Saklayacak bir şeyim yok Çeviri İngilizce
280 parallel translation
Başka saklayacak bir şeyim yok.
I have nothing else to hide.
Saklayacak bir şeyim yok.
I've nothing to conceal.
- Saklayacak bir şeyim yok.
- I have nothing to hide.
Saklayacak bir şeyim yok.
I've got nothing to hide.
Saklayacak bir şeyim yok.
I got nothing to hide.
Bak, saklayacak bir şeyim yok,
Look, I got nothing to hide.
Saklayacak bir şeyim yok. Hele ilişkimiz bu duruma gelmişken.
No reason I should try to hide anything, is there the way things are between us now?
Saklayacak bir şeyim yok.
I have nothin'to hide.
Saklayacak bir şeyim yok, endişelenmeyin.
Nothing to hide, nothing to worry about.
Saklayacak bir şeyim yok.
We just have a conversation. I've got nothing to hide.
Bütün dinleyicilerim dostum olduğuna göre, onlardan saklayacak bir şeyim yok.
Since all these folks out here are my friends, I ain't got nothing to hide from you.
Burada insanlardan saklayacak bir şeyim yok, anlıyor musun? Eminim, Bilseydim...
It is to keep people out who have no business there, do you see?
Saklayacak bir şeyim yok. Ben yapmadım ki!
I have nothing to hide, I didn't do it!
Kolombo, ofisteki herkese benim için bir şey söylemeni istiyorum benim saklayacak bir şeyim yok.
Hey, Columbo, I want you tell those people down at your office one thing for me, that I got nothing to hide.
Benim saklayacak bir şeyim yok elbette.
Well, I have nothing to hide, of course.
Benim saklayacak bir şeyim yok.
I have nothing to hide.
- Ne olduğunu bilmeliyim. - Saklayacak bir şeyim yok.
I want to learn from you.
Saklayacak bir şeyim yok.
I have not anything hiding.
- Saklayacak bir şeyim yok.
Look, Lieutenant, I have nothing to hide.
- Saklayacak bir şeyim yok.
I have nothing to hide.
Şey, saklayacak bir şeyim yok, bu yüzden- -
Well, I guess I got nothing to hide now, so- -
Benim saklayacak bir şeyim yok, Bayan Lane.
I have nothing to hide, Miss Lane.
Hayır, benim saklayacak bir şeyim yok.
No, I don't have anything to hide.
- Saklayacak bir şeyim yok.
philip : I've got nothing to hide.
Bakın, saklayacak bir şeyim yok.
Look, I've got nothing to hide.
Saklayacak bir şeyim yok.
What have you got to hide?
J.C'den saklayacak bir şeyim yok. Sorun değil.
Oh, I don't have any secrets from J.C. It's fine.
Saklayacak bir şeyim yok artık. Sahip olduğum şeyi kullanabilirim.
I have nothing to hide anymore.
Buna inanmakta zorlanabilirsiniz Dedektif ama benim saklayacak bir şeyim yok.
I know you find it hard to believe but I have nothing to hide.
Saklayacak bir şeyim yok.
I got nothin to hide.
Çünkü saklayacak bir şeyim yok.
'Cause you don't close the door. That's'cause I have nothing to hide.
Saklayacak bir şeyim yok.
I've nothing to hide.
Oku istersen, saklayacak bir şeyim yok.
Read it. I have nothing to hide.
Bizim buralarda birisi saklayacak bir şeyim yok diyorsa kesin saklayacak bir şeyi vardır.
Around here, we don't make a point of saying we've got nothin'to hide... if we've really got nothin'to hide.
Benim saklayacak bir şeyim yok.
I ain't got nothin'to hide.
- Saklayacak bir şeyim yok.
The Man ain't got nothing to hide.
Evet ama saklayacak bir şeyim yok, şeker pancarım.
Well, I have nothing to hide, sugarplum.
Saklayacak bir şeyim yok.
I haven't got anything to hide.
- Saklayacak bir şeyim yok.
- I got nothing to hide.
Bu delilik, saklayacak bir şeyim yok!
This is crazy! I have nothing to hide!
- Saklayacak bir şeyim yok. Bu ürünü tanıyor musunuz?
Do you recognize this product?
- Tabii, bakın. Saklayacak bir şeyim yok.
I got nothing to hide.
Juan, sen de "saklayacak bir şeyim yok" lafını bırak.
Oh, just as soon as you drop the "I've got nothing to hide" routine, Juan.
Saklayacak bir şeyim yok.
I have nothing to hide. Of course you have.
Saklayacak bir şeyim yok.
I have nothing to hide.
Polisten veya sigorta şirketinden saklayacak hiç bir şeyim yok.
I have nothing to hide from the police or the insurance company.
- Gerçi saklayacak bir şeyim de yok. - Hayır!
- Not that I have anything to hide.
" Evet, saklayacak bir şeyim yok.
" Yes, I didn't hide anything during the proceedings.
Saklayacak bir şeyim yok.
I've nothing to hi
Saklayacak hiç bir şeyim yok.
I have nothing to hide.
Saklayacak bir şeyim yok.
No, that's okay.
bir şeyim yok 220
sakla 24
sakla onu 19
saklan 141
sakladım 23
saklanıyorum 16
saklanıyor 39
saklanın 104
saklanıyor musun 18
sakla 24
sakla onu 19
saklan 141
sakladım 23
saklanıyorum 16
saklanıyor 39
saklanın 104
saklanıyor musun 18