English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ K ] / Kayıt dışı

Kayıt dışı Çeviri İngilizce

1,065 parallel translation
Bu kesinlikle kayıt dışı.
This is completely off the record.
- Bu sabah bir Kotakian gemisinde kayıt dışı bir yolcuydum.
- l was an unregistered passenger on a Kotakian ship this morning.
Bir süredir kayıt dışı telepatları Dünya'dan Psişik Birliği'nin ulaşamayacağı dış kolonilere kaçıran bir şebekenin varlığından haberdarız.
For some time now we have been aware of an underground railroad smuggling unregistered telepaths away from Earth to the outer colonies where the Corps can't reach them.
Sorun şu, Yarbay Ivanova. Kayıt dışı telepatlar güvenlik açısından bir risktir.
The problem, Commander Ivanova is that unregistered telepaths are a security risk.
Çoğu kayıt dışı.
Most of it's barter.
Yaşlı insanların yorumları kayıt dışı bırakılmıştır.
The old person's remarks will be stricken.
Kayıt dışı bir soru...... sorabilirmiyim?
Can I ask you a question... off the record?
- Kayıt dışı konuşabilir miyiz efendim?
- May we speak off the record, sir?
Ayrıca bu görüşmeyi anlaşmalı olarak kayıt dışı tutmayı tercih ederim.
I'd just as soon keep this discussion on the issue and off the record.
- Tabii ancak. Nasıl olsa kayıt dışıydı. Ayrıca valiye politik bir çözümle dönmesi için olanak sundun.
However, off the record and on the issue, you're being given the opportunity to provide the governor with cover.
- Kayıt dışı mı?
- Is this off the record?
Bunlar kayıt dışı değildi!
That wasn't off the record!
Kayıt dışı mı?
OFF THE RECORD?
Kayıt dışı.
Off the record.
Size kayıt dışı birşey sormam lazım....
Just wanted to ask you, off the record....
Saldıranlar kayıt dışı gemiler.
The attack was by two unregistered warships.
Güney kanadında kayıt dışı bir numune bulduk.
We found an unaccounted for specimen in the south wing.
Kayıt dışı.
That's off-the-record.
Kayıt dışı konuşmak istersen, John?
- You want it off the record, John?
- Hiçbir şey kayıt dışı kalmayacak.
- Nothing's off the record.
Bunları sonradan hatırlayacak mısın Eddie? Yoksa yine şu bilirsin, kayıt dışı dakikalarından biri mi yine?
You gonna remember any of this later, Eddie... or is this one of your biodegradable moments?
Bunu yazma. Kayıt dışıydı bu. Bunu beyan etmeden önce söylemeliydin evlat.
Oh, you got to say that before you make a statement, kiddo.
Baskıda görmek istemiyorsan, kayıt dışıdır.
If you don't want to see it in print, it's off the record.
Adım Gary, hakkımda yazdığınız yazı ile ilgili konuşmak istiyorum, kayıt dışı.
It's Gary, and I want to talk to you about the article you're writing about me, off the record.
Kayıt dışı konuşursanız ve belgeleriniz yoksa...
Unless you go on the record or have documentation....
Ama bu söylediklerim tamamen kayıt dışı.
But what I do think is completely off the record.
Bu tip yerler, kayıt dışı paranın, uyuşturucudan gelen paranın işlendiği ve fahişeliğin yapıldığı yerlerdir.
Places like this, they're about unreported cash, processing money from drugs, prostitution.
Tamamen kayıt dışı olacak.
Totally off the record.
Kayıt dışı mı?
Off the books?
Ama bu olay kayıt dışı kalacak.
And we're doing it off the books.
Bazen müşterileriyle kayıt dışı beraber olduğunu biliyorum.
I know that sometimes she saw clients off the book s.
Benim tahminim, onun sürekli olarak kayıt dışı müşterilerinden birisi olduğu.
My guess is that one of her off-the-book clients is a regular.
Ama tahminime göre kayıt dışı müşteriler için şalter.
But my guess is that she was a switch for her off-the-books clients.
Glenn'le konuşmamıza izin verir ve çocuğun söyleyeceği her şeyin kayıt dışı kalmasını sağlar.
He'II let us talk to glenn, provided everything the boy says is off the record.
Hadi, kayıt dışı olacak, siklerini tutan iki erkek arasında.
Come on, off the record, between two guys holding their dicks.
İkimizin arasında, kayıt dışı olarak, bu saçmalık.
Between you and me, off the record, that's bullshit.
Kayıt dışı değil mi?
Off the record?
- Kayıt dışı mı?
- Off the record?
- Bizimle kayıt dışı konuşabilmek için mesela.
- So she could talk to us off the record.
İçine, teknolojik olarak gelişmiş, dünya dışı bir uygarlıkla karşılaşırsa diye, dünyamıza ait, resim, müzik,... ve sesler içeren bir kayıt konuldu.
A gold-plated record depicting images, music and sounds of our planet, arranged so that it may be understood if ever intercepted... by a technologically mature extraterrestrial civilization.
Kaptanın kayıt defteri. Yıdıztarihi 48481.2.
Commander's Log, Stardate 48481.2.
Eğer bu bir solucan deliği ise muhakkak kayıt edilmiş, olan en küçük olanıdır.
If that's a wormhole, it must be the smallest one on record.
- Bir keresinde Jerry'nin toplantıdan ayrılmış..... ama içinde kayıt cihazı bulunan bir çantayı bilerek odada bıraktığını duymuştum.
- l heard when Jerry left a meeting he'd purposely leave a briefcase with a tape recorder in it.
- Kayıt dışı.
Off the record.
Tıbbi kayıtların tamamında arama yapmanı istiyorum. Anahtar sözcükler ölümcül, hastalık, ölüm ve sıra dışı durumlar.
I want a full search of medical records searching key words dealing with terminal illness, death and extreme measures.
En büyük yararı, kayıt yapabilme imkanıdır evde olmadığınızda kaçırdığınız bir TV programı için.
The whole idea behind the VCR is that it makes it possible for you to tape what's on TV when you leave the house.
Kayıtların hiçbirinde geçmiyor ama kaptan ben olduğum sürece bu geminin adı Maria'dır. Kardeşimin adını verdim.
You won't find it on any records, but as far as I'm concerned it's the Maria, named after my sister.
- Daha fazla test gerekse de bir haftadan az. Ancak bulan robotun kayıtlarına göre uzayda sadece altı veya yedi saat kalmış.
- Pending more tests, I'd have to say... less than a week, but Mainbot records indicate that the body wasn't in space... more than six or seven hours before it was found.
Yaşam sinyallerini izlemenizi isterim ama kayıt edemediğimiz için, sanırım bunun bir anlamı yok.
I'd ask you to monitor her vital signs, but since they aren't registering, I suppose there's no point.
Eminim dokunaklı şeyler söylemiştir ama bu kayıdı onun dizilerinin üzerine kaydettiğimi bilmiyor.
I'm sure he's just made a cutting remark but he doesn't know I taped over his soap operas to record this.
Bu soruna cevaben, bilmek istediğinden daha fazlasını söyleyebilecek durumdayım... ama yeterlice söyleyecek olursam... eğer önerdiğim şeyi yapmazsan, bu gemiyi eve götürebilmek için bir 16 yıl daha harcayacaksın, ve bu uzun yol boyunca, bir sürü kayıplar yaşayacaksın.
To answer that, I'd have to tell you more than you want to know... but suffice it to say... if you don't do what I'm suggesting, it's going to take you another 16 years to get this ship home, and there are going to be casualties along the way.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]