Hamile Çeviri İngilizce
15,056 parallel translation
Moby'nin köpeğimi hamile bıraktığını biliyorum.
Oh, I know Moby there knocked up my dog.
O zaman hamile olduğunu nereden biliyorsun?
So how do you even know she's pregnant?
Hamile kaltaktan daha hasta olan ne?
What's sicker than fucking a pregnant bitch?
Hamile kaltaktan daha hasta olan ne?
What is sicker than fucking a pregnant bitch?
Ve hamile olduğumu öğrendim.
And when I found out I was pregnant.
Ama doktorlar Charlotte'nin hamile kalmak için çok yaşlı olduğunu söylüyordu.
But the doctors said Charlotte was too old to get pregnant.
Yemin ederim, çok kolay hamile kalıyorum.
I swear.
Sen bile beni hamile bırakabilirsin.
I get pregnant so easy, like you could probably get me pregnant.
Eğer senin için çalışırken hamile kalsaydım ne yapardın?
What would you have done... if I got pregnant when I was working for you?
Hamile mi, ne? Claire harika bu!
Pregnant, what?
Claire'in hamile olduğunu söyledin.
You say that... that Claire is... is with child.
Claire hamile olduğunu söylediğinde ben yalnızca ilk duygum sevinç oldu.
When Claire told me that she was pregnant, I was... I just... my first feeling was... was joy.
Meryem, Yusuf'a hamile olduğu söylediğinde bebeğin babası o olamazdı.
When Mary told Joseph that she was with child, and he couldn't be the father, he...
Sakat bir İskoç ve hamile bir İngiliz kadının başarabilecekleri konusunu kesinlikle çok önemsiyorsun.
You certainly have high opinion of what a... crippled Highlander and a pregnant English woman can accomplish.
Hesapladım ve periler seni babama geri getirdiğinde üç aylık hamile olduğun ortaya çıktı.
I did the math, and it turns out you were three months pregnant when the fairies brought you back to Daddy.
Hiçbir kadının bu şekilde hamile kalıp, çocuk doğurmasını ben de istemem.
The nature of Louis'conception isn't something I'd wish on any woman.
Margie hamile.
Margie's pregnant.
Hamile değilim
I'm not pregnant.
Nasıl hamile olabilirsin ki?
But how can you be pregnant?
Evet, hamile olduğunu duydum.
Yes, I heard you were pregnant.
Orası hamile kadın sahil, değil mi?
This is the island of the pregnant woman, no?
- Hamile mi?
- pregnant?
- Hamile mi?
- Pregnant?
Şu demek : bu sayede endişelenmemize gerek kalmayacak... köpek hamile mi kaldı diye.
It just means, this way, we don't have to worry about the dog getting pregnant.
Düşünüyordum da... April hamile kalırsa ne olacak?
I was wondering... what happens if April gets pregnant?
- Monica, hamile olalı 3 gün oldu.
Monica, you are literally three days pregnant.
- Üzgünüm hamile olduğum için...
Sorry. I can't help in my condition.
- Hamile.
- She is pregnant.
Ona bakma sen, hamile olunca tabii ki kocasını arayacak.
Don't worry about it. When she's pregnant, she's to call a cop.
Büyükannen o zaman hamileydi. Ve nasılsa, yeniden annene hamile kaldı.
See, grandma was already pregnant and somehow she got...
Aman Tanrım! Mary hamile misin?
Oh, God, Mary, are you pregnant?
Isabel hamile.
Isabel is pregnant.
Genç bayanı hamile mi bıraktın, Marcus?
Did you impregnate this young lady, Marcus?
- Senin bildiğin kadarıyla hamile değildi yani?
- She wasn't pregnant as far as you know?
Yine de hamile olması mümkün değil.
She can't possibly be pregnant, too.
Bu dünyadaki hiç kimse benden hamile kalmış olamaz.
Nobody in this world could possibly be pregnant because of me.
Hamile kalmamla alakalı bana tek bir soru bile sormadı.
He never asked a single question about my being pregnant.
Kızların nasıl hamile kaldığını biliyorum, Charlotte.
I know how girls get pregnant, Charlotte.
Buradan asla ayrılmazsın Lize. 20'ni doldurmadan hamile kalacaksın.
You'll never leave here Lize. You'll be up the duff before you're twenty.
Kız hamile.
She's pregnant.
Çünkü hamile kaldım.
Because we got pregnant.
O 37 haftalık hamile.
She's 37 weeks pregnant.
30 yıl önce, Leonard Deadwyler adında genç bir adam hamile karısını hastaneye götürüyordu.
30 years ago, a young man named Leonard Deadwyler was driving his pregnant wife to the hospital.
Eşinin hamile olduğunu söylüyorsun sandım.
Someone has to - - Oh. I thought you were telling me you're pregnant.
Şaka yapmıyorum! Hamile kaldığında - vajinan büyüyor.
- I'm not kidding, when you're pregnant, your vagina gets huge.
Seni hamile bırakacaklar. "
You're gonna get fucking pregnant. "
Evet, karım Lise hamile.
- Yes. My Lise is with child.
Roger, bu sen isen Lina'ya hamile olduğumu sana nerede söyledim?
Roger, if this is you, when I told you I was pregnant with Lina, where were you when I told you?
- Hamile miyim?
- So we're pregnant?
- Hamile değil misin?
You're not pregnant?
Hamile olduklarında daha beter oluyorlar Tom.
They get worse when they're pregnant, Tom.