Sabah 9 Çeviri İngilizce
1,323 parallel translation
Sabah 9.00'da topçu birliğine malzeme almak için Lesnica'ya gitmiştim.
At 9 : 00 a.m. I went to Lešnica to get some supplies for the battery.
Sabah 9.00'da stüdyoda olmam lazım.
I have to be at the studio at 9 : 00.
Uh, Lizzie, eğer fikrini değiştirirsen, yarın sabah 9'da Trevi Fountain'da buluşalım.
Uh, Lizzie, if you change your mind, I will meet you tomorrow morning at the Trevi Fountain at 9 : 00.
Gerisi yarın sabah 9'da.
Voir dire will resume tomorrow, 9 a.m.
- Sabah 9?
9. ; 00 a.m.?
Tüm bunları yarın sabah 9'a kadar yerine getirirseniz.
As long you've done that by 9 : 00 a.m. Tomorrow morning.
Sabah 9.
9 : 00 a.m.
Yeni reklam vermek isteyenler sabah 9'dan beri arıyorlar.
I've had new advertisers on the telephone since 9 o'clock.
Yarın sabah 9'da yeniden gelin.
Come back tomorrow at nine.
Pazartesi günü, sabah 9'da 206 numaralı ofise gelin.
Come to office 206 at nine on Monday.
Yarın sabah 9'da başlıyorum.
I start tomorrow morning at 9 : 00 a.m.!
Bu sabah 9 : 00'da bir bebek doğurttum.
I delivered a baby this morning at about 9 : 00.
O gün 2'de bir araba almış, ertesi sabah 9'da geri götürmüş.
He checked out a car at 2 : 00 that afternoon and returned it the following morning at 9 : 00 am.
Bay D yarın sabah 9'da basın toplantısı düzenleyecek.
Mr. D has called a press conference for 9 : 00 a.m. Tomorrow morning.
Sabah 9'dan akşam 6'ya, Pazartesi'den cumartesiye açığız.
We are open nine till six, Monday to Saturday.
Yarın sabah 9'da hazır olun yeter.
Just be ready by 9 : 00 tomorrow morning.
Fazla kalamam. Sinagogda sabah 9 dersim var.
But I can't stay late because I have a 9 a.m. Conversion class at the synagogue.
Fort Armistead limanı civarında, sabah 9'da.
0900 hours, by the Fort Armistead dock.
DCP yarın sabah 9 da Polis merkezinde olmamızı emretti.
We are to be there at the headquarters at nine tomorrow. The DCP's orders
Haber ekibi gözleme kahvaltısı yarın sabah 9 yerine 8'de.
The team pancake breakfast is tomorrow morning at 9 : 00 instead of 8 : 00.
Adamım, saat sabahın 9'u sen kalkmış mal var mı diyorsun.
Nigger, it ain't even 9 : 00, and you fiending on it.
Sabahın 9'da mı içmiş?
He's lit at 9 : 00 in the morning?
Eve Cleary'nin başına her ne geldiyse sabah cumartesi sabahı saat iki ila dokuz buçuk arasında geldi.
So whatever happened to Eve Cleary... happened between 2 : 00 a.m. and 9 : 30 Saturday morning.
- Cumartesi sabahı 9 : 15 gibi.
- Around 9 : 15 Saturday morning.
- Bu sabah saat dokuzda tekne göletinde.
- In a boat pond, 9 : 00 this morning.
10 : 28'de oda servisini çağırmış ve ertesi sabah dokuza kadar kimse onu görmemiş.
- It did. He ordered up room service at 10 : 28... and nobody saw him until the next morning at 9 : 00.
U-9'un üç İngiliz zırhlısına yaptığı başarılı torpido saldırısı haberini sabah yürüyüşünden dönerken öğrendik.
On our return from the morning ride, the first news of the successful torpedo attack by the U-9 on three English cruisers.
Saat sabahın 9'u. Yani?
It's 9 : 00 in the morning.
Yarın sabah 09.00'da benim ofisimde olur musun?
There's a conference call at 9 : 00 a.m.
- Sabah 09 : 00'da benim ofisimde tamam mı?
- My office at 9 : 00, okay?
Sabah 09.30 Binbaşı Cotard.
9 : 30 a.M., major cotard.
Yarın sabah dokuzda dosyayı masamda istiyorum.
I want the file on my desk by 9 : 00 a.m. tomorrow.
Ama bu sabah 09.58'deki son atıştan beri...
But since the last shot rang out at 9.58 this morning...
9-1-1 sabah 11.30`da aranmış.
The 9-1-1 call came in 11 : 30 in the morning.
Bu teklifle hâlâ ilgileniyorsanız pazartesi sabahı tam dokuzda burada olun.
If any of you are still interested in this proposition be here 9 a.m. sharp Monday morning.
Evet, yarın sabah saat dokuzda.
Yeah, it's at 9 o'clock tomorrow morning.
Sabah saat 9 : 00'da, 12. karayolu yakınlarında.
9 : 00 a. m. Near Route 12.
Salı sabahı saat 9 : 00 itibarıyla mı? Peki ya 10 : 00'da?
A. 9 : 00 O'CLOCK ON TUESDAY MORNING?
Bu sabah saat dokuzda neredeydin Butters?
Where were you this morning at 9 : 00, Butters?
- Bu sabah dokuzda neredeydiniz?
- Where were you this morning at 9 a.m.?
Bu komik çünkü o sabah iki ile dokuz arasında 25.
Right. Well, that's funny, because we have it that you were at the Richfield Motel off of Route 25 between 2 : 00 and 9 : 00 A.M. That morning.
- Saat sabahın dokuzu.
- It's 9 : 00 in the morning.
Cumartesi sabahı, 09 : 30.
It's 9 : 30 a.m. Saturday morning.
Sabahın dokuzunda bunun için beni kim kaldırdı?
I'm thinking, "Who woke me up at 9 in the morning for this?"
Salı sabah saat dokuzda benimle stadyumda buluş.
You meet me at the ball park Thursday morning at 9 : 00.
Sadece sabah 8 : 30 ve 9 : 00 arası müsaitim çünkü benim bir hayatım var.
I am only available between 8 : 30 and nine in the morning because I have a life.
Bebeğim sabah trenine biner... 9'dan 5'e kadar çalışır...
- " My baby takes the morning train He works from 9 to 5 and then...
Yarın sabah, seni tam saat 09 : 00 da arka girişte istiyorum.
Tomorrow morning, I want you at the rear entrance, 9 : 00 sharp.
Sabahın 9 : 30'u ve uçuyorsun.
9 : 30 in the morning, and you're high.
Bowie'nin dükkanı, her sabah orada kahvaltı eder, 9'da.
Bowie's store, breakfast every morning, 9 a.m.
Tamam, Pazar sabahı 9'da görüşürüz.
Well, see you Sunday at 9 AM.
sabah 8 42
sabah görüşürüz 127
sabahları 23
sabah 10 40
sabah 11 17
sabah 3 24
sabah 7 50
sabah mı 28
sabaha görüşürüz 62
sabahın 4 22
sabah görüşürüz 127
sabahları 23
sabah 10 40
sabah 11 17
sabah 3 24
sabah 7 50
sabah mı 28
sabaha görüşürüz 62
sabahın 4 22