Mavi Çeviri İngilizce
17,326 parallel translation
- Benim pamuğum mavi.
- My lint is blue.
Benim ki de mavi.
My lint is also blue.
Benim ki mavi.
My lint is blue.
Mavi Mustang'in ruhsatını görebilir miyim?
Can I get an ID on a blue Mustang?
Mavi gözlü.
Blue eyes.
Lou da bizimleydi ve ona göz kalemini tıpkı senin gibi yaptığını söyledim. Siyah ve mavi iki ton, eskisi gibi.
Lou was with us and I told him he had done his eyeliner in black and blue two-tone like you used to.
Mavi pikapı olan Tom.
- Tom with the blue pickup.
Mavi ve beyazın borusu öter!
Purple and silver all the way.
Mavi 42!
Blue 42!
- İyi geceler, Mavi Taşak.
- Good night, Blue Balls.
Mavi taşaklarım yok yani böyle demeyi kes çünkü yok.
Don't have blue balls, so stop saying it'cause I don't have it.
Kırmızı, beyaz ve mavi, efendim.
Red, white and blue, sir!
Dextroamphetamine ve mavi haplar, mutlu bir hafta sonu için birebirdir.
Dextroamphetamine and a couple of blue bombers always make for a happy weekend in our house.
"Gözleri iki yuvarlak, mavi küre gibiydi ortalarında siyah bir küre vardı."
"His eyes were like two round, blue circles with another black circle in the middle"?
Damarlarından kırmızı, beyaz ve mavi akıyor.
You've got red, white, and blue coursing through your veins.
Hayır, mavi görünmüyor.
No, he doesn't look blue. Hey.
- Mavi kanatlar.
Blue wings.
- Şifanın rengi ile mavi.
Mm, blue with the color of healing.
Sizinki aynı Bakire'nin pelerini gibi, benimki gibi mavi.
Yours is blue. Like the Virgin's cloak. Like my own.
Ve en sevdiğim aromada olacak : mavi.
And it's gonna be my favorite flavor : blue.
"Mavi" bir aroma değil.
"Blue" is not a flavor.
- Mavinin tadı nasıl olur hayal et işte. - Tadı mavi gibi oluyor.
Well, just imagine what blue tastes like.
- Beyaz oğlan, mavi atlet, sarı spor ayakkabı.
White boy, blue tank, yellow sneakers.
Üstünde mavi montu ve sarı ayakkabısı var.
Tiger jacket and yellow kicks.
Yani eski tayfamdan birini kovalıyor olsaydım göreceği tek renk mavi olurdu.
I mean, if I'm chasing some thug through my old hood, the only color he sees is blue.
"Leğen ne renkti?" "Mavi mi?"
"What colour was that bowl?" "Blue?"
Mavi Köpek Başkanı Hank Badgley, Kim oylarını kontrol ediyor...
Hank Badgley, Chairman of the Blue Dog, who controls the votes of...
Mahkeme salonuna gelirken koyu mavi renk giyilmez, tamam mı?
You can't wear royal blue in a courtroom, okay?
- Mavi.
Um, it's blue.
Mavi demek.
Ah, it's blue.
Harika ve pırıltılı mavi çiçekler, tabii sen onları parça parça edene kadar.
Great big iridescent blue flowers, before you cut them up into little pieces.
Mavi, neden sordun?
Blue. Why?
En son öngördüğün gibi Mavi Gökyüzü...
And the Blue Sky has not grown thick with ice.
Böyle derdi mavi kurttan ve kızıl geyikten doğan.
He, born of the blue wolf and red deer.
Gabriel, hedeften bir buçuk blok ötede olası bir ajan olduğunu düşündüğü mavi ceketli bir adam gördüğünü söyledi.
Gabriel said he saw a guy in a blue jacket a block and a half away from the target who he identified as a possible surveillant.
Mavi tik de çıktı.
And the texts were blue.
Benim neden mavi giydiğimi ve senin giymediğini söyleyecek misin?
So you wanna tell me why I'm in blues and you're not?
Çünkü kırmızı, beyaz ve mavi işiyorum.
'Cause I piss red, white and blue.
Mavi odayı alacağım.
I'll take the blue room.
Beni mavi odaya götür, yorucu bir gece geçirdim.
Take me to the blue room, I had an exhausting night!
Gökyüzünün o kadar da mavi olmadığını keşfedeli, daha 12 saat bile olmadı.
It ain't even been 12 hours since you found out the sky's not blue.
Mavi olanı...
You know, that blue one that I...
Miller, Birleşik Devletler'in mavisini simgeleyen açık mavi bir şort Cardin de Kanada'yı temsilen beyaz bir şort giymiş.
Miller in the blue trunks... light blue for the United States and Cardin in the white top for the Canadians.
Gördüğünüz mavi lekeler.
The blue stains here and here.
Düğün örtüleri kırmızı mı yoksa mavi mi olsun?
For the wedding canopy. Red or blue?
Kırmızı mı yoksa mavi mi, aşkım?
Red or blue, my love?
O zaman mavi olanı dene.
Well, try the blue, then.
Hayır, mavi değil, yeşil.
Green.
Üzerinde mavi bir kazak ve eşofman altı bulunan Bay Spector on dakikalık duruşma sırasında sadece adını ve doğum tarihini teyit etmek için konuştu.
Dressed in a blue sweatshirt and tracksuit bottoms,
Mavi takım giyip gelmişsin.
Oh, call milan.
Mavi anahtar ön kapının, pembe olansa depo.
- I'm sorry. - Oh, Robert. - Sorry.