Mila Çeviri İngilizce
248 parallel translation
Mila, niye bu kadar kötü davranıyorsun?
She sounds just your type! Listen, Mila, why are you being so nasty?
Tilkim bir ipucu bulmuş!
My fox has found a lead! I'm off, Mila.
- Mila kıskanmasın?
- Won't Mila be jealous?
Mila flanel pijama giyer.
Mila wears flannel pyjamas.
- Mila nerede?
- Where's the star?
- Rahatsız etmiyoruz ya?
- Are we disturbing you, Mila?
- Mila, biz kadınlar arasına kalacak.
- Just between us women.
Şimdi sevimli yıldızımız Mila Malou'yu dinleyeceksiniz.
Now I shall hand you over to our charming star, Mila Malou.
Mila?
Mila?
Evde, Mila'ya ne söyledin?
Back there, what did you say to the girl Mila?
- Mila..
- Mila...
Mila.
Mila.
Havel, "Mila 23" den, bana yardım etti. getirdiklerimi teslim alıyordu.
My neighbor, Havel helped me. He delivered the stuff
"Mila Bölgesinde Mühimmat iytiyacı var" Shamek, David, bunu organize edin.
'The Mila sector needs ammunition'. Shameka, David, organise it.
Riszek kaçmasınlar diye onları bağlamış.
Riszek guarded them so they couldn't escape. MILA 18. J.C.O. BUNKER HEADQUARTERS
MILA 18, JCO ~ SIĞINAK MERKEZİ ~
[Kajik Continues]
- Mila, toplan haydi!
- Mila, pack some things.
Mila!
Mila!
Mila, sabunlar ne için peki?
Mila, why soaps?
Yapma, Mila, kes şunu.
Come on, Mila, stop it.
Poldek Pfefferberg, Mila Pfefferberg ve şey, Stagel, Stagel...
Poldek Pfefferberg, Mila Pfefferberg and uh uh, Stagel, Stagel...
Poldek ve Mila Pfefferberg.
Poldek and Mila Pfefferberg.
Pfefferberg, Mila!
Pfefferberg, Mila!
Mila!
Mila.
Şu kadın, Mila.
That woman, Mila...
Bir liste yapıp Mila'ya veririm.
I'll make up a list and give it to Mila.
Mila yakında ortalıktan kaybolabilir.
Mila may not be around much longer.
Mila hep bana ve Kardasya'ya ihanet etmediğine inanmıştır.
Mila always believed you were innocent of betraying Cardassia... and me.
Mila ve hareketsiz geçen emekliliğime mi?
Back to Mila and my quiet retirement?
Hey Cake bu Mila ve bu da... -... üzgünüm ismini unuttum.
Hey Cake, meet Mila and this is.... sorry forgot your name.
- Mila! Bunu nasıl yaparsın?
How can you do this?
Mila hizmetçimiz ve en güvenilir sırdaşımızdı.
Mila was our housekeeper and most trusted confidante.
Teşekkürler Mila.
Thank you.
Sadece Jura beni Mila diye çağırırdı.
Jura called me Mila.
Victor, seni kızım Mila ile tanıştırayım.
Victor, I would like you to meet my daughter, Mila.
- Mila, sahi.
- Mila, right.
Sen, iki kardeşini ve şimdi de Mila'yı.
You, both of your brothers and now Mila.
Mila kız kardeşlerimden biriydi.
Mila was one of my sisters.
Mila kamptakilerin endişelerine iyi bilir.
Mila is sympathetic to camp concerns.
Mila, bunu daha sonra tartışabiliriz.
Mila, we can discuss this later.
Mila, inan bana, roller tersine döndüğünde neler olduğu gördük.
Mila, believe me, we've seen what happens when the roles are reversed.
Mila dürüst ama saygılıydı. Hala Achilles'e itaat ediyor.
Mila was honest, but respectful, and she still obeys Achilles.
Mila stratejik bir varlık. Onu dışarı çıkarmak için geldik.
She is a strategic asset and we're here to get her out.
Bu konuyu Mila ve diğerleriyle konuştum.
I've already discussed it with mila and the others.
Mila, kaçmanıza yardım etmeye çalışıyoruz.
Mila, we're trying to help you escape.
Mila, geri çekil.
Mila, stand down.
Mila'yla diğerleri bu kadar anlayışlı olmayabilir.
Yes, well, mila and the others may not be so understanding.
Mila'yla konuşmamız gerekiyor.
We'll will have a little chat with mila.
Mila 18'de, onları her geçen gün özlemiştim, diyor.
[Kajik Continues]
Mila'ya karşı bir düşkünlüğün var.
You're fond of Mila.
O zaman belki de Mila haklıdır.
Then perhaps mila has a point.