English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ N ] / Ne sorusu

Ne sorusu Çeviri İngilizce

163 parallel translation
- Ne sorusu?
Like what?
Ne sorusu?
What question?
- Ne sorusu?
- What question?
Sorular mı? Ne sorusu?
What questions?
Ne sorusu?
Er, yes, on my arrival
Gecenin ortasında ne sorusu?
What questions can you have at midnight?
- Ne sorusu?
What question?
- Ne sorusu? - Oh, Bill.
What question?
- Ne sorusu?
- What child question?
Ne sorusu?
What questions?
Kime ne sorusu?
Ask who questions?
- Ne sorusu?
- What is it?
- Ne sorusu?
- What questions?
Ne sorusu?
Who? What?
- Ne sorusu?
- About what?
- Ne sorusu?
Then what questions? Very easy.
- Şimdi aklına gelir. Ne sorusu?
It'll come to you.
Ne sorusu?
Charlie, I don't know.
-... ama çocuk azimliydi. - Ne sorusu?
- but the kid toughed it out.
- Ne sorusu tatlım?
- What question, dear?
Her şeyin ne olduğu ve ne hale geldiği hakkında arka sıralardan başka sorusu olan var mı?
In the back, any more questions about things as they are... and what they're becoming?
Çocuklarla konuşuyorduk da aklımızda mumyayı yakalayınca ona ne yapacağımız sorusu oluştu.
Me and the boys have been, uh, talkin'... and, uh, we been thinkin'about what we's gonna do with the mummy once we catch him.
Ama adaletin ne olduğu sorusu son zamanlarda beni çok düşündürüyor.
The question of justice has concerned me greatly of late.
Sorusu olan? Yeni bir kitap yazdığınızdan bahsettiniz. Ne hakkında olduğunu bize söyleyebilir misiniz?
With people who suddenly had a chance to find jobs and who said, before there was unemployment and now we have jobs and what happens to dissidents and Jews is not our concern.
Ne sorusu?
What kinda questions?
Değil Peg, çünkü artık hayvanat bahçesine girmemiz yasak. Genç Bay Bundy'nin, "Bir pandayı patlamış taşla beslerseniz ne olur?" sorusu cevap vermesi sayesinde.
No, Peg, because we're no longer allowed in the zoo thanks to young Mr. Bundy, who answered the question :
Buckingham'ın ne kadar ileri gideceği nerede çizgiyi çekeceği sorusu çok ilginç.
It's an interesting question about where Buckingham is... How far he's willing to go, where he's willing to draw the line.
Şimdi ne yapılacağı sorusu var.
There is the question of what to do next.
İçinizden birini bu makineye bağlayıp bir kaç karakter sorusu sorulmasına ne dersiniz?
Why don't we hook... one of you two up to this machine here... and ask a few character questions?
Ne sorusu?
- Yesterday, he asked me straight out if I thought he and Maris were meant for each other.
- Ne bu, ahret sorusu mu? - Bu "taneli" diyor. - Sen taneli seversin.
let's try it... what you were sayin'before with the M.R.I.S?
Ne sorusu sormuştun?
What is your fucking question?
Ne düsünüyorsunuz? Bu bir devlet sinav sorusu olabilirdi.
What do you think about that?
Ona yaklaşmayın. Ne yapacağı belli olmaz. Sorusu olan var mı?
Do not approach her, She's violent and unpredictable, Any questions?
- Ne büyük sorusu?
- What big question?
Liam Brennan'nın sorusu "Ne yiyorsunuz?"
Liam Brennan asks, "What do you eat?"
- Ne bu, ahret sorusu mu?
- What is this, the third degree?
- Ne sorusu?
Ally, honey, come on.
Ne zaman Justin'i ziyarete gitsek ilk sorusu "Brian nerede?" oluyor.
EVERY TIME WE VISIT JUSTIN, ALL HE EVER ASKS IS, "WHERE'S BRIAN?"
Ne sorusu?
- What question?
Hayatımın geri kalanında ne konuda çalışırsam çalışayım, asla tüfek, mikrop ve çelik sorusu kadar heyecan verici olamaz, çünkü bunlar insanlık tarihinin en büyük soruları.
Whatever I work on for the rest of my life, I can never work on questions as fascinating as the questions of guns, germs and steel, because they're the biggest questions of human history.
"Kim yaptı" sorusu meselem değildi ; bir vakada'ne oldu'meselesiyle ve'neden oldu'meselesiyle ilgilendim.
I was not concerned with "whodunit," I was concerned with what happened, I was concerned with the "whydunit" aspects of the thing.
Bu sözde itirafın nasıl elde edildiği sorusu bir yana dursun hükümetiniz ne yapmamızı bekliyor?
Putting aside the question of how this so-called confession was obtained, what does your government expect us to do?
O halde, takdirlik bir öğrencinin bu evde ne aradığı sorusu bir yana, bu basit bir cinayet vakası.
So. Saying this, why an honored student would be in this house? It's a simple case of homicide.
"Çocuklarımı mutluluk içerisinde oynarken gördükçe..." "... aklıma sıklıkla mutluluğumuzun ne kadar süreceği sorusu gelirdi. "
When I saw my children happily playing the thought would often come to me how long will our happiness last?
Bu hafta sonu ne yapıyoruz sorusu.
The mystery of what we're doing this weekend.
- Ne Baltimore sorusu?
- What's a Baltimore question, yo?
Ülke olarak, birer birey olarak ne yapacağız sorusu halen geçerli.
The question remains, what do we as a country, as a people, do about it?
İlki, "ne elde etmek istiyoruz?" sorusu.
,
"Neden" sorusu "ne" sorusundan daha önemsiz.
The why is of secondary importance to what.
"Gizli hükümet tesisine bir ziyarete ne dersin?" sorusu işe yaradı.
What did work was, "How'd you like to visit a secret government facility?"

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]