Planlandığı gibi Çeviri İngilizce
885 parallel translation
Planlandığı gibi Enerji Besleme kaynaklarını ele geçirdik.
We have taken over the Energy Filler supply repositories as planned. All right.
Sen planlandığı gibi destek trenleri ile takip et.
You follow with the supply trains as planned. "
Tıpkı o zaman planlandığı gibi güzel bir düğün yaparak kendimi affettireceğim.
By going beautifully through with it now as originally and most beautifully planned.
Ben haber vermedikçe, planlandığı gibi devam edin.
Will it be safe? It will have to be. I'll try and get in the girl's room.
- Malları planlandığı gibi sevk ederiz.
We can deliver the stuff as arranged.
Eğer saldırı planlandığı gibi gerçekleşirse bu, diğer belgelerin gerçekliğini de tasdiklememize yardımcı olur.
If the raid takes place on schedule that would confirm the authenticity of the other documents.
Ekselansları planlandığı gibi yarın dönecek mi?
Will his Excellency return tomorrow as planned?
İşler tam olarak planlandığı gibi gitmedi ama...
Things haven't gone off exactly like they might have, but -
Herneyse, planlandığı gibi eve dönüyorum.
Anyway, I'm going home as planned.
Her şey planlandığı gibi mi?
Everything in order?
Gemi, planlandığı gibi yarın sabah yerine bu gece yola çıkıyor.
She sails tonight instead of in the morning as planned.
Ve şimdi asıl planlandığı gibi yaparak, bunu telafi etmek istiyorum.
I hope to make it up now by going through with it.
Ve şimdi asıl ve çok güzel bir şekilde planlandığı gibi yaparak,..
But I hope to make it up now by going through with it...
Böylece her şey planlandığı gibi gidiyor.
Everything is going as planned.
Her şey planlandığı gibi gidiyor.
Everything going to plan.
100,000 litre süt ve 70 ton et.. planlandığı gibi Berrek Kıyı Devlet Çiftliğinden teslim edildi.
100,000 litres of milk and 70 tons of meat have been delivered above plan by the Bright Shore State Farm.
Planlandığı gibi mi yapacağız?
Are we going through with it?
Planlandığı gibi, bu gece!
Tonight, as scheduled!
Eğer işler planlandığı gibi giderse, buna hiç pişman olmayacaksın.
If things go as planned, you won't regret it.
- İş bu akşam bitecek. Planlandığı gibi.
- It's on tonight.
Her şey planlandığı gibi gidiyor.
Just as planned.
Amiral Torrey, operasyon planlandığı gibi gelişiyor mu?
Admiral Torrey, is the operation going according to schedule?
Manevralı rota, planlandığı gibi.
Steer evasive course as planned.
- Her şey planlandığı gibi mi?
- Everything go as planned?
Evet, sanırım planlandığı gibi saldırıyı gerçekleştireceğiz.
Yes, I think we'll go ahead with the mock attack as planned.
Nakliye planlandığı gibi gerçekleşti.
The last big shipment went as scheduled.
Bazı şeyler planlandığı gibi yürümez, değil mi?
Things just don't turn out the way we plan them, do they?
Ben Julian Wall son X4 nakliyatının planlandığı gibi gerçekleştirildiğini haber veriyorum.
This is Julian Wall advising you that the final shipment of X4 has arrived exactly on schedule.
Beyler, beyler! Resmi toplantı planlandığı gibi devam edecektir. Hazır olduğunuzda başlayabiliriz.
Gentlemen, gentlemen, the official arrangements will proceed as planned, whenever you are ready.
Planlandığı gibi son vagonu kullanın.
Take the last car as planned.
Her şey planlandığı gibi gitti.
Everything went as planned.
Herşey planlandığı gibi gitti.
Everything's gone to plan.
Nasıl, planlandığı gibi gitti mi?
Everything go according to plan?
Elbette efendim. Tıpkı planlandığı gibi.
Absolutely, sir, Just as planned.
Eğer her şey planlandığı gibi giderse senden beş gün daha istiyoruz.
If all goes the way they planned it, they want you in five days exactly.
- Her şey planlandığı gibi gitti. Güzel.
Everything according to plan.
Evet, Gökkuşağı Operasyonu, tam planlandığı gibi... 3. Aşamaya girdi.
Yes, Operation Rainbow has entered Phase 3... precisely on schedule.
Yörünge modülü planlandığı gibi üst kademe roketinden ayrılamadı.
Orbital module has failed to separate from upper stage booster as planned.
Önermiş olduğum operasyon planlandığı gibi uygulanacak.
The operation which I recommended will proceed as planned.
Hepsi planlandığı gibi Yeğen.
He had terminal cancer.
Planlandığı gibi ben Siraküza'ya çıkacağım.
I will land at Syracuse as planned.
Muharebe, 7 Aralık'ta başlayacaktır aynen planlandığı gibi.
Hostilities will begin on December 7th exactly as scheduled.
Jesus, sen de planlandığı gibi demiryollarına ve manevra bölgelerine saldıracaksın.
Jesus, the railway station and the marshalling yards as planned.
Şef, planlandığı gibi, Song Hualong geldi nerede?
Chief, Song Hualong is here, just as expected. Where?
Granitten yapılmış, dört katlı bir mahkeme salonum olacak böylece aşağı bakıp her şeyin planlandığı gibi gittiğini görebileceğim.
And I am going to have a courthouse made of granite, four stories high... so I can look down and see that everything is going to plan.
İşler planlandığı gibi gidiyordu.
The businesses were improving quickly.
İşler planlandığı gibi gitmedi. Japonlar Tayland'ı ele geçirdiklerinde henüz savaş ilan etmediğimiz için karşı koyamamış bu nedenle baştan 1-0 yenik duruma düşmüştük.
They had obtained to enter in Thailand e we did not want to break the neutrality.
Planlandığı gibi bir yumuşak iniş motoru fırlatılarak kararlaştırılan bölgeye yumuşak bir iniş sağlandı.
A soft-landing engine fired according to plan and a smooth landing was made in the arranged area.
Evliliğimiz planlandığı gibi yapılacak.
Our marriage will go on as planned.
Bazen işler planlandığın gibi gitmeyebilir. Benim orada olmam gerekiyor.
Even though things haven't worked out the way they should, I've got to be there.
Yolculuğumuzu planlandığımız gibi 4 saat 18 dakikada tamamlayacağız.
We expect to make our flight today in four hours and eighteen minutes.