Vaktın Çeviri İngilizce
6 parallel translation
Sen hem bekarsın hem vaktın var. Benim elim kolum bağlı.
You're single with time and I'm stuck.
- Pekâlâ Erica. Sanırım gitme vaktın geldi.
- Okay, Erica, you should probably just go.
Ben, vakt ¡ n ¡ ayirdigin ve düsünceler ¡ n ¡ paylastigin ¡ ç ¡ n sagol.
And Ben, thank you for your time and thought.
K ¡ msen ¡ n vakt ¡ yok k ¡.
No one has the time.
Seni öldürecek vaktım yok gerzek, ama istersen, bir iki parmağını kırabilirim.
I got no time to kill you now, but I can break a finger or two.
O zaman Vikontların intikam vaktı geldi bence.
I think it's time for some Viscount revenge.