Bizden Çeviri İspanyolca
20,644 parallel translation
Senin savaşın senin kederin, onlar bizden daha büyük.
Hoy hasta intentaste hacer un sacrificio.
Samantha Wade cinayetinin vahşi ve kışkırtıcı doğası yüzünden büyükelçimiz ve Fransa Dışişleri Bakanı bizden yardım istedi.
Debido a la brutal y provocativa naturaleza del asesinato de Samantha Wade nuestro embajador y el Ministro de Asuntos Exteriores francés han pedido la ayuda del EIR en la investigación del homicidio.
Basına olan inancınız bizden daha güçlü gibi.
Digamos que nuestra fe en la prensa es un poco más escasa que en nosotros mismos.
- Evet bizden biri değildi.
- No, nosotros no.
Onun bizden birini bulmasından iyidir.
Mejor que él tiene de uno a nosotros.
Rüzgar bizden yana, Havisham.
Hoy cambia la marea, Havisham.
FBI bu kadını bizden önce bulursa, Piper, senatör ile NZT arasında bağ kurdurabilir.
Si el FBI encuentra a esta mujer antes que nosotros, puede conectar al senador con el NZT.
Eğer FBI bu kadını bizden önce bulursa, senatörle NZT arasındaki bağı kurabilir ki bu da...
Si el FBI encuentra a esta mujer antes que nosotros, puede conectar al senador con el NZT, lo que quiere decir...
Bizden kontrolsüz takıldığı onca zamanda Rusya'da gerçek anlamda her şey olmuş olabilir.
Todo el tiempo que pasó por su cuenta, literalmente cualquier cosa pudo haber pasado mientras estuvo en Rusia.
Sende bizden biri olacaksın. Çok güçlü!
Serías uno de nosotros, todopoderoso,
Ne kadar uğraşsalar da bizden kurtulamazlar.
Y no importa cuánto lo intenten no se pueden deshacer de nosotros.
Ne, hemen bizden kurtulmayamı çalışıyorsun?
¿ Por qué, estás tratando de abandonarnos?
İhtiyacınız olan şey bizden aldınız.
Ya tienes lo que necesitabas de nosotros.
Sizlere onceden de soyledigim gibi ilki bizden oldu.
Ya os lo dije, chicos...
Lobos'u D.C.'ye naklettikten sonra bu iş bizden çıkacak, değil mi?
Trasladamos a Lobos a Washington y se terminó, ¿ verdad?
Bizden duymaları daha iyi olur.
Es mejor que lo escuchen de nosotros.
Bu bizden başka kimseyi ilgilendirmez.
No es asunto de nadie más que de nosotros.
Siz ikiniz, pastanız ve oldukça hassas.. .. geçecek olan taksi yolculuğunuz bizden.
Y para ustedes dos, la casa invita a la tarta, y creo que a un viaje en taxi muy tenso.
Ama Harvey yarın işe gelecek... ve eğer sen o telefonu Charles Forstman'ı aramak için kaldırırsan, o zaman bende telefonu kaldırırım ve davacıya bizden bahsederim.
Pero Harvey regresará mañana en la mañana y si llamas a Charles Forstman, entonces yo llamaré y le diré a la fiscal todo sobre nosotros.
Bizden birini yakalamaya çalışmaktan daha zor bir şey olamaz. Özellikle de masumsa.
No hay nada más difícil que la caza de uno de los nuestros, especialmente cuando ella es inocente.
Günlerimin çoğunu bizden çalanların peşinde geçirdim.
Pasé bastante tiempo con la basura que nos robó.
Bizden biri.
Es uno de los nuestros.
Git şimdi. Ve bizden uzak dur.
Ahora vete y aléjate de nosotros.
Tanrı bizden ne istiyor?
¿ Qué espera el Señor de nosotros?
Bizden birisi olma ihtimaline karşı hazırlıklı olmamız gerekiyor.
Creo que tenemos que prepararnos ante la posibilidad de que pueda ser uno de los nuestros.
Bizden birinden şüphelendiğini mi düşünüyorsun?
¿ Crees que sospecha de alguno de nosotros?
Mecburdun ya da değildin, sen de bizden birisin.
Si lo has hecho o no, eres una de los nuestros.
Bizden birini savunuyordu.
Evy estaba siendo acosada.
Komşuların dediğine göre bizden önce burada yaşayan kadın pek tekin değilmiş.
Los vecinos dicen que la mujer que vivía aquí antes, era extraña.
Onunla çalışmamızı bizden nasıl beklersin?
¿ Cómo esperas que trabajemos con ella?
Biz onlardan birini öldürdük, onlar bizden birini.
Matamos a uno de ellos, ellos mataron a una nuestra.
Ya bizden birini öldürmek için seninle bağlantı kuruyorsa?
Y si ella utiliza su conexión con usted para matar a uno de nosotros?
Ben de seni her şeyden çok seviyorum ama bizden çok daha önemli.
- Te amo. Y yo te amo, más que a nada, pero esto es más grande, que todos nosotros.
Bizden olmayan herkesi vur.
Dispara a cualquiera que no sea nosotros.
- Bu iş bizden daha önemli.
Este trabajo es más grande que nosotros.
Bizden birisin.
Ahora eres una de los nuestros.
Adamın dikkatini bizden uzaklaştırmaya çalışıyor...
Está intentando alejarlo de nosotros,
Bizden birinin kardeşimle çıkmasını istemem.
No me gustaría que mi hermana saliera con uno de nosotros.
Biz bir örgütün bir parçasıysak bizden başkaları da vardır.
Si todos somos parte de esta organización, hay más de nosotros.
Pekala, açık olalım. Terör saldırısını önleyebilecek bir bilgiyi bizden sakladığını öğrenirsek ömrünün kalanını hapishanede geçireceksin.
Está bien, sólo para ser claros, vas a pasar el resto de tu vida en prisión si descubrimos que has estado ocultando información que podría prevenir un ataque terrorista.
Bizden iyi olduğu kesin.
Mejor que a nosotras.
Halletmemiz gereken tüm şu zeka küplerini bizden daha iyi anlayabilirsin belki.
Debes entender mejor que estos figuras lo que se supone que estamos haciendo.
Bizden daha yaşlı. Dinozorlardan daha yaşlı.
Es más viejo que nosotras, más viejo que los dinosaurios.
"Sen bizden birisin?" Diye sordu.
"¿ Son de los nuestros?" Ella preguntó.
" Bizden yana, hanımefendi.
" Estamos de tu lado, señora.
Bizden sonra geleceklerini düşünüyorlardı.
Pensaron que llegarían a nuestro funeral,
Bizden biri gibiydiler.
Ellos parecen uno de nosotros.
- Bizden nefret eder.
Nos odiará.
-... bizden olmayan birisi.
- alguien no nosotros.
Seni kovdu ve bizden yardım istedi.
Ella te despidió y nos pidió a nosotras.
Bizden birisi.
Es una de las nuestras.