Saygı mı Çeviri İngilizce
9,313 parallel translation
Drew'la geğirme yarışması yapıp kazanırsam bana saygı mı duyacak?
I should challenge Drew to a burp fight and if I win he'll respect me?
Ve sınırlarımıza saygı duyuyoruz.
And we agreed to respect boundaries.
Kral'a saygısızlık ettim. Ve sana da. Ama sana olan aşkım ilk günkü gibi güçlü.
I have offended the king and I have offended you but my love remains as strong as the day we met.
İsteğine saygı duyuyorum.
And I'm honoring that request.
Normalde beline olan saygımdan * yerdeki çatlaklara basmazdım, anne ama bugünden sonra manasız geliyor.
Normally, I'd be avoiding these cracks out of respect of your back, mom, but after today, it seems pointless.
Bu arada bir daha karım hakkında saygısızca konuşursan, seni öldürürüm.
Oh, by the way, if you ever speak disrespectfully again about my wife, I'll kill you.
Ben de saygımı göstereceğim.
Gonna pay my respects.
Sanhedrin'in bilge büyüklerine saygımız sonsuz ama inançlarımızı savunmaya çalışmayacağız.
Out of respect for the learned elders of the Sanhedrin, we will not seek to defend our beliefs.
Onlar, mükemmel dünyalarında yaşamama kararımıza saygı gösteriyorlar, ama burada ne oluyor biliyor musunuz?
They respect our decision not to live in their perfect world, but do you know what happens here?
Teğmenim, tüm saygımla, ama oradaki bizim papazımız.
Lieutenant, with all due respect, it's the chaplain.
Bugün, cemiyetimizin destekçisi, kardeşimiz, koruyucumuz Şerif Elizabeth Forbes'a övgülerimizi ve saygımızı sunmak için buradayız.
We are here today to pay our tribute and our respect to a pillar of our community, our sister, our protector Sheriff Elizabeth Forbes.
Bugün burada, Şerif Elizabeth Forbes'a saygımızı sunmak için bulunmaktayız.
We are here today to pay our respect to sheriff Elizabeth Forbes.
Kesilmiş versiyonunu istedin ben de saygıyla sona atladım.
You requested a truncated version, so I respectfully jumped to the end.
Batman'e ve başarılarına saygım var.
My respect for Batman and all he's achieved is high.
Açık sözlü insanlara saygı duyarım.
I respect transparent people.
Saygımı kaybettin.
You lost my respect.
Evlendiğimde saygınlığımı yitireceğim.
I'd be marrying down, diminishing my own standing.
Bugün burada Şerif Elizabeth Forbes'a saygılarımızı sunmak için toplandık.
We are here today to pay our respect to sheriff Elizabeth Forbes.
Tırmandım, tırnakladım, savaştım. Şimdi de saygı duyulan korkulan, nefret edilen ve taparcasına sevilen biriyim.
I've climbed and clawed and fought and now I'm respected, feared, hated, and worshipped.
Glen, bak, sen ve ben farklı kişileriz ama yeteneklerine inanılmaz saygım var.
Glen, look, you and I... We've had our differences but I have enormous respect for your abilities.
İsa'yı bisiklet sürerken düşünmek biraz saygısızlık olarak görülebilir sanırım.
Well, I suppose the image of Christ riding a bicycle could seem a little bit disrespectful.
Karımın hayatı üzerine, size saygısızlık etmek istemedim.
On my wife's life, I meant no disrespect!
6 yaşındayken ne olmak istediğine karar verip asla değiştirmeyen insanlara saygım tamdır.
I've always admired people who decided what they wanted to be when they were six years old and never waivered.
Tamam, Kızıl'a saygılarımı ilet.
Yeah, give Red my regards.
Şimdiye kadarki ve bundan sonra olacak saygısızlıklarımı affedip lütfen bana güvenin Kont Saazbaum.
Please forgive me for all the wrongs I have done you in the past, and am sure to do in the future... Count Saazbaum.
Bu yüzden sadece hakkım olan mirası kaybetmedim, sana olan tüm saygımı da kaybettim.
Which is why I've not only lost my rightful inheritance, but all respect for you.
Neyse, en azından küçük milyarderlere olan saygım arttı bugün.
Well, if nothing else, today has given me a newfound respect for boy billionaires.
24 saatten az bir süredir kayıp olanları genelde dikkate almayız ama Wayne Girişimcilik'e olan saygımızdan dolayı...
We usually don't post missing persons until they've been missing for 24 hours, but out of respect for Wayne Enterprises...
Yani kimsenin bizim bu sinsi planımıza saygısı yokmuş gibi.
It's like they have no respect for our sneaky plans.
İtirazlarınıza saygım var ama şu töreni yapalım artık.
I understand and respect you. But now we start the ceremony.
Ordunuza ve halkınıza saygılarımı sunmak için gitmiştim.
I came to show the Army and people respect.
Tüm saygımla Sayın Yargıç mahkemenin kanun hükmünü onaylamasını ve malımın bana geri verilmesini istiyorum.
With all due respect, Your Honor, I ask you to uphold the rule of the law and return my property to me.
Saygılarımı sunuyorum.
- I'm paying my respects. - Oh.
Asıl sana saygı duymuyor çünkü bana avukata ihtiyacı olduğunu söylediğinde onu sana yollamaya çalıştım ve bana dedi ki
He definitely doesn't respect you, because when he told me he needed a lawyer, I tried to send him your way, and his exact words were,
Onlara zaman tanıdım, ve saygı gösterdim.
I gave them time, Respect and love.
Ben kanunlara saygılı bir vatanseverim.
I'm a law-abiding patriot.
Mesajımız şefkatli ve saygılıydı.
Our text was compassionate and respectful.
Bütün saygımla reddetmek zorundayım.
I must respectfully decline.
Kontrolü aldığına ve elinde bir kanıt olduğuna göre evliliğin konusunda zor kararlar vermelisin ve son derece saygın bir avukat olarak sana diyorum ki...
- Well, since you've taken back control, and you have your proof, you have some tough decisions to make about your marriage and as a highly-regarded legal professional, I'm here to tell... oh my God!
Sana yalan söyleyip, tasvip ediyormuş gibi yapmayacağım. Ama... sen bir yetişkinsin ve kararına saygı duyuyorum.
I'm not gonna lie to you and pretend I approve, but... you're a grown man, and I respect your decision.
Çünkü bugünümüzü demokrasiyi ve saygıyı Arjantin topraklarında yaşayan halkımız adına güvence altına almanın getirdiği büyük sorumluluğa sahibiz.
Because... we all have... the enormous responsibility of ensuring, today, and for all time, democracy and respect for human dignity throughout the land!
Saygılı bir şekilde söylüyorum bayım, ben bu kadını seviyorum.
With due regard, mister, I love this woman.
Bu nedenden dolayı size mütavazı saygımı ve liderliğinizden şüphe ettiğim için bir özür borçluyum.
For that reason, I owe you my humble respect and an apology for ever doubting your leadership.
Eskiye saygı da mı kalmadı?
Is nothing sacred?
Saygılarımı sunarım ama şu anda yanımda olan insanlar, sizinkilerden daha zeki ve bunun işe yaramış olması gerektiğini söylüyorlar.
Respectfully, the people in my room are smarter than the people in your room, and they say that it should have worked.
Beyler, saygılarımla arz ederim ki hepimiz önceden üstünde anlaştığımız parlamenter usullere uyuyoruz.
Gentlemen, I respectfully submit that we all follow the rules of parliamentary procedure, - which we all agreed to prior to today.
Pardon, ben... sadece saygılı olmak istiyordum.
I'm sorry, I didn't... I was trying to be respectful.
Tüm saygımla söylüyorum Kralım... nereden bilebilirsiniz?
With all due respect, my King... how would you know?
Saygılarımızı sunuyoruz ve üzgünüz.
Here he comes. Oh! Okay, and we're paying our respects, and we're sad.
Doğru ama beni düzene sokuyor, bana bir sorumluluk veriyor ve kendime saygımı.
True, but it gives me structure, a sense of responsibility. Self-respect.
Ben Polislere saygı duyarım.
I respect the police.