Piercing Çeviri İngilizce
798 parallel translation
Göbek piercing'i acısı...
The heart piercing pains...
Almak için geldiğimiz şey onlar mı?
The things that are piercing them... are our targets?
Delici rüzgar diye bir şey duydun mu?
You've heard of the expression, "piercing wind".
- Öyle bir feryat ederim ki...
- A piercing scream...
İnsanın içine işleyen çığlıkların atıldığı o geceyi sizlerin hayal gücüne bırakıyoruz, Buzlardan sakınmayı, titreyen dişleri.
These are all we have left to imagine a night of piercing cries, of checking for lice, of chattering teeth.
Bu açıklanamayan felaketten sonraki iki bin asır içinde camdan, porselenden ve sert çelikten yapılmış bulutları delen kuleleri bile ufalanıp Altair-4'ün toprağına karışmış ve toprak üstünde hiç, kesinlikle hiçbir şey kalmamış.
In the 2000 centuries since that unexplained catastrophe...... even their cloud-piercing towers of- - Of glass...... and porcelain and adamantine steel... ... have crumbled back into the soil of Altair-4, and nothing...
23 Ağustos'tan önceki gece, intihar gecesi oduncular gölden gelen kulak delici çığlıklar duymuşlar.
And the night before August 23, the night of the suicide, lumberjacks heard piercing screams from the lake.
Ne radarlar ne de jet uçakları nereye gittiklerini anlayamadı.
Even to the piercing eye of radar and the speeding jet fighters.
Koluna piercing yaptıran bir adam gördüm.
I saw a man piercing his arm
Çünkü koca bir kafası, öldürücü çenesi var.
Big head, piercing look, lethal jaws.
Diyelim ki tek kelime konuşmuyor, O zaman tatlı dilini över, siz konuştukça kulağım bayram ediyor derim.
Say she be mute and will not speak a word... then I'll commend her volubility... and say she uttereth piercing eloquence.
Delik kulaklar ve delici gözler.
Pierced ears and piercing eyes.
Şu eğitimli zihnini meşgul edecek bir şeylere ihtiyacın var.
You need something to occupy that piercing mind of yours.
İri, yağlı, kıvırcık saçlı, küçük, gaddar gözleri ve siyah gözlüğü var.
Fat, greasy, curly hair, small cruel eyes piercing through dark glasses.
20 mm zırh delici mermileri olan bir topla.
20mm canon with armour-piercing shells.
Sanki beynime dikenler batıyordu.
Like a thorn piercing my brain.
Onları tek tek deldiğinizi gördüm, o büyük iğnelerle.
And you there, with your big pins... Seeing both of you piercing them, one by one... horrible!
Bıçak böbreğin üstünden, kaburgaların arasından girmiş, göğüs boşluğunu yarmış ve akciğeri kesmiş.
The entry wound was above the renal area between ribs, penetrating the chest cavity piercing the lung.
Keskin gözleri vardı.
Piercing eyes.
Hepsi de güzel, küçük erkek çocuklardı, siyah saçlı, delici mavi gözleri olan.
They were all beautiful little boys with black hair, piercing blue eyes...
"Boğaz deşen kargılı Lian San anısına!"
"Coffin of Lian San, the Throat-piercing halberd"
Beş mavi uçlu zırh delme oku, siyanür kaplı beş kırmızı uç, 30 saniyede öldürebilir.
Ten darts, five blue-tipped with armor piercing heads, five red-tipped, cyanide coated, causing death in 30 seconds.
Bu onu can evinden vurmak, kalbini deşmek, bağırsaklarını dökmek demektir.
It is like striking him in a vital place. It is piercing him to the heart, it is like tearing out his very bowels.
"Benim, benim," diye bağırıp bir şeyleri çekiştiriyor çocuk.
( piercing voice ) "Mine! Mine!" And you see this child pulling on something and yelling,
Öte tarafta daha büyük bir çocuk, "Hayır, odamdan aldın onu," diyor.
( piercing voice ) "Mine!" And at the end of it is an older child mumbling, "No, you got this out of my room." And you go up quickly and you hit the older child.
O zaman "delme tekniğini" uygulamana izin vereceğim
Then I'll let you try the piercing technique.
Salak! şu "delme tekniğinin"... bana sökmediğini anlamış olman lazım
Idiot, you should now understand, what'piercing'entails,
Mermiler zırh delen tipi.
The shell casings were armor-piercing.
Ve bunlar da kendinden ateşlemeli zırh delici mermilerdir.
And these rounds are self-propelled, armor-piercing.
Kasıkların bir ısırık izi olup olmadığına bakmalısın bunun gibi, atardamar ısırığı.
You would then just look for a bite on the inside of the thigh... like this one, piercing the artery.
Standart hafif-zırh-delici.
Standard light-armor-piercing round.
" Yalnızlığı delen biricikliğin ışığı
" Ray of oneness piercing the solitude
Ve Kelly, bir yerlerine piercing yaptırma.
And Kelly, don't get anything pierced.
İnek. Tam 15 yılımı piercing yaptırarak ve saçımı boyatarak bu muhteşem imajı elde etmek için harcadım ve lanet bir telefon yüzünden kaybettim.
I spent 15 years bleaching and dying and piercing just to create this awesome image, and it is shot to hell with one phone call.
Göğüs kafesini geçip göğüs boşluğundan kalbi delecek kadar güçlü vurmalısın.
Hard enough to drive the shaft through the ribcage, into the chest cavity, piercing the heart.
- Her kim, eline bir iğne battığını görür ise rüyanın hayra alamet olup olmadığı batan iğnenin ; hangi elin, hangi parmağına yorgan iğnesi ise, üzerinde takılı olan ipliğin rengi tamamen zıt anlamlarla yüklü olabilir.
If anyone sees in a dream, a needle piercing his hand to interpret it in a fortunate fashion or not the exact hand and the exact finger which the needle pierced should be specified.
Yeri gelmişken, bu fikri İngiltere'de zırh delici kabuklarda zaten kullanmıştık.
As a matter of interest, we've already used the idea in England for armor-piercing shells.
Hey bırak şu yastığı. Kendine gel. Su getir.
Why are you piercing the pillows
Teşhircilikten haz almıyorsanız, kamerada yüzünüzü göstermeyin, ayrıca piercing ve dövme gibi sizi deşifre edecek şeyleri de göstermemeye gayret edin.
( Woman ) Unless you're happy to be exhibitionists, keep your faces out of shot, and also ensure you hide any unique piercings or tattoos to keep your identity properly protected.
Patlayıcı ya da delici silahlara ne dersin?
Not high - explosives, or armor-piercing?
- Yelek delen kurşunlar.
- Armor-piercing bullets?
Yelek delen kurşunlar, evet.
Armor-piercing bullets, yeah.
Yapma! Sanki beyaz kızgın bir kılıç beni delip geçiyor gibiydi.
It was like a white-hot blade piercing me through and through.
"Yalnızlığın çığlığı, tek başına bıraktığı,..."
Solitary cry piercing my flesh,
Yalnızlığın çığlığı, tek başına bıraktığın...
Solitary cry piercing my flesh,
Zırh delen bütün teşkilatı sökmüştük.
We offloaded all the armor-piercing rounds.
Zırh delici, siyanür kaplı mermilerden alabilir miyim?
Can I get armor-piercing, cyanide-tipped bullets?
Kalp delen vuruş!
Heart-piercing precision in one stroke!
Yu Sek Fırtına Mızrak öğrenecek!
Yu Sek will train in the throat piercing spear.
Üç yaşındaki "Benim, benim!" diyor ve bu ses evde yayılıyor ve titreşimler yetişkinin omurgasına yayılıyor ve dizlerinin sallanmasına yol açıyor.
And the three-year-old says, ( piercing voice ) "Mine! Mine! Mine!"
Yelek delenler mi?
Armor-piercing bullets?