Ben ne Çeviri İngilizce
42,358 parallel translation
Jeanine gaydi, hala öyle, ama ben ne dersin bilmiyorum.
Jeanine was gay, still is, and I... I don't know what you'd call it. Uh...
Peki, ben ne olacağım?
How about me?
Ben ne yaptım?
What did I do?
Ve onlara fen öğretmenleriyle yatmamalarını söylediğimde beni asla dinlemeyecekler. Çünkü ben ne bilirim ki?
And they're never gonna listen to me when I tell them not to sleep with their science teacher because what do I know?
Bu benim takımım, ben ne dersem o olur.
That is my team, and that is my call to make.
Ben ne istersem o değil belli ki. Çünkü ben bu kararı senin vermeni istiyorum ve sen karşı çıkıyorsun.
Well, clearly, it's not whatever I want, because what I want is for you to make this decision, and you refuse to do that.
Şu an olan çok daha önemli bir şey var bu yüzden ben ne dersem gözlerini benden ayırma ve gülümse, tamam mı?
There's something much more important happening right now, so whatever I say, just keep your eyes right on me and smile, okay?
Ben ne iş yapıyorum?
What do I do?
Ben ne diyorum biliyor musunuz? - Ele geçir!
Well, you know what i say?
4 Temmuz'da doğmuşsa ben ne yapabilirim?
Can I help it if he was born on the 4th of July?
Bekle, ne dedim ben?
Wait, what did I say?
Dinle, Helen, ben... dünün senin için ne kadar zor olduğunu biliyorum, ve bana güvenebileceğini söylemek istedim.
Listen, Helen, I- - I know how difficult yesterday was for you, and I just wanted to say that you can count on me.
Akşam yemeğine çok para bayılınca ben de "ne olacak be?" dedim.
He dropped some serious cash at dinner, so I figured, what the hell? And you.
Üç sene önce de bana "hem de ne istersen" demişlerdi ve ben bunu buzlu dondurmayla harcamıştım.
Three years ago, they gave me an "absolutely anything," and I wasted it on a Popsicle.
Seninle ne yapacağım ben?
What am I gonna do with you?
Ama sen ne kadar Katoliksen ben de o kadar Hinduyum.
But I'm only about as much Hindu as you are Catholic.
- Ne dedim ben sana?
What have I told you? You bring the meds?
Ne? Ben ona sadece, burada olduğumuzu söyledim.
No, I mean, you know, I told her that we were here.
Ama bundan daha kötüsü ne biliyor musun? Ben açıkcası hayatında, hiç gerçek bir anı, yaşadın mı acaba?
But what might be worse than that is I'm not sure you've ever experienced anything real your entire life.
Her ne teklif verirlerse, ben daha fazlasını verebilirim.
Whatever they bid, I would have bid more.
Ben... - Ne yapiyorsun?
I'm not... [sighs ] [ chuckles] What are you- - What are you doing right now?
Ailem ne olur, herşeye rağmen birilerinin bu gece oğluna olan güveni ihanete uğramış önemli olan şu ki ben senden daha iyi bir ebeveynim, Edie.
Family, please, regardless of whether or not someone completely betrayed their son's trust tonight, the important thing is I'm a better parent than you, Edie.
Bak ne diyeceğim, ben şuradaki dosyalarla başlayayım.
- Okay, got it. You know what--I'll just start with this stack right here.
Ne kadar doğuştan cömert de olsam her gün aşırı olur ve ben ılımlı biriyim.
Although I am generous to a fault, every day would be beyond the pale, and I am nothing if not moderate.
Ben de ne zaman geleceğini merak ediyordum.
I was wondering when you'd get here.
Ne üzerinde çalıştığını bilen tek ben kaldım.
♪'Cause we're long gone, baby ♪ I'm the only other person who knew what he was working on.
Ne tesadüf, ben de ortağıma senden bahsediyordum tam.
Funny, I was just talking about you with my managing partner.
Ben hemen geliyorum - Ne?
- I'll be right there.
Çünkü bizdeki neredeyse bitti ve ben "Ne?" falan oldum yani.
'Cause we're almost tapped and I'm like, "What?"
Sorman tuhaf oldu. Çünkü ben de aramıza yastık koymak hakkında ne düşündüğünü merak ediyordum.
Well, it's funny you should ask, because I was wondering how you'd feel about separating the two of us with a pillow wall.
Yerleşkeye ne olduğunu senin gibi ben de biliyorum.
I knew as well as you what happened to the settlement.
Kıza ben sorarım ne düşündüğünü anlarız.
I will ask her and see how she feels.
Çünkü kabul etmek ne kadar acı da olsa seninle ben kısmen aynıyız.
Because as much as it pains me to admit, you and I are somewhat alike. Why?
Ben de gerçekten kötü değilim her ne kadar ismim öyle olsa da.
And I'm not really evil... despite the name.
Bu şey her ne ise, ben de varım.
Whatever it is, I'm in.
Ne diyordum ben?
Ah, what was I talking about?
Aly ve ben ayrı kaldığımız zamandan beri ne kadar seks yapabileceğimizi hesapladık ve bu çok fazla ediyor.
Aly and I figured out how many times we would have had sex since we've been apart, and it's a whole bunch.
Evet, bakın, normalde bir erkeği kiralamak için ne kadar para ödersiniz bilmiyorum, Ama ben daha fazla maliyete.
Yeah, look, I don't know how much you pay to rent a man normally, but I cost more.
Bu devasa konteynırlarla ikimizin de ne yaptığımızı görmediğinden de emin oluyorduk. ... James'le ben gemilerimizi alana yerleştirdik.
With the giant containers making sure neither of us could see what the other was doing,... James and I moved our battleships into place.
Ve ben sana ne diyeceğim Hatta yeni hafif buggy ile, Bu sabah burada olanlarla uyuşmuyorsun.
And I tell you what, even with your new lightweight buggy, you're no match for what I've got here this morning.
Daha ne bulacağım ben?
What am I more likely to find?
- Baksana, yabancı çocuklarla dolu bir sınıfı şimdi ben nasıl etkileyeceğim, hem de kendi çocuklarım bile, ne iş yaptığımı bilmezlerken?
- Look, how am I supposed to inspire an auditorium full of strangers, and my own wife and kids don't even understand what I do?
Ne yapıyorum ben?
What am I doing?
Ben de bilmiyorum ne olduğunu, ama eminim ki ne olduğunu bize anlatacaktır.
I don't know what that is, but I think he's gonna tell us.
Ben artık gerçeğin ne olduğunu bilmiyorum.
I don't know what the truth is anymore.
Yoksa hakkında hikâyeler anlatılmaz ben çocuklarına meşhur babaları, Born Demirsurat hakkında ne derim o zaman?
Otherwise, you will not be in the stories and what will I be able to tell our children about their famous father, bjorn ironside?
Ben sadece biraz ne?
I'm just what?
Ne... Josie ve ben nasıl bir arada olabilir aman Tanrım.
Wha... how in the hell is there a Josie and I?
Aslında ben onun ne olduğunu bile bilmiyorum!
I don't even know what that is!
Uh, ben sadece, bilirsin, sen genelde bana... ne kadar muhteşem olduğumu söylersin ya ama şu an burada değilsin.
Uh, it's just, you know, you're-you're usually the one who... who tells me how great I am, and you're not here.
Ben gitmeden önce ne kadar yapabiliyorsak yapmak istiyorum.
I want to do that as long as we can before, you know, I go away.
ben ne yapabilirim ki 27
ben new york 51
ben neredeyim 43
ben ne bileyim 29
ben ne yapabilirim 58
ben ne olacağım 76
ben neysem oyum 16
ben ne yapayım 50
ben nereden bileyim 163
ben ne dedim 35
ben new york 51
ben neredeyim 43
ben ne bileyim 29
ben ne yapabilirim 58
ben ne olacağım 76
ben neysem oyum 16
ben ne yapayım 50
ben nereden bileyim 163
ben ne dedim 35