Aradığına sevindim Çeviri İspanyolca
256 parallel translation
Taksi bulmam gerekti. Beni aradığına sevindim, Freddy.
Me alegro de que hayas llamado, Freddie.
Beni aradığına sevindim.
Me alegro de que me llamaras.
Merhaba Willie, aradığına sevindim.
Willie, me alegra que llamaras. Martha telefoneó.
Beni aradığına sevindim.
Me alegra que me llamaras.
Ayrıca, aradığına sevindim. - Neden?
- Además, me alegro de que llames.
Aradığına sevindim.
Me alegro de que lo hicieras.
Aradığına sevindim.
Me alegro de tu visita.
Aradığına sevindim.
Estoy contento que llamaras.
- Aradığına sevindim. Ne oldu?
- Me alegro de que llamases. ¿ Qué pasa?
Aradığına sevindim.
Me alegra que me hayas llamado.
Aradığına sevindim. Hadi gel.
- Oh, que suerte que llamaste.
- Aradığına sevindim.
Me alegra que llames.
Dinle, aradığına sevindim.
Me alegro de que hayas llamado.
Aradığına sevindim.
Me alegra que me llamaras.
Aradığına sevindim.
Me alegro de que me haya llamado.
Aradığına sevindim.
Me alegro de que hayas llamado.
Aradığına sevindim.
- Adivina. - Menos mal que has llamado.
Aradığına sevindim.
Sí, me alegré de que llamaras en ese momento.
- Aradığına sevindim. Girebilir miyim?
- Gracias por llamar. ¿ Puedo pasar?
- Ben de. - Aradığına sevindim. - Evet, biliyorum.
- Me alegra que hayas llamado.
Aradığına sevindim.
Me alegró saber de ti.
Beni aradığına sevindim.
Sabes, me alegra que me hayas llamado.
Senin aradığına sevindim.
Estoy contento que seas tú
Aradığına sevindim
Sólo estoy contento de verte, de que me llamaras.
Aslında aradığına sevindim, benim de söyleyeceklerim var.
estoy feliz de que llamaras, por que yo tambien tengo que decirte algo.
Aradığına sevindim.
Me alegro de que llamases.
Aradığına sevindim çünkü ben seni arayacaktım.
Me alegro de que me llamaras. iba a llamarte yo.
Aradığına sevindim.
Me alegra que me llames.
Hayır, aradığına sevindim.
No, me alegra que hayas llamado.
Aradığına çok sevindim.
Ha sido maravilloso oír tu voz.
Aradığına çok sevindim, sevgilim.
¡ Cuánto me alegra que me hayas llamado!
Aradığına çok sevindim.
Me alegra que hayas llamado.
Beni aradığına çok sevindim Jean.
Me alegra mucho que me hayas llamado, Jean.
Howard, aradığına çok sevindim.
Howard, me alegra que llamaras.
- Paul, aradığına çok sevindim.
- Me alegra tu llamada.
Aradığına çok sevindim.
Qué gentileza de llamar.
Bursunla ilgili bir şeyler okudum ve beni aradığına çok sevindim.
Leí sobre tu beca, y estoy muy contento de que llamaras.
Aradığına çok sevindim, Andrew.
- Suerte que llama.
Bugün beni aradığına çok sevindim.
Cuánto me alegro de que me llamaras.
- Tanrım, aradığına çok sevindim.
- Me alegra tanto que hayas llamado.
Aradığına çok sevindim.
Me alegra que llamaras.
Ah, Sahi mi? Pekala, Aradığına çok sevindim Çünkü... Bugünün son derece sinir bozucu olduğunu söylemeyi unutmuşum.
Suerte que llamó, no le dije que tiene un lindo trasero.
Jerry... Aradığına çok sevindim. Büyük bir sürprizim var.
Me alegra que hayas llamado, porque tengo una gran sorpresa para ti.
Aradığına sevindim.
Me alegro de que me llamaras.
Frank, aradığına çok sevindim.
Suerte que llamaste.
Aradığına çok sevindim, Elaine.
Me alegra que llamaras, Elaine.
Aradığına çok sevindim.
- Estoy muy feliz por tu llamada.
- Aradığına sevindim.
Me alegra que llamaste.
Aradığına çok sevindim.
Me alegro mucho de que hayas llamado.
Aradığına çok sevindim.
Me dio gusto que llamaras.
Aradığına çok sevindim.
Que me dio gusto. ¿ Qué?