Drum Çeviri İngilizce
2,050 parallel translation
O davulu çalarak?
Playing with hat drum?
- Elbette bir incik al.
- Of course, grab a drum stick.
Üzgünüm eğlenceli olanlar buraya sıkıcılar ise arkadakine binecek.
- Hey, Tony. - I'm sorry, this is the "fun-vee." The "hum-drum-vee" is back there.
Dr. King'in bahsettiği bandoda felan olurum herhalde.
I'm gonna be one of them drum majors Dr. King talks about.
İstediğim gibi düdüğümü öttürüyorum.
I go bang, bang, bang the drum.
Trampetler çalsın lütfen.
Drum roll, please.
- "Borunu öttür dostum." - Belki ben de senin gibi olmalıyım.
" Bang your drum, bro.''Maybe I should be like you.
Farklı olacaktı ama Dale bateri takımının olduğu ofisi vermeyi reddettiği için bu demek ki, Brennan, sen ve Dale aynı odayı paylaşmak zorundasınız.
It's gonna be different... ... but becaυse Dale refυses to give up his office drum set... ... that means that'Brennan, yoυ and Dale are gonna have to share a room.
- Haydi ya, garip çünkü görünüşe göre kesin birisi dokunmuş bateri takımıma.
- lt's just weird... ... becaυse seems like someone definitely touched my drum set.
Bateri takımıma dokundun mu?
Did yoυ toυch my drum set?
Bateri takımıma dokunduğunu biliyorum.
I know you touched my drum set.
Evet ; çünkü kahrolası, benim bateri takımıma dokundun çünkü biliyorum ki'Cops'dizisi 4'te başlıyor.
That's becaυse you fucking toυched my drum set... ... becaυse I know Cops doesn't start till 4.
Ve taşaklarımı senin bateri takımının üzerine süreceğim.
Becaυse I'm gonna put my nut sack on your drum set.
Bateri takımın bir orospu!
Yoυr drum set's a whore!
Kahrolası bateri takımını s.. tim!
I teabagged your fυcking drum set!
Bateri takımım erkek, bu da seni ibne yapıyor, salak!
Well'my drum set's a gυy'so that makes you gay, yoυ fucker!
- Şimdi de bateri çalacağım.
- Νow I'm gonna play your drum set.
- Bateri takımıma dokunmuş muydun?
- Did yoυ toυch my drum set?
Tamburunda 50 fişek var.
Fifty rounds a drum.
Davulları son bir kez benim için çalar mısın?
Please sound the drum for me one last time
Ufak bir kesi yapar ve sonra da cildi gereriz. Tıpkı davulun derisini gerer gibi. Ama çok fazla germeden.
We make a small incision and then pull the skin tight, like stretching the skin over a drum, not too tight, though.
Fort Drum'da görev yaptım.
I'm stationed at Fort Drum.
Nick, davul makinesi.
Nick, the drum machine.
Davul makineleri rezillik.
Drum machines suck.
- Şunu tekrarlamayı keser misin?
- Would you quit banging that drum?
Şurada bir davul seti var.
There's a drum set over there.
Sen seri bir terkedicinin örnek bir kurbanısın ve kaç kere sana geri dönmek zorunda kalmıştı... 8 lanet defa.
You're a mental case holding out for that serial dumper to have you back for the... drum roll, please... 8th fucking time.
Biz Painful Daze'iz, davulun üstünde de yazdığı gibi.
We're Painful Daze, like it says on the drum.
Birazdan luau ateşi eşliğinde davul gösterisi var!
A luau fire and drum show is coming up real soon!
Pekala millet, müzik zamanı geldi çattı. Sırada Kanikapila luau davul gösterisi var!
All right, y'all, it's almost time for the mele, the Kanikapila luau drum show!
Evet millet, Kanikapila luau davul gösterisi vakti geldi!
All right, y'all, it's time for the Kanikapila luau drum show!
Lisedeyken bir ara solo çalmıştım.
I did this killer drum solo at the high-school talent show once.
Davul çalınca eller kalçaya
# When the drum hits, hands on your hips
Davul sesi, Iütfen.
Drum roll, please.
İkinci nakarattan sonra hemen sözlere dönmektense sen söyle güzelinden kısa bir davul solosu yap, onun da ortasında sözlere döneriz.
Um, after that second chorus, instead of going back into the verse, why don't you do like, a cool drum lick or something, then we'll go back into the verse halftime.
Dışarı çıkıp işleri biraz büyüt.
You go out there and drum up some business.
En güzel bölüm başlıyor
The best part of my day. Drum roll, please!
Bir davul gibi.
Like a drum.
[Timbal ritmik olarak vurur]
[Kettle drum beats rhythm]
[Orkestra davulu çalar]
[Kettle drum playing]
Ama o kovayla yapabiliyorsan tabii, gerçek bir davul setini çalabileceğini düşünüyor musun?
But, I mean, if you can do that on a bucket, don't you think you can do it on a real drum set?
Benimle bas davulunun üstündeki hindi budu gibi oynuyor.
He's playing me like a turkey stick on a bass drum.
Davullara vurduğum zaman parti canlanacak.
And when I beat the drum.. Got the pam pumping.
Şimdi ufak bir davul yarışması düzenleyeceğiz.
Now, we're gonna have a little drum competition right now.
Davullarla ilgilenen birini tanıyorum.
That... You know what, I know a guy who actually... Who works on drum heads.
Sonunda duyduğunun bateri sesi Olmadığını farkettin.
Finally realized that I wasn't the drum track?
- Tamtamıma dokunmayın.
- Wait, don't touch that drum.
Zamanını ritim grubunda mı harcıyorsun?
Wasted out of your mind in a drum circle?
Tamtamıma dokunmayın dedim, lan!
I said don't fucking touch the drum!
Davul sesi.
Drum roll.
Trampetler çalsın.
# Can see heartbreak don't belong... # Drum roll, please.