или нет.
Bir göstericinin vurulduğunu görmüştü, ama görüntü net olmadığı için vurulanın Peter olup olmadığını bilemiyordu.
С предложением Диллмана полная неразбериха.
Dillman teklifinde işler çok karışık.
Подробностей узнать не могу - там жуткая неразбериха.
Gürültüden dolayı ayrıntılardan emin değilim.
- Кру пытается выправить боевой порядок, но пока с их стороны - неразбериха!
Crewe, takımını yerleştirmeye çalışıyor. Ama bayağı bir karışıklık gözüküyor.
- Неразбериха.
- Peki aklında ne var? - Tamamen boş!
Мама, я не знаю, были шум и неразбериха.
Bilmiyorum anne, ortalık çok karışıktı.
В личных делах какая-то неразбериха.
Kişisel dosyalara ulaşıldı.
Моя жизнь сейчас - большая неразбериха.. Я даже тебя тут опережу
Hayatım darmadağın oldu, bu konuda seni bile geçerim.
Это полная неразбериха.
Bu saçmalık.
В прошлом году была сплошная неразбериха и некоторые поцелуи, вообще-то.
Geçen yıl da kafamız karıştı biraz. Birazcık öpüşme falan oldu aslına bakarsan.
Начнется неразбериха, переворот.
O öldürecek.
Вышла неразбериха.
Tam bir keşmekeşti.
Тут полная неразбериха.
Tam bir karmaşa.
Что значит неразбериха?
Ne demek bu?