English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ B ] / Biş

Biş Çeviri İngilizce

153 parallel translation
- "Bisın-ey." - Evet, efendim.
- Bis-on-ay.
Bisın-ey, Bisın-ey.
- Bis-on-ay, Bis-on-ay.
Git, hazırla. - Bay Bissonette, sizinle konuşmam lazım.
- Mr Bis-on-ay, I've got to talk to you.
Şimdi olmaz. - Ama çok önemli, Bay Bissonette. - O, buradayken olmaz.
- But it's very important, Mr Bis-on-ay.
- Bay Bissonette, size sattığımız portakal çiftliği işe yaramaz.
Mr Bis-on-ay, that orange ranch we sold you is no good. - Why not?
- Ama Bay Bissonette bakın...
- Mr Bis-on-ay, you see...
Bayan Bissonette'nin, bana sık sık "C'est finnay" demesi gibi. Anlamı, "Beni kandıramazsın."
As Mrs Bis-on-ay often says to me, "C'est finnay." Meaning, "You can't fool me."
- Ama Bay Bissonette...
- But, Mr Bis-on-ay...
Bisın-ey diye okunuyor.
- It's Bis-on-ay.
Bisın-ey.
Bis-on-ay.
Herhalde yakın zamanda, zengin Bissonette'lere komşu olacağız.
Well, I suppose we'll soon be living next door to the wealthy Bis-on-ays.
Bay Bissonette.
Mr Bis-on-ay.
Eğer Bay Bissonette'i ziyaret etmek isterseniz, herhangi bir sabah 10 gibi gelin.
If you wish to visit with Mr Bis-on-ay, come round some morning, say about ten o'clock.
- Zavallı Bayan Bissonette'e el salla canım.
Say goodbye to poor Mrs Bis-on-ay, darling.
- Bisıney.
- Bis-on-ay.
Hiç unutamayacakları bir bis parçası söyleyeceğim.
I'll sing them an encore that they'll never forget.
3 bis, 8 eğilme.
Three encores, eight bows.
Guernica... Bis Caye bölgesinde... küçük bir kasabadır.
Guernica... is a small town in the Biscaye region, the traditional capital of the Basque Country.
Epola, Bis, Bolero ve Today.
Epola, Bis, Bolero and Today
Acaba bis yaparlar mı?
Do you think they would agree to an encore?
Beni önce Clermont hapishanesine koydular ve sonra Le Mélisse'teki hapishaneye götürüldüm.
– You should've stayed in Clermont. Next, I was taken to two bis.
"Memo bis punitor della cattum!"
"Memo bis punitor della cattum!"
7, Nadir Sokağı, Pommes.
7 bis, rue du Nadir aux pommes
It's 7 bis rue du Nadir aux Pommes.
It's 7 bis rue du Nadir aux pommes
Lakin o bise sorup bis cevap veremessek bis de ona çıkışı gösteririss!
But if it asks us and we doesn't answer then we shows it the way out!
Onu bis bulduk!
We find it!
Bis bulduk!
We find it!
33 bis, rue Amedee Cousin...
33 bis, rue Amedee Cousin...
Leonard Augene, 33 bis rue Amedee Cousin.
Leonard Augene, 33 bis rue Amedee Cousin.
- Saygideger bis is istersen...
- When you want a respectable job...
Dakikalarca bis istediler, ve siz ısrarla bis yapmadınız.
There were 18 curtain calls, and you refused to sing.
Ve bis olarak Rolandez'e bir nezaket ziyaretinde bulunmaya karar verdi.
And then for an encore, he decides to pay a courtesy call to Rolandez.
Bis, bis.
- Author! Author!
Bir bis daha yapacağım.
Now how about just one more encore.
BIS değeri 84.
BIS is at 84.
Su su var su su var akan su bu bizim şansımız güldüren su hayat veren su
Water here's water ( bis ) Water here's water water that flows it's our chance water that laughs water that's life
- Çok güçlü bis düzen efendisi.
- He's a very powerful System Lord.
bis birlesmiz devletler, Robinson kiz kardesleri, insan haklari esitlik, hak, adalet.
We stand united, as Robinson sisters, in the fight for what all human beings deserve : equality, rights, dignity.
Ben park yerinden çıkarken o da çıkıyordu... ve benimle konuşmak istediğini söyledi çünkü bu dizide bir rol teklif edilmişti.
I was backing out of my driveway, be was backing out of bis and be said be needed to talk to me because be was offered tbls series.
İşini biliyor gibiydi ve böylece işe koyulduk ve filmi çektik.
He seems to know bis stuff and so we went abead and made tbe movie.
Richard Burton'un harika bir ses tonu vardı... Ve içeri girdi... ama tabancayı tutarken elleri böyle titriyordu.
richard Burton, of course, Had this wonderful speaking voice and be came in tbere but bis band was sbaking kind of like tbat.
Yüzünde öyle bir bakış vardı ki.
Witb tbat look on bis face.
- Pantolonunu çıkar.
- Take off bis pants.
Kampanyasına temel teşkil eden şey kanun ve düzendi... ve Nixon sık sık "Suç kuvvetleriyle savaşmak zorundayız" ibaresini kullanırdı.
His basic tbrust of bis wboIe campaign was law and order and Nixon liked to use the term ¸ : "We got to deal with the criminal forces."
Atını biraz şaha kaldırabilir.
He'II rear bis borse a little bit.
Bir insan sınırlarını bilmelidir.
A man's got to know bis limitations.
Cagney'in teorisi, ayaklarının üstünde durup... gerçeği söylemekti ve bu da oyunculuktan edindiklerinin bir toplamıydı.
Cagney bad tbat tbeory of planting botb feet and tell tbe trutb, wbicb was bis summation of acting.
O dört telgraf... onun geçmişini anlamak açısından gerçekten önemlidir.
Tbose four teIegrams are really kind of a big part of understanding bis bistory.
Clint mesleğinin zirvesindeyken... inanılmaz derecede meşgul bir oyuncu ve yönetmendi.
clint, at tbe very beigbt of bis career was an incredibly busy actor and director.
Affedilmeyen pek çok açıdan yönetmen olarak biriktirdiklerinin... bir tür toplamıdır.
In many ways, Unforgiven feels like the summation of bis prowess as a director.
Bu yüzden Sergio Leone ve Don Siegel'e olan borcunu ödemek için... bu fırsatı kullanmış olması çok uygun görünüyordu.
So it just seemed so appropriate tbat be would take tbat opportunity to acknowledge bis debt to Sergio Leone and Don SiegeI.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]