English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ A ] / Albert

Albert Çeviri İspanyolca

4,708 parallel translation
Peki söylesene, Albert Pinto taraf değiştirdiğinde neredeydin?
¿ Qué le pasó el día que.. .. Albert Pinto se volvió hostil?
Albert Einstein bir keresinde şu sözü söylemişti :
Se dice que Albert Einstein una vez dijo :
Charles yada Albert?
¿ Carlos o Alberto?
Anlıyorsunuz, Başçavuş, Otelinizde bulduğumuz botlarınızda hala Albert Prentice'in kan izleri var.
¿ Usted entiende, Sargento, que esas botas que encontramos en su hotel todavía tienen restos de la sangre de Albert Prentice?
Francis Albert Sinatra adında bir adamla.
Un colega llamado Francis Albert Sinatra.
"Adalet yoktur, sadece sınırlar vardır." Albert Camus
'NO HAY JUSTICIA SOLO LÍMITES.'ALBERT CAMUS
Beyzbolcular bir şeye kızmadıysa tabii.
A no ser que Albert Pujols esté teniendo un muy mal día.
Bir şeyler yemelisin, Albert.
Deberías comer algo, Albert.
Albert, orada olduğunu nereden bildiğini bana söyler misin?
Albert, por favor dime, ¿ Cómo sabías que ella estaba allí?
Konuş benimle, Albert.
Háblame, Albert.
- Albert yazıyı görünce mosmor oldu.
- Albert se puso furioso cuando lo vio.
- Albert Felwood'u suçlama.
- No acuse a Albert Felwood.
Albert.
Albert.
İyi adamdır Albert.
Es un buen tipo Albert.
Neye mâl olursa olsun, Albert.
No me importa lo que cueste, Albert.
- Bu size.
Esto es para usted. Sr. Albert White
Evde seni bekleyen hiç kimse var mı, Albert?
¿ Alguien te espera en casa, Albert?
Albert Flight.
Albert Flight.
Albert ticaret istiyor. Ben yüksek fiyatlı çok işlevli binalar düşünüyorum.
Albert quiere que sean oficinas, yo quiero un rascacielos de uso mixto.
Albert, beyzbol stadı planının hâlâ uygun olduğunu düşünüyor.
Albert piensa que el estadio de béisbol aún es viable.
Hayır, sadece Albert'ın kıdemini yükseltiyorum.
No, solo le asciendo a él por encima de ti.
Siz ne bekliyorsunuz Charlotte D'Albert?
¿ Qué exiges tú, Charlotte D'Albert?
Evliliğin iptali karşılığında - Eğer onu arzuluyorsan Charlotte D'Albert senindir.
A cambio de la nulidad Charlotte D'Albert es suya si la desea.
Ben kendimi Victoria ve Albert Müzesi'nde çay içiyor gibi hissederdim.
Me siento como si tomara el té en el Museo de Alberto y Victoria.
- Albert Anıtı diye bir yer. - Görünce anlar mıyım?
- En un sitio llamado Albert Memorial, pero... ¿ sabré dónde es cuando lo vea?
Ben üçüncü parti adayı Albert O'Dell'in kampanya yöneticisiyim,... ve bu seçimin hileli olduğuna dair kanıtlarım var.
Soy el jefe de campaña del candidato del tercer partido Albert O'Dell, y tengo evidencia de que esta elección es un fraude.
Adayımın adı Albert O'Dell.
El nombre de mi candidato es Albert O'Dell.
Albert O'Dell'in Yahudi olduğunu söyledi.
Y dice que Albert O'Dell es judío.
Albert Seamus O'Dell, apostrof ile.
Albert Seamus O'Dell, con apóstrofe.
Peki Albert Steinman kim?
¿ Y quién es Albert Steinman?
- İyi geceler Albert.
- Buenas noches, Albert.
Düşünmelisin. Albert Einstein'a göre arılar dünyadan yok olursa dört yıl içinde soyumuz tükenecek.
Albert Einstein dijo que, si las abejas desaparecieran, nos extinguiriamos en cuatro años.
- Kardeşin Albert ile tanıştım.
Conozco a su hermano Albert.
- Albert mi?
- ¿ Albert?
- Merhaba Albert.
¿ Está roto?
- Albert'in geleceğini unuttun mu?
¿ Has olvidado que Albert vendría?
Albert sen burada kal.
Albert, quédate aquí.
Saçmalamayı kes Albert.
Basta de estupideces, Albert, ¿ bien? ¡ ya basta!
Albert çocuklar sana bayılıyor. Oğlanla konuşsana.
Albert, estos chicos te aman.
Charles Albert Rutledge müebbet hapse çarptırılmış.
Charles Albert Rutledge recibió cadena perpetua.
Pişirdik onu.
Albert, cálmate.
Adım, Albert Covington.
Mi nombre es Albert Covington.
Yemeği pişireceğim, Albert annesinde ve babam kısa sürede gelecek.
Estoy con la comida, Albert con su madre y mi padre vendrá pronto.
Albert'e hediye almıştım.
Tenía un regalo para Albert.
- Albert...
- Albert...
Albert...
Albert...
- Çocukları çok severim.
- Me encantan los niños. ¡ Albert!
Albert! Kusura bakmayın. Albert!
Lo siento. ¡ Albert!
Albert, öyle yapmamalısın. Albert!
- Albert, no debes hacer eso.
Albert Ostman'ın hikâyesini duymuş olsa düzeltirdi.
Que se la hubiesen recortado un poco.
Albert, sakin ol be.
¿ Vamos a morir?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]