English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ B ] / Balta

Balta Çeviri İspanyolca

1,055 parallel translation
Peki şu balta sana ne yaptı?
¿ Y qué ha hecho contigo este salvaje?
İşte, balta şimdiden ağaçların dibinde duruyor.
El hacha llega hasta la raíz de los árboles.
Görünmez bir balta.
¿ Por qué no? Lo oigo. Es un hacha invisible.
Balta.
Cincel.
Balta düşerken, masumiyetini ispatlamaya çalışmak boşuna!
Cuando suenan las alarmas, ¡ es inútil declararse inocente!
Balta ile ona saldırmamıza ve üzerinden arabayla geçmemize rağmen zarar görmedi.
No pudimos destruirla con un hacha.
O, hayatlarımızın balta ve bıçakla düzeltilebileceğini düşünüyor.
Por un lado está el que cree que podemos mejorar nuestras vidas con hachas y cuchillos.
# Millet telaş içinde Anlaşılan balta ya da testere kullanıyor #
Eso es el que así despacha con sierra o hacha
Balta demek istiyorsun!
- Lo espera la horca.
O soylu bir kandandı. Balta, kılıç — Tanrı yardımcısı olsun.
La sangre noble muere por espada.
- Hazır ederim. Balta, taştan keskiler...
Un hacha, piedras, un cincel...
"Balta girmemiş ormanda, hayatta kalmak için savaşan birinin,.. ... savaş esirinin bakımını üstlenmek gibi bir görevi yoktur."
Un hombre que lucha por sobrevivir en la selva... no está en posición de mantener prisioneros de guerra.
Besh'in ve Küçük Balta'nın sana haber verdiğini biliyoruz.
Sabemos que tienes la palabra de Besh y Little Hatchet.
Bu Küçük Balta.
Es Hachita.
Bu arada Küçük Balta, Besh ve Maymun... akıncı yerlilermiş gibi numara yaparlarken... diğerleri başka biryoldan kaçacaktı.
Y, mientras Hachita, Besh y Monkey hacían... como si fueran un grupo completo de asalto... el resto tomaría un camino diferente.
Seni balta!
¡ Arpía!
Bir balta ile. Mitka suçlu değil. Bu işte parmağı yok.
Y Mitito no es culpable, no tiene nada que ver con eso.
Balta vurulmadan önce biraz dua etmeme izin verin.
Permítame señor, orar un momento antes de asestar el golpe.
Balta sallamaktan daha iyidir.
Mejor que la cantera.
Bir gece tahta peruğunu giymeyi unuttuğu için Paul'un kafasını balta ile uçurduğunu söyledi.
Dice que una tarde olvidó ponerse su peluca de madera... y que Paul le cortó la cabeza con su hacha.
Rusya'nın ormanları balta darbeleri altında titriyor. Çünkü insanlar yakıtlarını yer altından çıkarmaya üşenecek kadar tembel ve aptal. Milyonlarca ağaç ölüyor.
Los bosques rusos crujen bajo el hacha, perecen millones de árboles.
Onu bir gün elinde balta tutarken gördüm.
La encontré, un día, sosteniendo un hacha.
Bu balta. Sessizliği kendisini ele veriyor.
Esta hacha... ¿ Ven eso, señores?
Keskin bir şey tarafından kesilmiş, bir balta ya da bir satır.
Cortada por algo muy afilado--un hacha o partidor.
Tahta kazıklarınızı keskinleyin, mızrak ve balta kullanın.
Afilad las estacas, buscad hachas y lanzas.
" Ben, Balta Jack... hazır aklım başımda ve ayaklarım kırıkken... av tüfeğimi... onu bulana bırakıyorum.
" Yo, Hatchet Jack en todos mis cabales y con las piernas rotas dejo mi rifle de cazar osos a quien lo encuentre.
Saygılarımla, Balta Jack. "
Muy atentamente, Hatchet Jack. "
- Ne kullanmışlar, balta mı?
con un hacha?
- Konyak, ip, balta. - Bunları bulduk.
- Coñac, cabo, hacha.
Oduncu, balta.
El leñador emplea el hacha.
Şu Boston'dan gelen sopayı balta gibi sallayan Aleck Olson nereli?
¿ Dónde está el Aleck Olson de Boston que abanica como una hacha?
Balta girmemiş ormanları biliyor muyum?
Conozco la jungla.
Bana bir balta getir.
Tráeme un hacha.
Silah bir alettir, tıpkı bir çekiç ya da bir balta gibi.
Un arma es una herramienta, como un martillo o un hacha.
Ben kafaya benzeyende doğdum... Balta saplanmadan önce.
Yo nací en la cabeza... antes de que el hacha asestase el golpe.
- O halde oda servisinden balta isteyelim!
- ¡ Llamad para que traigan un hacha!
Balta girmemiş ormanlarda, bombaların altında,... hiç para almadan, ailelerinden uzak yaşayan bu insanlar... bunu sadece tek bir şey için yapıyorlar : Bağımsızlık.
Las personas que están viviendo en la selva,... bajo las bombas, sin sueldo, sin sus familias,... lo hacen porque están luchando por la independencia.
Altı yaşındayken bir gün balta girmemiş ormanlar hakkında bir kitap okumuştum.
Una vez, cuando tenía seis años de edad, leí un libro sobre la selva virgen.
İşte balta.
Tenga el hacha.
Arkadaşlarımız onu indirmek için balta kullanmak zorunda kaldılar.
Nuestros hombres usaron hachas para derribarla.
Milattan önce 50 de... şimdi Fransa olarak bilinen Galya'nın tümü huzur ve barışın hakim olduğu, balta girmemiş ormanlar ile kaplıydı. Sadece kuşlar...
En el año 50 D.C., Galia, conocida ahora como Francia estaba cubierta de un impenetrable bosque donde reinaban la paz y la calma, sólo las aves...
Milattan önce 50 de tüm Galya, barış ve huzurun hakim olduğu balta girmemiş ormanlar ile kaplıydı.
En el año 50 DB.C. Galia estaba cubierta de un impenetrable bosque donde reinaban la paz y la calma.
Bazıları ormanda balta sesleri duymuş.
Dice que algunos han oído hachas en el bosque.
Bir balta darbesi ve değerli bir malı zedeliyorlar.
Un hachazo y estropean una valiosa propiedad.
Bazïlarï ormanda balta sesleri duymus.
Dice que algunos han oído hachas en el bosque.
Bir balta darbesi ve degerli bir malï zedeliyorlar.
Un hachazo y estropean una valiosa propiedad.
Senin o... balta suratını kum torbası olarak kullanmama az kaldı.
estoy a punto de usarlo para estampartelo en la cara como a un saco terrero
Mızrak, balta, ne olursa!
¡ Lanzas, hachas, lo que sea!
Bir balta aldı ve mermer mezar kapağını yavaşça oynattı.
Cogió en mano el pico y poco a poco, apartó la piedra de mármol y... se sentó al borde de la tumba.
Bir balta filan bul.
Ve a ver si consigues un hacha o algo así.
Bir balta ile.
Con un hacha.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]