O olmalı Çeviri İngilizce
8,170 parallel translation
Kral o olmalı!
He has to be the King!
- Lawson'dı. O olmalı.
It's Lawson, it must be.
Sıradaki o olmalı.
He should be next.
- Bu o olmalı.
- This gotta be him.
O bisiklet kesinlikle senin olmalı!
Let's go and get that! That's what you should have!
Telefonu cebine o koymuş olmalı.
She must have put the phone in your pocket.
Eğer o kadar kiloluysa, yüksek mertebeli bir asker olmalı.
If he's that fat, he must be a high ranking soldier.
O zaman sen Superman olmalısın.
Then you must be Superman.
Onunla aynı kafada olmalıyım diyordu. Aksi taktirde o orada, ben burada olurum.
I wanna be on the same level otherwise he's there and I'm here. "
O halde onun taciri olmalı.
Then it must have been his dealer.
İsmin sik çuvalı olmalı, Anton değil.
Your name should be "Mr. Bag o'Dicks"... not "Anton." Okay.
Norvania'yı o yönetiyor olmalı.
He should be ruling Norvania.
Belki o yaşta belki de değil bilmiyorum belki de 35, ama bu bir sorun olmalı.
I think maybe anyone over the age of, maybe, I don't know, 35 might have a problem.
O mükemmel dişlere sahip olmalı ve mükemmel saç, ya da başka, sen mahkumdur!
She should have perfect teeth and perfect hair, or else, you're doomed!
O amigo kızlardan biriyle olmalısın.
You should be with one of those cheerleaders.
O olmalı.
That would be the one.
O eski çavuşunuzun kocasıydı, sizde hepimiz gibi Joe Miller'ın yaptıklarından dolayı hüküm giymesini istiyor olmalısınız.
He's the husband of your old detective sergeant. You must want the same as us, Joe Miller sentenced for what he did.
Esas kurucu, James Madison o zamanlar dünyada olan herkes gibi, onlar kadar demokrasiye inanıyordu ama Birleşik Devletler sisteminin şöyle tasarlanması gerektiğini düşündü hatta kendi girişimleriyle sistem öyle tasarlandı güç zenginlerin elinde olmalıydı çünkü zenginler en sorumluluk sahibi adamlardı.
James Madison, the main framer, who was as much of a believer in democracy as anybody in the world in that day, nevertheless felt that the United States system should be designed, and indeed with his initiative was designed, so that power should be in the hands of the wealthy... Because the wealthy were the more responsible set of men.
O halde sabah hastalıklarını geçmiş olmalısın.
Then you're way past all that morning sickness nonsense.
Bak, o buraya gelmeden önce ona her ne olduysa kötü olmuş olmalı.
Look, whatever happened to him before he got here... Must've been bad.
O zaman bile dikkatli olmalısın.
But even then you must be careful
Ama yine de o senin kardeşin Ty. Bu yüzden sakin olmalısın.
But she's your sister, Ty, so you gotta calm down.
O halde Nina olmalıydı.
Must have been Nina, then.
Birileri, bir yerde o şeyi inşa etmiş olmalı.
Somebody, somewhere made that thing.
Bu kasabayı henüz tam olarak bilmiyoruz. O yüzden ekstra dikkatli olmalıyız. Çünkü henüz kimin gerçekten arkadaşımız olduğunu da bilmiyoruz, tamam mı?
I'm just telling you that we don't really know what this town is about yet and that maybe we should be extra careful'cause we also don't know who our real friends are yet, okay?
O halde yapabileceğimiz bir şeylerr olmalı
then... There must be something we can do.
O kadar gece varken bu gece olmalıydı, değil mi?
With all night it had to be tonight, huh'?
Fisk, Aubrey ; sizler gizli kapaklı işler yaptığınız için bilgi alabileceğiniz kişiler olmalı. O bilgiyi alın.
Fisk, Aubrey, since you guys have worked undercover, there's got to be people you can tap for information.
O zaman burada mermi olmalıydı.
Well, there'd be more bullets.
O her kimse başka bir yerden girmiş olmalı.
So, whoever broke in entered another way.
O almış olmalı.
He took it.
O bu işin bir parçası olmalı elbette.
She should absolutely do the part, of course.
Konuşmamıza o da dahil olmalı.
He should hear this as well.
O sürede çok şey görmüş olmalısınız.
You saw a lot in that time.
O siz olmalısınız, değil mi?
So it has to be you, right?
O Yapmış olmalı!
It had to be him!
Yapmışsın ki o da seni aramak için çıkmış olmalı.
You must have done. He must have gone looking for you.
Aslına bakarsan Karen sana söylemiş olmalı, bu haftasonu o kadar çok işim var ki.
Actually... Karen should have told you, I have a lot of work to do this weekend.
O zaman benim amacım, sana hizmet etmek olmalı.
Then my purpose must be sewing you.
Craig Fowler'ı tanıyor olmalısın o zaman.
Oh, so you must know Craig Fowler.
O kadar güzelmiş ki, cüceler tarafından yapılmış olmalıymış.
It is so beautiful, that it must have been made by dwarves.
Kotumla partideyim bir sarkmaya bir kız dans etmek isterse o zaman kötü olmalı
I'm in the party with my jeans to a sag If a girl wanna dance then she gotta be bad
Çıkacağım kişinin yaşı kaç olmalı o zaman?
Okay, what is the right age that I should be dating, then?
- O burada olmalı mı?
- She need to be here?
Gösterimde olmak için, o kese kağıdından koyu olmalısın.
You must be darker than the bag to be in my show.
O hâlde ne olduğumu biliyor olmalısın.
Then you must know what I am.
Fakat o raddeye gelirse Savannah'yı feda etmeye hazır olmalısın.
But if it comes to this... you have to be prepared to sacrifice Savannah.
Sakin ol ve daha önce söylediğin o yol şarkısını söyle. Orada sen olmalısın. Bırak o sürsün.
Relax and sing that path song you sang earlier... you should be there... let him drive... we're paying you to drive not sit...
O zaman sen Kuzeydoğulu olmalısın.
You must be from the Northeast then.
O bacağı daha kısa olmalı.
That leg must be shorter.
Delidir o. Öyle olmalı.
She's mental, got to be.