English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ A ] / Acid

Acid Çeviri İspanyolca

109 parallel translation
Bazıları acid'in zehir olduğunu falan söyleyip duruyordu..
Algunos dicen que el ácido malo es veneno.
Zehir falan değil, sadece kalitesiz acid, kötü üretim.
No es verdad. Es ácido mal fabricado.
450 bin tane çocuğun birbirlerine... o mavi kötü acid tabletlerini sattığını düşünürsen durumu anlarsın.
No tengo la menor duda. Si hay 450.000 jóvenes tal vez 200 ó 300 se encontrarán vendiendo tabletas de ácido que son terribles.
Sen o zamanlar hippi dönemlerinde Acid kullandın mı?
¿ Tomabas muchos ácidos en la época hippy, Miller?
Tamam Asit Banyosu.
Sí, Gracias. Acid Burn.
Acid Burn adında bir hacker duydun mu?
¿ Han oído hablar de un pirata llamado Acid Burn?
Sen Acid Burn musun?
¿ Tú eres Acid Burn?
Bana şu isimler için yakalama emri getirin Kate Libby diğer adıyla Acid Burn
Consígueme órdenes de arresto para : Kate Libby, alias Acid Burn,
Ah "the electric kool-Aid acid test" ( 60'larla ilgili bir kitap )
¿ "The Electric Kool-Aid Acid Test"?
Gençlerimizi elektronik tekno ritimlerine, gangster rapçilerin şiddet dolu... ne idüğü belirsiz şarkılarına, asit popa ve ağdalı, ruhsuz ticari müziklere... terk etmiş olursunuz.
Con el sample digital, el techno ritmos sintetizados, pseudo canciones de violencia, raperos ladrones,... acid pop y sacarina, slush sin alma...
Hikayeler Irvine Welsh "The Acid House" romanından alınmıştır
Basado en los cuentos de "The Acid House" de Irvine Welsh
THE ACID HOUSE
THE ACID HOUSE
ACID.
ACIDO.
- Bu şu pislik acid.
- Es ese ácido de mierda.
Kendinizi beceriyorsunuz.adamım kahrolası acid.acid. Asla vücudunu terk etmiyor.
Se están jodiendo solos. Maldito ácido. Ácido.
Acid sattığını bilmiyormusun?
Sabes que vendía ácido, ¿ verdad?
Bildiğin gibi, yüzden fazla acid çarptı... sean'ın ayağında çözüldü.
Así que ya sabes - Más de cien trocitos de ácido... disueltos sobre las piernas de Sean.
- Ne kadar acid taktın?
- ¿ Cuánto ácido tomaste?
değişik çeşitlerde acid koyarak. Mesela, "hey bayan biraz eğlenceye ne dersin?"
Los que quieren hacerlo, embriagan a la tipa... y fingen un estúpido acento... como : "¿ Oye, linda, quieres un acostón?"
Annen sana o güzel acid'i bırakmanı söylüyor.
Tu madre te dice que te tragues este hermoso ácido...
Subtitles by acid
Subtítulodo al inglés : batty Traducción del inglés : Tripteam
Güvertede 0.5 cm Xylathoric acid var.
Hay medio centímetro de ácido xyltórico en esa cubierta.
Herkes "30 yaş üstü kesime asit caz satamazsın." dedi. Bense "hadi lan oradan." dedim.
Todo el mundo decía que no podías vender acid jazz después de los 30s, y fue como, "Que le jodan a esta mierda"
Çeviren : WhiteStar İyi Seyirler...
That 70's show 604 The Acid Queen traducido al español latino
Acid Drop'a gittiniz mi hiç?
¿ Alguna vez fuiste al Acid Drop?
Çok para kazandı, hepsini kulüplere yatırdı. Acid Drop, Psychedelic, Hoedown gibi.
Hizo mucho dinero, lo despilfarró en clubes como Acid Drop, Psychedelic Hoe-Down...
Bir yayın izin belgesi. yılan Drake Yapımcılık'tan Acid Drop'ta yetişkin filmi çekmek için verilmiş.
Es una forma con permiso para rodar una película de adultos en el Acid Drop, producciones Drake the Snake.
Memnun oldum. Sizin çocuklar kulübüm Acid Drop'a bir sürü müşteri gönderdi.
Tus anfitriones, envían muchos de tus clientes a mi club, Acid Drop.
Adam Asit'le kafayı buldu, gitmeye hazırdı.
El tipo tropezó en el Acid Drop listo para irse.
Çünkü aynı amino acid farklı DNA'yla...
Por que el mismo aminoacido puede ser codificado
Biraz acid konularak yapıIdı.
Y viene más fortificado.
Lysergic acid diethylamide.
Dietilamida de ácido lisérgico.
- Acid Sultanları.
- Sultanes del Ácido.
Acid Sultanlarından basit bir soruyu bile cevaplayamayan... yüzlerce kafayı yemiş dışında bir şey çıkmadı. Sonları ölüm olacak.
Sultanes del Ácido no resultó ser más que gente rara incapaz de responder algo.
Biliyorum ama, morali düzelsin istedim yani kötü durumdaydı, ama neyse neden bilmem ama Acid aldım ve Dana'da aldı bir tane.
Lo sé, lo sé... fue algo que hice para animarla Y... era el peor sitio, pero pero bueno... no sé por qué, pero llevé ácido al concierto y... Y creo que Dana me odió esa noche
Bizim gerçekten 'Scratch Acid'e ve diğer başka gruplara yakın olduğumuzu düşündüm, 'Big Black'e ve'Butthole Surfers'e yakındık.
Pensaba eran muy cercanos a una banda de avanzada llamada'Scratch Acid'... y'Big Black'... y'Butthole Surfers'.
'Scratch Acid'i bu kadar sevmemin sebebi onların şarkılarının yapılarının olmasıydı, gerçekten sade, pop yapısında olmalarıydı.
La razón por la que me gustaba mucho'Scratch Acid'era porque sus canciones tenían estructuras.
- Dennis... asit.
Dennis- - acid.
Acid yapıştırmak ister misiniz?
Sí, ¿ quieren tomar ácido?
- Acid reflüsü yaşıyorum.
- Tengo un reflujo de ácido.
- Acid için teşekkürler.
- Gracias por el ácido.
Herşey 80'lerin sonlarında acid müzikle başladı.
Todo empezó con la música acid house a fines de los'80.
Kanın sahibinin "glucosidase beta acid" geninde bozukluk var.
El dueño tenía un defecto genético en la posición 370 en su gen ácido, beta, glucosidaso.
Tabiiki hayır, MDMA kullandım acid, GHB, Sihirli mantar, Yapıştırıcı, meskalin, Baba tozu, Quaaludes,
Déjame ver, tomé éxtasis ácido, GHB hongos mágicos, pegamento, mescalina poppers, metacualona, polvo de ángel.
Hareketbilim okuyor, ama geceleri Acid Strip'te dans ediyor.
Estudia quinesiología, pero por las noches baila en el strip.
"Bad Acid Trip" grubu gibiler.
Es como estar drogado con ácido.
Kendime bir striptiz kulübünde bekarlığa veda partisi vermiştim.
Estaba teniendo mi despedida de soltero en el Acid Strip.
Diliksiyum klorid, Korazik asit, Liziriyum fosfat...
Dylixium chloride, Korazic acid, Lyzirium phosphate...
Yanımda biraz acid ve ecstasy de var.
También tengo ácido y éxtasis.
Acid Drop'taki küllükten.
En Acid Drop.
İyi bir evlat olmaya çalışırken sen gidip acid gruplarının
-... y te mamas a los plomos.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]