Pied Çeviri İngilizce
544 parallel translation
Fareli köyün kavalcısıyla yardakçıları nerede?
Where's the pied piper and his merry men?
Fareli Köyün Kavalcı'sının sihirli melodileri, 7'den 77'ye bütün çocukların ilgisini çekiyor. Pamuk şekerinin pervasız güzelliğinin içinde kaybolun Ağız dolusu kahkahalar
The pied piper, whose magic tunes lead children of all ages, from 6 to 60, into a tinsel and spun-candy world of reckless beauty and mounting laughter, whirling thrills, the rhythm, excitement and grace of daring and blaring and dance,
İzleri yağlı boya ile kapatın, Bandajları komik peruklar ile gizleyin, Allı pullu fareli köyün kavalcısını şehre gönderin.
Scars covered by grease paint, bandages hidden by funny wigs, the spangled pied piper limps into town.
Fareli Köyün Kavalcısı.
The pied piper.
O hareketli kısma gelirsek daha hızlı çalmalısın.
About the battement de pied you should play faster.
Neden oraya götürmedin?
A pied-à-terre. Why didn't you take me there?
- Tıpkı Fareli Köyün Kavalcısı gibi.
- Like the Pied Piper of Hamelin.
Evet, köyün kavalcısı.
Yeah, the Pied Piper.
Fareli Köyün Kavalcısı çocuk eğlendiriyor.
It seems the pied piper here is entertaining.
Teknen yanıltıcı unsur olacak.
Your boat will be the pied piper.
Geçici bir mekan işte, ama gelip gidenler için elverişli.
It's just a little pied-à-terre, but it's handy to the fleet.
Ama sen "pied de porc à la mode de Caens." yiyeceksin.
But you're getting pied de porc a la mode de Caens.
Evet, Fransa'da bir garsoniyeri var. Nerede?
Yes, but she's got a pied-a'- terre in France that's an entire house where?
Locust Valley, Long Island, Bahamalar Johannesburg, Roma, San Francisco ve bu da başını sokacağı ufak bir yer.
Locust Valley, Long Island, the Bahamas... Johannesburg, Rome, San Francisco... and this little pied-à-terre. Peter Van der Veer.
Paris'te kiralık oda ve bu da annemin evi.
In Paris, it's a pied-a-terre, and this is my mother's house.
Frank Sinatra, Pied Pipers ve Tommy Dorsey ile birlikte.
Frank Sinatra with the Pied Pipers and Tommy Dorsey.
Paderewski's pied-à-terre?
Paderewski's pied-à-terre?
Robin Hood ve fareli köyün kavalcısı havasından bıktım artık.
I'm tired of this "Robin Hood" and "Pied Piper" bullshit.
Ben, fareli köyün kavalcısını anladım şimdi.
I know what you mean when you say the "Pied Piper".
- Fareli köyün kavalcısı.
- "Pied Piper".
Ne demek istiyorsun?
What do you mean, the "Pied Piper"?
Ve tabi fareli köyün kavalcısı da.
And the Pied Piper also.
Sanki beni takip edeceklermiş gibi nehrin içine girdim.
I walked, as if to the Pied Piper's tune, into the river.
- Pied de Cochon.
- Pied de Cochon.
- Ne bu, ikinci bir ev falan mı?
- What is this? Your pied-a-terre?
"Penguenli Köyün Kavalcısı" hikayesi.
A little "Pied Penguin" action.
Bu gidişle bana Venedik'de küçük bir baraka kalacak!
I wanted a pied-a-terre in Venice.
Cicely Fareli Köyün Kavalcısı.
The Pied Piper of Cicely.
"Fareli Köyün Kavalcısı"
"The Pied Piper of Hamelin."
Kasaba halkı ona para ödemedi diye... kavalcı çocukları alıp götürdü mü?
Did the Pied Piper take the children away... because he was mad the town didn't pay him?
Fareli Köyün kavalcısının yardımcısı?
The Pied Piper's assistant?
Fareli Köyün kavalcısının yardımcısı?
♪ The Pied Piper's assistant?
Ne var ki bu ayaklı gagalı kuşun beyaz kanatlarında sarımsı bölgeler var.
This one, however, the pied hornbill, has yellowish areas on its white wing patches.
Bir ayaklı sinekyutan.
A pied flycatcher.
Seni cehennemin sonuna kadar hiç sorgulamadan takip ettik ve geldiğimiz yere bak.
We've followed the pied piper to the gates of oblivion and look what it's brought us.
Bu geçen bahar yaptığım kulübe.
Um. this is a pied-à-terre I did last spring. Uh. that's a house I did on Long lsland.
Pied Piper bunlar için endişeleniyordu.
Pied Piper have been nagging for these.
- Bob kirlenmeye hazırlan.
- Bob... prepare to be pied.
Sana bir sürprizim var. Bu akşam için Pied du Cochon'da yer ayırttım.
I think it hardly qualifies as a date, so I have a surprise for you.
Siz Au Pied Du Cochon'a gidemediğinize göre sadık dostum ve ben oradaki hizmeti ayağınıza getirmeye karar verdik.
Since you two couldn't go to Au Pied de Cochon this evening, my faithful companion and I would bring it to you courtesy of their caterer.
Zavallı Will, kendine kırık kalpler sokağında bir yer buldu.
Poor Will just found himself à pied de terre on la rue de la pathétique.
Ben davet ettim, tabii... garsoniyerime.
I invited him, of course... to my pied-a-terre.
Çok fazla TV olduğunu söylemiştim. "The Pied Piper"
I'd say it's too much TV, "The Pied Piper."
Benekli Kavalcı yeni bir akort buldu.
The Pied Piper's found a new tune.
Bana Alacalı Domuzların Gaydacısı derdi.
Used to call me the Pied Piper of the Pigs.
Trompet çalıyorsun ama aslında çalman gereken alet kaval.
You're no trumpet player, you're the Pied-Piper.
Çizimlerine devam et.
The Pied Piper. Keep your drawings.
Bir çeşit fareli köyün kavalcısı olayı, Chuck Heston içeri atılmış gibi.
It has a kind of Pied-Piper-ness to it, with a little Chuck Heston thrown in there.
- Hip-hop çörekli tipler?
- Like a hip-hop pied piper?
Orada Pied Pipers çıkıyordu.
They were Pied Pipers out there.
Sonra Starlight Room'a dans etmeye gideceğiz.
I made reservations for tonight at Au Pied de Cochon.