English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ U ] / Utangacım

Utangacım Çeviri İngilizce

474 parallel translation
Ben çok utangacım!
I'm too shy!
Ben mi utangacım?
Shy? Not particularly.
Kendim sorardım ama çok utangacım.
I'd ask you myself, only I'm shy.
Kızlarla gergin ve utangacımdır.
I'm nervous, shy with woman.
Biraz utangacım ama ezberden küçük bir şiir okurum.
I'm a bit shy, but I'll recite a little poem.
Bu şarkıyı dönüp yüzüne bakarak söylemek için fazla utangacım. Fakat kalbimle söylüyorum bilmiş ol.
I'm too shy to turn around and say it to your face, but I mean it from my heart.
Ben de utangacımdır.
I'm shy too.
Utangacım. O da öfke yönetimi kurslarından birine gitmemi önerdi.
I'm a shy guy... and he suggested taking one of these aggression-training courses.
Korkuyorum ve utangacım.
I'm afraid and I'm shy.
Belki de fazla utangacım.
Too shy, perhaps.
Tam benim tipimsin Utangaç aşık tipi, canım
You're my type Of a shy type of a beau, dear
Ben utangaç, pısırık bir adamım.
Here am I - a shy, diffident sort of man.
O kadar da utangaç değilim.
I'm not really so shy.
Çok utangaç biri, bu yüzden ona sert bir içki ayarladım.
He's very shy so i've fixed a "volcano".
Beni seviyor çünkü ben kibar, nazik ve tasalıyım ve heyecanlı ve utangaç ve şefkatliyim!
She loves me because I'm sweet and gentle and worried and nervous and shy and tender!
Dahiler çekingen ve utangaç olmaz mı?
I thought intellectual giants were supposed to be backwards and shy.
- Sadece biraz utangaç. - Utangaç mı?
- He's just a little shy.
Üzgünüm, ben çok utangaçımdır.
Excuse me, I'm terribly shy.
Utangaç değilim.
I'm not ashamed.
Çok utangaçımdır.
I'm very shy.
Utangaç mısın?
Embarrassed?
O sadece her zaman biraz utangaç, bu yüzden onu yalnız bıraktım.
Only he's really shy all the time, so I left him alone on purpose.
Ben, utangaç mı?
Me, shy?
Dansa kaldırılmayan bir çift utangaç kız mı?
Couple of wallflowers?
- Soyunmak konusunda biraz utangaçımdır.
I`m a bit shy about undressing
Özellikle utangaç olduğum söylenemez ama sadece yaşadığımız dünyayla ilgili bir durum.
It's... it's just... the kind of world we live in.
- Utangaç mısın Charlie?
- Shy, Charlie?
Şu utangaç oğlanlardan mısın, Stevens?
One of these shy lads, are you, Stevens?
- Utangaç mı?
- Is he shy?
Neşeliyim ama utangaçım.
So am I. I am joyful, but I'm shy.
- Ben utangaç değilim.
I'm not shy.
Dudaklarım. iki utangaç hacı yüz sürüp mihrabına. hazırdır bu kaba dokunuşu bir öpüşle yumuşatmaya.
My lips, two blushing pilgrims, ready stand to smooth the rough touch with a gentle kiss.
Uzmanlarımız sizi "korkunç derece sıkıcı", "hayal gücü kıt", "utangaç, iradesiz," "kolayca hükmedilebilir", "espri anlayışı olmayan," "can sıkıcı" ve "önüne geçilmez bir şekilde tekdüze ve berbat" diye nitelendirdiler.
Our experts describe you as... "an appallingly dull fellow", "unimaginative",... "timid, spineless," "easily dominated",...
Pek utangaç sayılmam.
I'm very shy.
Sarhoş olmadığım zaman çok utangaç olurum.
When I'm not drunk, I'm super-modest.
Sanırım tam olarak anladın ben aslında çok utangaç biriyim.
I guess when you get right down to it, I'm just... basically... a very shy person.
Aramızda en utangaç olanımız sonunda utangaçlığını yendi ve evlenmeye karar verdi.
The most bashful one of us, who finally overcame his shyness and decided to get married.
Her zaman utangaç biri olarak tanındım.
I've become so impudent. All my life everyone thought of me as bashful.
Çıkman gerekmiyor, utangaç değilimdir.
You don't have to go. I'm not shy.
Utangaç mısınız?
Shy?
Ben aptalım, sen de utangaç.
I'm dumb and you're shy. What do you think?
Dört yıl önce Montreal'de tanıştığım o utangaç kadına ne oldu?
What happened to the shy woman I met four years ago in Montreal?
Hakkimda b ¡ Imen gereken ¡ Ik sey... b ¡ raz utangaç oldugumdur tatlim.
One of the first things you should know about me, my darling is that I'm a little shy.
Utangaç mısın?
Bashful?
Utangaç olan benim halbuki.
I'm supposed to be the shy one.
Utangaç falan mısın?
Are you shy or what?
Hiç utangaç değilim.
I'm not shy at all.
Utangaç olmadım.
I haven't become shy.
Utangaç biriyim.
I'm basically a shy person.
Keşfettiğim şeylerden birisi, aslında çok utangaç olduğum.
One of the things I've discovered is I'm a very shy person.
Tatlım, baban öldüğünde sen hala burnunu kitaplarından dışarı çıkarmayan yüzünde iğrenç bir tik olan utangaç bir kızdın.
Darling, when he died, you were still a little gawky girl, with your nose in a book and a terrible facial tic.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]