English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ Y ] / Yaralandın mı

Yaralandın mı Çeviri İngilizce

1,226 parallel translation
- Yaralandın mı?
Hurt.
Mary! Yaralandın mı?
Mary, are you hurt?
Yaralandın mı?
Are you hurt?
Ya da yaralandın mı?
Or get hurt?
- Yaralandın mı? - Bir sıyrık.
a scratch.
Yaralandın mı?
Did you hurt yourself?
Yaralandın mı?
Are you wounded?
Dr. Bashir yaralandın mı diye baksın.
Let Dr. Bashir check you for injuries.
Yaralandın mı?
Are you injured?
Sen hiç yaralandın mı?
You ever been wounded?
Ne halt ediyorsun yerde? - Yaralandın mı?
- Stamm, are you hurt?
Yaralandın mı?
- You aren't hurt, are you?
- Yaralandın mı, anne? - Hayır.
Are you injured, Mummy?
- Buffy, yaralandın mı?
- Buffy, are you hurt?
Yaralandın mı?
Were you hurt?
Baba, yaralandın mı?
Dad, are you hurt?
Yaralandın mı?
You hurt?
Yaralandın mı?
Are you cut?
- Yaralandın mı? İyiyim.
i'm fine.
Yaralandın mı?
Did they hurt you? !
Konuşsana kardeşim. Yaralandın mı?
Speak, Brother.
Yaralandın mı?
Are you hurt? Come on!
Angel, yaralandın mı?
Did you get hurt?
- Yaralandınız mı yâverim?
- Are you hurt, lieutenant?
Yaralandığınızı sanmıştım.
I thought you'd received some wound.
Yaralandınız mı?
Are you hurt?
- Yaralandın mı?
- Are you hurt?
Marianne, yaralandın mı?
Marianne, are you hurt?
Tanrım, bana ateş ettiğini sandım! Yaralandın, madam.
Christ, I thought you were firing at me! ( click ) You're wounded, ma'am.
Senin için yaptığım onca şey bir yana yaralandığında yaralarını sardığımı da mı unuttun?
Even if you forget I've done so much for you, you must remember I covered for you and got injured.
Bu zehre batırırım kılıcın ucunu, hafiften yaralandı mı Hamlet öldü demektir.
I'll touch my point with this contagion, that if I gall him slightly it may be death.
Şölenindeydim düşmanımın Biri ansız yaralayıverdi beni orada, Kendi de yaralandı.
where on a sudden one hath wounded me that's by me wounded.
Hiç yaralandınız mı, Adınız Neydi Bayım.
You ever been shot, Mr. Whatever Your Name Is?
İyilik bilmez kızımın sözleriyle yaralandım.
I've been wounded by my ungrateful daughter's tongue.
Şu ana kadar kimseye söylemediğim şeyse yaralandığında kollarımın arasındayken o adamı ellerimle öldürebileceğimi düşündüm.
What I've never told anyone before now : When you were hurt... when you were in my arms... I was ready to kill that guy with my bare hands.
Hiç yaralandınız mı?
Have you ever been injured?
Kavrulma izlerini değerlendirerek, Zeus'la bir tartışmaya girdiğini ve bir yıldırım işi sonunda yaralandığını söyleyebilirim.
Judging by the scorch-marks, I'd say he got in an argument with Zeus and wound up on the business end of a thunderbolt.
Etrafım sarıldığında ve kötü şekilde yaralandığım zaman, Goliath karısını ve çocuklarını güvenliğe alıyordu.
Goliath was taking his wife and children to safety when I was surrounded and badly injured.
- Yaralandınız mı, Taktra Rinpoche?
- Were you hurt, Taktra Rinpoche?
Seninle Jack hakkında konuştuğumda, onun neden sürekli yaralandığını sorduğumda, ve onun gibi biriyle asla çıkmayacağımdan bahsettiğimde, aklına, "Belki de ona ne iş yaptığımı söylemeliyim" diye bir düşünce gelmedi mi?
When I told you about Jack and how he was always getting hurt, and how I would never date anybody like that again, you didn't think, "Maybe I should tell her what I do for a living"?
Yaralandığın için özür dilerim.
I'm really sorry you got hurt.
Zannedersem, ayağımın yaralandığını düşünüyordum.
I guess I was thinking my foot hurt.
Biraz önce çantam çalındı ve hamileyim. Ve evimden çok uzaktayım. - Yaralandınız mı?
My purse was just stolen and I'm pregnant and I have no way home.
Nerenden yaralandığını görmek için kıyafetlerini keseceğiz. Tamam mı?
We're gonna cut your clothes so we can see where you're hurt, all right?
Yaralandınız mı, Kaptan?
Are you hurt, Captain?
demek döndün, ingilterenin savaştaki pay yüzünden mutsuzsunuz, ve bacağınızı aldırmaya karar verdiniz... hayır hayır öyle değil bacağımdan yaralandım... karınıza bunu söyleyin, sonra da BBCdeki patronunuza.
( in Bosnian ) Oh, hell, here we come! So, you came back, you were unhappy with the British response to the war, and you decided to amputate your leg... No, no, no, that's not it.
Gerçekten yaralandın sanmıştım.
I thought you really hurt yourself.
Senin de kazada yaralandığını mı sandılar?
They thought you were in the car accident?
I-95 karayolundaki korkunç kazada 8 kişi yaralandı 2 kişi hayatını kaybetti.
OK, Brian, I'm here. Now, what is it you want?
Yaralandınız mı?
- Were you wounded? Twice.
- Mike, sırtından mı yaralandın?
Mike, did you hurt your back?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]