English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ D ] / Dünyanın

Dünyanın Çeviri İngilizce

30,266 parallel translation
"Dünyanın sonu değil."
"The end of the world is not."
" Dünyanın sonu değil.
" The end of the world is not.
Dünyanın sonu "ne" değil mi?
The end of the world is not " what?
Diyor ki " Dünyanın sonu değil.
It says " The end of the world is not.
Dünyanın sonu değil. "
The end of the world is not. "
"Dünyanın sonu, dünyanın sonu değil."
"The end of the world is not the end of the world."
Dünyanın sonu, dünyanın sonu değil.
The end of the world's not the end of the world.
Her bitiş zamanı hikayesinde, Dünyanın sonu, dünyanın sonu değil.
In every end-time story, the end of the world is not the end of the world.
Dünyanın ne halde olduğunu...
Have you noticed the... world is...
Dünyanın sonunda.
The end of the world.
Tesla Kulesi inşa ediyordum ve sonra dünyanın sonu gelmeye başladı.
I was building the Tesla tower, and then the world started to end.
dünyanın üçte biri bundan öldü.
The rumor is 1 / 3 of the Earth has already died from it.
kendinden nefret, dünyanın sonu.
Self-hate. End of the world.
Bak hala orada, dünyanın en iyi dostu gibi.
It's still there, kind of like the Earth's best friend.
Bütün dünyanın sonu da bu zaten.
I don't want to die. The whole world's ending hard.
Okunmaz olduğu halde,... ama dünyanın sonuna kadar saklayacak gibi.
It was just unreadable, but she knew that the world was ending.
Bu dünyanın sonu.
It's the end of the world.
Dünyanın sonu her şeyi daha anlamlı kılıyor Dana.
The end of the world is making everything mean more, Dana.
Dünyanın her yerine gitti ve hayatının her günü insanlara yardım etti.
She went all over the world, and she helped people every single day of her life.
Dünyanın sonunda kimse güvende değil.
It's the end of the world. Nobody's safe.
Sen benim cidden etkilendiğim birisin ve normal olarak, normal olarak zamana bırakacağız ve çözeceğiz ama büyük ihtimalle dünyanın sonu geldi.
What you are is someone I am really attracted to, and normally... normally we would just take a beat and figure this out, but the world is probably ending.
Bu dünyanın en vahşi volkan ve hala tam üzerinde oturuyoruz.
It is the most dangerous volcano in the world, and we are sitting right on top of it.
Dünyanın sonu gelmişken bu dağın başında ne arıyorsunuz?
Anyway, what the hell are you doing all the way out here at the end of the world?
Dünyanın sonu gelmiş, bu kafasız piçler aynı boktan şeyleri tekrar tekrar çalıp duruyor.
The whole goddamn world's gone to hell, and this crazy rat bastard just keeps playing this old junk over and over again!
Tamam da dünyanın sonu geldi.
Well, it's the end of the world.
Paris'te bir adamla tanışıyorsun, dünyanın en romantik şehrinde.
You meet a man in Paris, the most romantic city in the world.
Dünyanın her yerinde, doktorlara bu zehri bize vermeleri için para veriliyor.
All around the world, doctors are being paid to push this poison at us.
Bu dünyanın gördüğü en büyük ve en tehlikeli komplo.
This is the biggest, most dangerous conspiracy the world has ever known. [sighs] Okay.
Şampiyonayı kazandıran sayıyı attıktan sonra resmen dünyanın en tepesindeydim dostum.
After scoring the championship-winning goal, I was on top of the world, man.
# Dünyanın en harika... # #...
♪ Designing the world's best ♪
Dünyanın bana teslim olması için bir lav makinesi ürettim.
I've created a lava machine that will force the world to surrender to me.
Ben dünyanın en şanslı kocasıyım!
I'm the luckiest husband in the world!
Yani dünyanın en iyi hissi olan yeni kız arkadaş yerine hamile hatunla çıkmaya geçtim.
So I went from the new girlfriend, best feeling in the world, to dating a pregnant chick.
Ama hamileler dünyanın en kötü insanları.
But the pregnant are the worst people on Earth.
Arabayla eve giderken dünyanın en iyi insanı hakkında kötü şeyler düşünmeye çalıştım.
So I'm driving home, I'm trying to think bad thoughts about the nicest person on Earth, and it's really difficult.
Dünyanın en geveze insanlarısınız.
You're the loudest people on Earth, so...
Dünyanın en özgür yeri burası olmayabilir.
You may not be the freest place on Earth.
Dünyanın en büyük porno endüstrisine sahipsiniz ama fuhuş hala yasa dışı.
How do you have the biggest porn industry in the world, and you still have illegal prostitution?
Julia George dünyanın neye önem verdiğini ve dünyanın dikkatini çeken şeyleri söyler.
Julia George tells the world when to pay attention and what really matters.
Dünyanın çok katı olduğunu sanıyorsun sonra eriyip gidiyor.
You think the world is so solid, and then it melts.
Babalardan biri az önce bana dünyanın en güzel şeyini söyledi bebekler doğduğunda babaları gibi görünmeye programlanmışlar.
One of the dads just told me the neatest thing : babies are programmed to look like the father when they're born.
Dünyanın gerçek anlamda en kötü oyununu oynamak, yazmak değildir.
Playing, literally, the world's most boring game. Is not writing.
Göreceksin, dünyanın en iyi geyiği olacağım.
You'll see. I'll be the best cuck ever.
Dünyanın en berbat insanlarıdır onlar.
They're the worst people.
Gelirimi, yatırımlarımı işle ilgili ve şahsi, yurt içi ve yurt dışı dünyanın dört bir yanındaki bütün hesaplarımı gösteriyor.
It shows my income, investments and all my accounts, business and personal, onshore, offshore, all around the world.
Mars'a giden, dünyanın en büyük görevi ExoMars'ta fırlatmaya geri sayım başlıyor.
Counting down to the launch of ExoMars, the world's biggest ever mission to the red planet.
Baykonur dünyanın en büyük fırlatma tesisi.
Baikonur is the largest launch facility in the world.
Dünyanın bir numaralı tarım uzmanı 24 saat çalışıyor.
We have the world's leading agronomist working around the clock.
Dünyanın en sevilen bilim insanı ve astronotlarından yedisi öldü.
Seven of the world's most beloved scientists and astronauts are dead.
Ve bu, dünyanın aklını çeldi.
And it captured the mind of the world. Nobody was thinking about going to the Moon ;
Şimdi, bu dünyanın geri kalanına, önemli bir hedefe karşı yapılmış, terörist eylem gibi gözükmeli, ancak Thomas iyi olacak.
Now, this is going to look like, to the rest of the world, a terrorist act on a high-profile target, but Thomas, he's going to be okay.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]