Şarkıcı mı Çeviri İngilizce
1,340 parallel translation
Şarkıcı mı?
The singer?
* Dans et çılgınca ve çal bakalım o garip şarkıyı ölene kadar *
♪ Lay down the boogie and play that funky music till you die ♪
Benim gizlice şarkıcı olmaya çalıştığımı da kim söyledi? Ne saçmalık!
Who said anything about me secretly wanting to be a folk singer?
Annem dışarı çıktığında çok mutlu görünüyordu Şarkı mırıldanıyordu
When my mother came out, she looked very happy. She was humming.
- Şarkıcı, söz yazarıydım.
- Singer-songwriter.
Benim şarkım çıktı.
THEY'RE PLAYING MY SONG.
Özellikle yeşil soğan aromalı patates cipsleri satışa çıktığında, ve bizim favori şarkımız,
Especially when they're having a sale. Uh, green onion-Flavoured potato chips.
Şarkıcılık kariyerime Las Vegas'ta başlama şansım var.
It's to start my singing career in a smoky Vegas, supper club.
- Sahneye çıkacağım ve büyük bir orkestra eşliğinde birkaç aşk şarkısı söyleyeceğim, sahne ışıkları beni harika gösterecek.
Sweet I'll be up on stage right? In front of a great band, and I'll belt out some torch songs, there'll be a spotlight, my makeup will be perfect.
- Mesela "Balina şarkısı". Balinaların birbiriyle konuşurken, seslenirken çıkardığı sesleri kaydetmişler. - "Balina şarkısı" mı?
- Like \ x22Whale Song. \ x22 - \ x22Whale Song \ x22?
Bir milyon ilişki yaşamış, hiçbirinde bağlanmamış 32 yaşında oyuncu-şarkıcısın. Keşke ben de öyle olsaydım, ama olamıyorum.
You're a 32-year-old actor-singer who gets involved in a million different relationships and never gets invested in any of them I wish that I could do that, but I can't
İlişkiden ilişkiye koşuşturan bir oyuncu-şarkıcı olduğumu söylediğinde fark ettim ki dansçı demedin.
When you said... I'm an actor-singer who jumps from one relationship to another it made me realize... You didn't say dancer
Bir şarkıcıydım. Büyük bir şarkıcı. Bir sanatçı.
I was a singer, a great singer... an artist, do you understand?
İyi bir şarkıcıyım. Bana bunu verdiler, bir de buraya gelişimi karşıladılar
I'm a good singer. I got this gig, they gave me a one-way ticket up here.
Eminim iyi bir şarkıcı arayan klübler vardır, ama bizim DJimiz var.
I'm sure there's a bunch of clubs that can use a good singer, but we got a DJ.
Lounge şarkıcısı mı olmak istiyorsun?
You want to be a lounge singer?
Ben... country ve western şarkıcısı olacağım.
I'm gonna be... a country and western singer.
Country ve Western şarkıcısı olacağım.
I'm gonna be a country and western singer.
Ben şarkıcı değilim.
Yeah, I'm not a singer.
Colleen, ben şarkıcı adam değilim.
Colleen, I'm not "singer guy."
Gömleklerimi kıçımı saklamak için sarkıtmazdım.
I wouldn't have to wear these shirts with the tails out all the time.
- Sen bir düğün şarkıcısı mısın?
You... you're a wedding singer?
Peki ya şarkıcı? Onda da aynısı mı var?
Does the singer have the same thing?
Arkadaşlarımın çoğu fahişe oldular, Şarkıcı gibi veya başka bir şekilde.
My peers became prostitutes, musically or otherwise.
Kivi kızla şarkı alışverişi yapıp, Paris'e doğru yola çıktım.
Trade songs with a Kiwi girl, then split for Paris
Büyük şarkıcı, karım.
Grand singer, my wife.
Ben Jaquette'in odasına çıkayım ve şarkı söylemesini engelleyeyim.
( hard knocking )
Altı yıl caz şarkıcılığı yaptım ama kiramı bile ödeyemedim.
I was a blues singer for about six years and could not make my rent.
Gece kulübünde şarkıcıyım deme ama.
Just don't tell me you're a nightclub singer.
Piyasaya çık bakalım, sana kim sarkıntılık yapacak?
Let's see what kind of grope you get on the open market.
Bir arkadaşım orada striptiz kulübü açtı. Bir şarkıcıya ve bir ruh okuyucuya ihtiyacı var. Orada iyi iş yaparım diye düşündüm.
Buddy of mine's got a club, and he needs a singer and a seer.
Şarkılarımız rahatlatıcı yatıştırıcı, şarkılarımız...
You know, something soothing, something relaxing, something....
Başrol için 3 özelliğe de sahip olman lazım : Aktör, şarkıcı, dansçı.
To do that you have to be a triple threat : actor, singer, dancer.
Şarkıcı olan Tony Bennett mı?
Not... The singer, Tony Bennett?
Eminim çok yetenekli bir şarkıcıdır.
I'm sure he's a very talented singer.
Arkadaşımın. Georgia'dan bir şarkıcıyla mağarada saklanıyorduk. O zayıf bir adam, soğuk içine kadar işliyor.
My partner, Fat boy name of Pangle, we're hidin'up in a cave with a singer from Georgia, and Pangle, he feels the cold like a thin man, but there ain't no coat'll fit him,
Arkadaşım Jenny gerçekten şu striptiz olayında çok çılgındır. .. bu şarkıda erkek arkadaşına göre çok seksidir. Sen bile takdir ederdin.
My friend Jenny does this really wild strip routine for her boyfriend to this song, lt's super sexy, Even you'd appreciate it, I wish I could be like her, you know?
Bence tutacağımız şarkıcı... Bilirsin, Frank Sinatra tipinde, baş şarkıcı. Zıt olarak James Brown tipinde bir baş şarkıcı ; çünkü biliyorsun, gerçekten dürüst olalım, sadece bir tane James Brown var ve iyi bir James Brown gerçekten dayanılmaz olur.
I think we should hire a... you know, a Frank Sinatra-type, uh, lead singer... as opposed to a James Brown-type lead singer... because, you know, really, let's be honest, there's only oneJames Brown... and, you know, a faux James Brown is really quite intolerable.
Şarkıcı falan mı?
The bank guy's only letting us stay here because he liked her music in college. Was.
Ayrıca bir şarkıcıyım.
I'm also a singer.
Bir karar aşamasına geldim ve ben sarışın bir bayan halk şarkıcısıyım kel ve erkek bir halk şarkıcısının içine sıkışmış ve ya bunu dışarı çıkartmalıydım yada ölmeliydim.
I came to a realization that I was, and am a blond, female folk singer trapped in the body of a bald, male folk singer and I had to let me out or I would die.
şuna bak. beyaz ve... kolunun durumu... sanırım en iyi şarkıcıyı tercih ederim.
Look how the light and how the arm is. I think I prefer Beth's singing.
Birkaç şarkı toplamaya karar verdim. Bir gece kulübünde çıkacağım.
I decided to put some songs together and do a nightclub act.
Annen biraz zorlu bir kadın. Ama yine de şarkıcılık kariyerine seve seve yardım edeceğim.
She is a little tough, but nevertheless, I will gladly help her with her singing act.
Bu şarkı kıç tekmeleyen Başbakanımıza gidiyor.
It's almost enough to make you feel patriotic, so here's one for our ass-kicking prime minister. I think he'll enjoy this.
Her şarkı söylemeye başladığımızda, sen de bağırıp, çığlık atmaya başlıyordun çünkü bizim şarkı söylememizden hoşlanmıyordun.
Every time we started to sing, you'd just scream and yell because you didn't like how we were singing.
Ama kim aksini iddia edebilir ki yarın sen ve ben... bu arada sana sarkıyor falan değilim... ama, seninle yarın çılgınca aşık olamayacağımızı kim söyleyebilir?
But who's to say by tomorrow, you and me couldn't... and I'm not coming on to you or anything... but who's to say we couldn't be head-over-heels?
- Kardeşime nasıl çıkma teklifinde bulunacağını prova ettiğini ve her sabah Scooby-Doo şarkısını mırıldandığını nasıl biliyorsam, bunu da öyle biliyorum.
I know you've been rehearsing how to ask out my sister, and you've had the Scooby-Doo theme song in your head all morning.
Dışarı çıktığımda, "Dre, bana hemen bir şarkı lazım" dedim.
I came out, I was like, "Dre, I want some beats right now."
Raj ben iyi bir şarkıcıyım, bu gece bize katıl ben yalnızım başka bir zaman Nando bu gece, programım var gerçekten mi?
"Raj, you sing so well too. Join me in the nights" " l'm all alone.
Şarkıcılık yaptım...
I was a singer there...