Anımsa Çeviri İngilizce
147 parallel translation
Sadece anımsa, ben buradayım.
Just remember, I'm here.
Moralin bozulduğunda Bunu anımsa
" Oh, when you feel downhearted You must remember this
- Anımsa, Schiffsgasse Café.
- Remember, the Schiffsgasse Café.
Sana söylediğimi anımsa, eğer siz işe yaramazlardan biri bir şekilde öldürülürse, Geride kalanın iyi bir tanığı olsa iyi olur?
Remember I told you, if ever one of you punks gets knocked off, the one who's left alive better have a good alibi?
Anımsa.
Remember.
Bunları anımsa, bağlı kal.
And remember, now, stick to it.
Anımsa, bir kaç hafta önce bana bir öğle yemeği ısmarladın, baskı altında.
Remember, you bought my lunch a few weeks ago, under pressure.
"Çok para kazanabilirdik, Bayan Brown" Anımsa?
"We could make a lot of money, Mrs. Brown." Remember?
Bak şimdi, genç adam, benim bir bürom var ve orada çalışıyorum, anımsa?
Look here, young fellow, I've got an office and I work in it, remember?
Anımsa, talih bir cam gibidir.
Remember, fortune is like a glass.
Ne dediğimi anımsa, Bay Jorgy.
Remember what I told you, Mr. Jorgy.
Şimdi, anımsa, hiçbir yabancı onun bu öğleden sonra buraya geldiğini bilmez.
Now, remember, no outsider knows that he came here this afternoon.
Şimdi, iyi dinle ve anımsa.
Now, listen closely and remember.
Sadece işini tam yapmayı ve sebat etmeyi anımsa, işin yolunda gidecektir.
Just remember to be thorough and persevere, and you'll be all right.
Daha önce söylediklerimi anımsa?
Remember what I said earlier?
Tahoe Gölüne gittiğimiz ilk zamanı anımsa?
Remember the first time we went to Lake Tahoe?
Fakat bu sabah erken kalkacağını söylemiştin, anımsa?
But you said you were going to get up early this morning, remember?
Öyleyse, şunu anımsa, beyin sana bir tür oyun oynayabiliyorsa, tam da şimdi olduğu gibi, bir oyun daha oynayabilir.
Well, then remember this, if the brain can play one sort of trick on you, it can play another, just as it's doing now.
Sadece anımsa, kamuda bundan böyle bütün inşa işini ben alıyorum.
Only remember, I get all of the construction work in the State from now on.
Fakat, anımsa, bu Luger'de hala dokuz kurşun var ve ben kendimle birlikte bir kaçınızı götürmeye niyetliyim.
But, remember, there are still nine bullets in this Luger and I intend to take a few of you with me.
Şey, birinin daireye girdiğini düşlediğin zamanı anımsa?
Well, remember the time you dreamed that somebody broke into the apartment?
Meblağı anımsa?
Remember the amount?
Onu bir kez denedim, anımsa?
I tried that once, remember?
Kondüktörün söylediğini anımsa?
Remember what the conductor said?
Bunu hep anımsa.
You just keep remembering that.
Annenin hastanede olduğu zamanı anımsa?
Remember when your mother was in the hospital?
Anımsa, bu aşağı düzeyde kazanılacak 10.000 dolar için.
Remember, this is for $ 10,000 on low field.
" O eski şarkıyı anımsa, Rocking Chair Blues?
" Remember that old song, the Rocking Chair Blues?
Ben hipnozcuyum, anımsa?
I'm the hypnotist, remember?
Baba, ben artık çok iyiyim, anımsa?
Daddy, I'm quite all right now, remember?
Ve Tanrı'nın kelamını anımsa.
And remember the words of Allah.
Anımsa, bu gece Milner'in yerinde, dördüncü dans bizim, ve yedincisi ve de onuncusu.
Remember, tonight at the Milner's, the fourth dance is ours, and the seventh, and the tenth.
Benim yerime seni seçtiği gece bana söylediklerini anımsa.
Remember what you told me the night she chose you instead of me?
İşe başladığımda, gelecek ay beş yıl olacak, anımsa?
When I started. Five years ago, come next month, remember?
Steve Mooney'yi anımsa.
Remember Steve Mooney?
Geçen Cumartesi gecesini anımsa. Anımsa.
Remember last Saturday night?
Anımsa, benimle temas kurmağa çalışma. Ben sana ulaşırım.
Remember Don't call or try to get in touch with me I'll reach you
Fakat bir şeyi anımsa...
But remember one thing...
Daima bir şeyi anımsa, benim aşkımı.
Always remember one thing, my love.
Evet, anımsa bana bir konuda yardım etmeni istemiştim.
Yes, you remember... I said I wanted you to help me with something.
Gözlerini yum.... ve bir şeyleri anımsa.
Close your eyes. and remember something.
Anımsa, sana mucit dersek, brüt üzerinden pay alırsın.
Remember, if we call you the inventor, you'll get royalties on the gross.
Hedefini anımsa.
Remember your goal.
1967'de La Paz'da kullandığımız planı anımsa?
Remember the routine that we used in La Paz in 1967?
Krallığına girince beni anımsa.
Remember me when you come into your kingdom.
Anımsa Harry, benim tarzımdan hoşlandın.
Remember Harry, you like my style.
Anımsa, bunlar misafirlerimiz.
Remember, these are our guests.
Bay Hallorann'ın ne dediğini anımsa.
Remember what Mr. Hallorann said.
Anımsa... gittiğin yer önemli değil, olduğun yerdesin.
Remember... no matter where you go, there you are.
Anımsa?
Remember?
Oraya gitmek için bahane lazımsa,... Rosmerları ziyarete geldiğini söyleyebilirsin.
If you want an excuse, for going in can say is visiting Rosmonds.