Убивал Çeviri Türkçe
3,827 parallel translation
Но он не убивал.
Ama o yapmamış.
Я не убивал Кейт Эдвардс.
Kate Edwards'ı ben öldürmedim.
Я не убивал свою жену.
Karımı öldürmedim.
За исключением того, что теперь я знаю, что ты не убивал свою жену.
Ama artık karını öldürmediğini biliyorum.
Хочу чтобы ты убивал ради нас.
Bizim için öldürmeni istiyorum.
Почему вы спрашивали, убивал ли я кого-нибудь?
Neden kimseyi öldürüp öldürmediiğimi sordun?
Ты всех здесь убивал.
Buradaki herkesi öldürdün.
Ты убивал людей.
İnsanları öldürdün sen.
Не для защиты, а просто убивал.
Hem de vahşice öldürdün.
Ты знала, что он убивал людей, и что он снова сделает это.
İnsanları öldüreceğini ve bunu tekrar yapacağını biliyordun.
Ты никого не убивал.
- Sen kimseyi öldürmedin.
Я вижу того... кто убил тысячи... кто... убивал, истязал, казнил невинных детей без всяких сомнений.
Ben binlerce insanı öldüren işkence eden, tereddüt etmeden masum çocukları infaz eden birini görüyorum.
Никогда не видел никого, кто бы лучше убивал проклятых янки на всей божьей зеленой земле.
- Yeryüzünde senden daha acımasız kuzeyli katili görmedim.
Никто не может быть настолько хорош или удачлив, так что, да я разозлился, но я его не убивал.
Kimse ne o kadar iyi olabilir ne de şanslı, ben de sinirlendim ama onu ben öldürmedim.
Я не убивал Уилла.
Will'i ben öldürmedim.
Карл, мы оба знаем, что я не убивал Зельду.
! - Carl, ikimiz de Zelda'yı öldürmediğimi biliyoruz.
Но, ты можешь представить, чтобы я ходил и убивал каждую женщину, которой меня не заполучить?
Ama, yani, beni unutamamış her kadını öldürdüğümü de hayal edebiliyor musun?
Я так давила на человека, который только что потерял жену, а он не убивал Холла?
Karısını kaybetmiş bir adamı sıkıştırıp durdum ama Hall'ı o öldürmemiş.
Тарик не убивал шейха, мама.
Tariq, Şeyh'i öldürmedi anne.
Я не убивал ее!
Onu ben öldürmedim!
- Я знаю, ты не убивал ее.
- Onu öldürmediğini biliyorum.
- Ты не убивал Бобби Мура.
- Bobby Moore'u sen öldürmedin.
Я не убивал её, понял?
Onu ben öldürmedim, tamam mı?
Ты никогда никого не убивал, Рэй?
Sen hiç mi kimseyi öldürmedin Ray?
– Я её не убивал.
- Onu ben öldürmedim.
Послушайте, мне правда нравится болтать с вами. Но я не убивал Скотти Локхарта.
Bakın, sizinle zaman geçirmekten ne kadar hoşlansam da Scotty Lockhart'ı ben öldürmedim.
Ты никого никогда не убивал.
Daha önce kimseyi öldürmemişsin.
- Бен, ты не убивал Кита и его не убил голем.
- Ben, Keith'i sen ya da bir golem öldürmedi.
Я не просил, чтобы он кого-то убивал.
Birini öldürmesi için dua etmedim.
Но он никого не убивал.
Ama kimseyi öldürmedi.
Клянусь, я его не убивал!
Onu ben öldürmedim, yemin ederim!
Клянусь богом, я не убивал Рауля.
Yemin ederim, ben Raul öldürmedim.
Я никого не убивал.
Ben hiç kimseyi öldürmedim.
Клянусь тебе на жизни Теи... Я не убивал Сару Лэнс.
Ama yemin ederim Thea'nın hayatı üstüne yemin ederim ki, Sara Lance'in katili değilim.
что не убивал Сару.
Sara'yı öldürmediğine dair yemin etti.
Я не убивал твою возлюбленную!
- Sevgilini ben öldürmedim!
Мерлин не убивал Сару.
Yani kim öldürdüyse hâlâ dışarıda bir yerlerde.
Я убивал людей гораздо лучше вас, натворивших гораздо меньше.
Senden çok daha iyi adamları, bundan çok daha önemsiz şeyler için öldürdüm.
У каждого, кого я убивал, была где-то припрятана фотография.
Öldürdüğüm her adamda bir tane vardı.
Я избавился от тела, но я не убивал Хатча.
Cesedi attım ama Hutch'ı öldürmedim.
Говоришь так, будто никогда раньше землянина не убивал.
Hayatında hiç dünyalı öldürmemiş gibi konuşuyorsun.
Никого не убивал, это не моё.
Kimseyi öldürmedim. Bu benimle ilgili bir durum değil.
И мы знаем, что он не убивал себя.
Kendisini öldürmediğini de biliyoruz.
Я не убивал его. Я убил это.
Babamı değil, o şeyi öldürdüm.
Оу, так значит, ты не убивал Кобблпота?
- Cobblepot'ı öldürmediğini mi söylüyorsun?
Я не убивал его.
Cobblepot'ı ben öldürmedim.
Я говорю правду, я не убивал тех парней.
Yalan söylemiyorum. O adamları ben öldürmedim.
Если ты не убивал Данзера и Крэнстона, то кто тогда?
Peki eğer Danzer ve Cranston'ı sen öldürmediysen kim öldürdü?
Он убивал людей.
Bu adam da insanları öldürdü.
Хочешь, чтоб я убивал для тебя.
Senin için öldürmemi mi istiyorsun?
Когда ты убивал их, они плакали?
Onları öldürdüğünde haykırdılar mı?